Profesör uyardı: Covid sonrası diyabet, çölyak, tiroid gibi hastalıklar artabilir

Profesör uyardı: Covid sonrası diyabet, çölyak, tiroid gibi hastalıklar artabilir

Covid-19 sonrası süreçte ortaya çıkabilecek hastalıklara işaret eden İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tufan Tükek, açıklamalar yaptı.

Bir ila dört yıllık süreçte beklenen birtakım hastalıklar olduğunu belirten Prof. Dr. Tükek, “Covid’in neden olabileceği bazı otoimmün hastalıklar bekliyoruz. Henüz görmeye başlamadık ama 2021-2022 yılı içerisinde bu hastaları da görmeye başlayacağız. Çünkü bu hastalıklarda tetiği çeken mekanizma virüs oluyor ve otoimmün hastalıklar etkilenebiliyor” dedi.

Damar tıkanıklıkları

Bir yıla kadarki dönemde ise daha çok ‘post-covid’ olarak tanımladıkları tablolarla karşılaştıklarını ifade eden Prof. Dr. Tükek, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bunlar içerisinde en sık karşımıza çıkan damar tıkanıklıkları oldu. Dünyada da literatürde çok sayıda bildiriliyor bu durum. Akciğer, beyin, bacak ve kalp damar tıkanıklıklarına bu süreç içerisinde çok sık rastladık. Uzayan semptomlar anlamındaysa unutkanlık ve saç dökülmesi en çok üzerinde durduğumuz konular oldu. İlk dalga sonrası ishale de sık rastlardık ama artık onu görmüyoruz.”

İlk dönemde daha çok yaşlı popülasyondan kayıplar yaşandığını söyleyen Prof. Dr. Tükek, ikinci dalgada genç nüfustan ölümlerin daha sık görüldüğünü vurguladı.

Üçüncü pik

Şimdi üçüncü pikin başladığını söyleyen Prof. Dr. Tükek, il bazında alınacak tedbirlere güvendiğini belirterek şöyle devam etti: “Yoğun bakım hasta sayısı artmadan, hemen o anda müdahale edilirse, böyle bir intiba ediniyorum, ikinci dalgada gördüğünüz ölüm ya da yoğun bakım sayılarına ulaşmadan bu dalgayı atlatabileceğimizi düşünüyorum. Ayrıca 10 milyona yakın aşılama yapıldı. Daha çok risk grupları aşılandı. Üçüncü dalgada bu gruptan ölüm oranlarının daha düşük olacağını bekliyorum. Bu durumu ne değiştirir? Aşıdan kaçabilecek bir mutasyon. Bu mutasyonların bir kısmının aşılara karşı direnç oluşturma ihtimali var tabii. Bunu da yaşayarak göreceğiz.”

Salgının birinci yılı dolmasına rağmen henüz virüsü tam ortadan kaldıracak bir ilacın olmadığını hatırlatan profesör geliştirilmekte olan ilaçlara işaret ederek “Belki bu üçüncü pikin ortalarına doğru bunlar piyasaya çıkabilir” dedi.

Molnupiravir isimli ilacı örnek veren Prof. Dr. Tükek “Virüsün ağır seyretmesi ve enfeksiyon yapma kapasitesini ciddi anlamda azalttığına dair veriler var. Virüsü tamamen ortadan kaldırmak ya da grip benzeri bir hastalığa dönüştürmek ise ancak iyi bir ilaç ve toplumdaki bulaşıcılığının azaltılmasıyla mümkün. İnsanoğlu bu savaşı önünde sonunda kazanacak” diyerek sözlerini noktaladı.

 

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler