Romanların Köyü Bakırlık'ta Atıl Araziler Tarıma Kazandırıldı
Zonguldak'ın Ereğli ilçesinde sadece Roman vatandaşların yaşadığı 750 nüfuslu Bakırlık köyünün sakinleri, atıl arazileri işleyerek fındık başta olmak üzere birçok meyve ve sebze üretiyor
Zonguldak'ın Ereğli ilçesinde atıl durumdaki arazileri işleyip tarıma kazandıran Bakırlık köyü sakini Romanlar, kendi istihdamlarını yaratıp ülke ekonomisine katkı sağlıyor.
İlçeye 15 kilometre uzaklıkta bulunan, 4 mahalleden oluşan 105 haneli, 750 nüfuslu Bakırlık köyü, zamanla sadece Roman vatandaşların yaşadığı bir köy haline geldi.
Yaklaşık 20 yıl önce atıl durumdaki arazileri işlemeye başlayan köy sakini Romanlar, fındık başta olmak üzere pek çok meyve ve sebze ekti.
Yetiştirdikleri ürünlerle ülke ekonomisine katkı sunan Romanlar, ülkenin pek çok kentinden gelen mevsimlik işçilere de istihdam sağlıyor.
"20 yıllık dönemde köy bu hale geldi"
Köy muhtarı ve Zonguldak Bölgesi Romanlar Derneği Başkanı Rıza Demir, AA muhabirine, köylerinin Türkiye'deki Roman vatandaşlara örnek köy olmasını istediğini söyledi.
Köyde istihdam sorunu olmadığını, herkesin tarlasını işler hale getirerek kazancını sağlayabildiğini aktaran Demir, şunları kaydetti:
"Roman deyince kendisi iş bulamaz' diye konuşulur ama Şanlıurfa, Şırnak, Mardin, Adana gibi illerden mevsimlik buraya en az 150 işçi gelir. Bir ay gibi süreyle köyümüzün fındığını toplar ve gider. Roman deyince barınma sorunu akla gelir ya... Buraya gelen işçimizin barınma sorunu bile yok. Bırakın kendimizi gelen işçinin devletin vermiş olduğu kurallara uygun şekilde banyosu, suyu, elektriği, çamaşır ve bulaşık makinesi gibi imkanlar da köyümüzün işçi evlerinde mevcut."
Demir, üretmenin önemine işaret ederek, "Üretmeden tüketilirse hem ülke daha kötüye gider hem insanlar tembel olur. Biz bu tembelliği aştık. Bakıyoruz köyler boşalmış. Şehirde ne var? Köyde sebze, meyve var, her yer bağ bahçe. Hayvan besle. Televizyonun karşısına oturup da akşama kadar program izleyeceğine iki hayvan alıp bahçede otlatırsan, onun karnını doyurursun, akşam sütünü sağarsın, sütün, yoğurdun, her şeyin olur. Köy gibi yok ki." diye konuştu.
İnsanlara en büyük zararın çalışmayan insanlardan geldiğini anlatan Demir, "İş yok' diyen insan yalan söylüyor. Biz işçi bulamıyoruz. Çalışırsan, evine para girerse ailende ve evinde huzur olur. Para kazanmak için çalışmak lazım. 20 yıllık dönemde köy bu hale geldi." dedi.
"İşimiz hep çalışmak, üretmek"
Köy sakinlerinden evli ve 5 çocuk sahibi Şenol Demir de 50 dönüm arazisinin ve hayvanlarının olduğunu, geçimini fındıkla sağladığını söyledi.
Yılda 10 ton fındık topladıklarını belirten Demir, "Doğudan 22 işçim geliyor. Bende 15 gün fındık topluyor. Her şey çalışmakla oluyor. Bu araziler boş arazilerdi. Kendimiz fındığı diktik, ürettik, şu anda ekmeğini yiyoruz. Üreten insanlar olmak istiyoruz. Herkes üretsin, çalışsın, çabalasın. Allah çalışana veriyor. Bu köyde kahvehane yok. İşimiz hep çalışmak, üretmek." diye konuştu.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.