Sedat Peker; yayınladığı sekiz videodan sonra, merakla beklenen dokuzuncu videosunu da, 6 Haziran Pazar günü daha insanların çoğu yataklarından kalkmadığı erken bir saatte yayınladı.

Söz konusu videonun  yayınlandığını görenlerden bazıları, yataklarından kalkmayarak, bu ülkede;  mafya, siyaset ve devlet arasında olduğu iddia edilen kirli ilişkileri merak ettikleri için seyrederken,  bazıları da, yatağından  telaşla ok gibi fırlayarak kendileri hakkında  olumsuz bir açıklamanın yapılıp yapılmadığını öğrenmek için pür dikkat seyrettiler... ve  hemen bazı kişilerin ardı ardına sosyal medyalarından kendilerini aklayacak bazı açıklamalr yaptıkları görülüyor...

Sedat Peker, yayınladığı bu videoda, kafaları karıştıran birçok iddialarda bulunurken, bazı satılık kalemşörlerin adını vererek açıklama yapıyor... Her zaman, her konuda ahkam kesen bu satılık kalemşörlerin varlığı biliniyor...şahsım da dahil olmak üzere her zaman doğruları dile getiren ve yazan birçok cesur gazeteci  sesini duyurmak için bir köşe bulamazken...hiç bir bilgi birikimi olmayan bazı satılık kalemşörlerin, dün fetö’ye övgüler sıralarken, bugün anti fetöcü olan açıklamalarının yanında  her konuda  uzmanmış gibi hemen hemen her gün ekranlarda ve gazete köşelerinde yer aldıklarını görüyoruz. Bunların yanında akademisyen geçinen bazı kişiler ve bazı anketçilerde...

Bu videoda benim dikkatimi çeken ve ele alacağım konu mafya lideri Sedat Peker'in evinde yapılan arama ile ilgilidir. Mafya lideri de olsa; Sedat Peker'in, yaptığı  bazı iddialı açıklamalarının ardından,  evinde yapılan aramada görev alan polislerin içinde kadın polisin olmaması ve arama sırasında  bir polisin elinde silahla kızının odasına girilerek korkutulmasıyla, eşinin  iç çamaşırlarının aranmasına karşı yaptığı feryattı...mafya lideri olsa da, o bir babadır ve bu iddiası doğruysa yanlış yapılmıştır.

İnsanlar suç işleyebilir ama ne kendisi ne de yakınları yasaların dışında  bir uygulamaya  tabi  tutulamaz...bu aramaların nasıl yapılacağını bazı suça bulaşmış kişiler de çok iyi bilebilir ve  dolayısıyla arama yapacak kişilerin ise yapacağı  görevin en ince ayrıntılarını bilmek zorundadır.

Peker, neden yapıldığıyla ilgili bir söylemi dile getirmiyor ama bu arama nedeniyle kız çocuğunun korku yaşadığını feryat ediyor...böyle bir şeyin bilerek ve isteyerek yapılması mümkün değildir ama bu aramayı yapacak kişinin liyakatsizliği söz konusu olabilir. Bu da ancak liyakat sahibi amirlerin, emrinde çalışan personeli eğitmesi ve göreve gitmeden önce de  nasıl davranmaları gerektiği ile ilgili son uyarılarını yapması gerekir...

Evinde arama yapıldığı sırada, kadın polisin görevlendirilmediği iddiasınınn doğru olup olmamasıyla ilgili en doğru açıklamayı en kısa sürede yetkililer açıklamaldırlar. Hiç kimsenin  Emniyet Teşkilatını zan altında bırakmaya hakkı yoktur...

Arama yapılacak mekanda, görev yapacak kadın polis yok ise, onun yerine arama yapmak üzere hemşire, öğretmen, zabıta gibi kamu görevlileri görevlendirilir... aramada görevlendirecek kamuda da görevli kadın görevli de yoksa, muhtarın eşi ya da, orada güvenilir kadınlardan faydalanılarak arama yaptırılır...Bunları bilmeyen kişilerin sağlıklı görev yaptıkları ya da yapacakları düşünülemez...

Kişi, mafya lideri olabilir ama bu kişinin ailesi ve çocuklarına karşı farklı bir uygulama bilerek ve isteyerek asla yapılamaz. İşinin bilincinde olmayan görevliler tarafından yanlış yapılmış ise, o kişiler hakkında gerekli yasal işlem yapılarak, mağdur edilen tarafa  da uygun bir dille bildirilmelidir...