Yurt Partisi Genel Başkanı Saadettin Tantan, Suriye içsavaşının bir çıkarlar savaşı olduğunu belirterek "Katar gazı  Suriye ve Türkiye üzerinden Avrupa'ya aktarılacaktı. Bu güzel projeydi, Türkiye'nin de çıkarları açısından uygundu ama iç savaş çıktı, ortadan kalktı. Türkiye yeniden Suriye, Lübnan, İsrail, Mısır, Libya gibi kıyıdaş ülkelerle antlaşmaya varabilir. Bunun dışındaki yollar çok pahalı. Türkiye burada da inisiyatif alabilir" diye konuştu.

Türkiye'nin Libya'daki Ulusal Mutabakat Hükümetiyle Akdeniz'deki yetki sahalarına ilişkin olarak imzaladığı antlaşmanın ardından Yunanistan başta olmak üzere batılı ülkelerin Türkiye karşıtı hamleleri sürüyor. Yurt Partisi Genel Başkanı Saadettin Tantan, Doğu Akdeniz'de Libya ile yapılan antlaşmanın ulusal çıkar meselesi olduğunu söyledi. Tantan, "Bu siyasi çıkar değil ülke çıkarı olduğu için siyaset bir araya gelmeli" dedi. 

Türkiye ile Libya arasında yapılan  antlaşmanın olumlu olduğunu ancak bu sürece başka ülkelerin de dahil edilmesinin önemli olduğunu ifade eden Tantan, " Türkiye konum itibarıyla stratejik olarak Doğu Akdeniz havzasına en fazla kıyısı olan ülke. Bunun yanında Türkiye Doğu Akdeniz havzasında çıkacak olan petrol ve doğalgazın Avrupa'ya intikalinde en ucuz yollardan biri. Türkiye'nin bunun için alt yapısı da güçlü. Burada dikkat edilirse Doğu Akdeniz havzasında Suriye ve Lübnan hiç yok. Bu ülkelerin Akdeniz'e kıyısı var ve rezervleri de güçlü. Türkiye Suriye ve Lübnan'ı da yanına almalı" diye konuştu.

İran gazının Doğu Akdeniz havzasından Çin'e intikali için yapılan antlaşmanın ardından Suriye'nin  içten ve dıştan karıştırılarak iç savaşa sürüklendiğini anımsatan Tantan  "Burada bir nokta daha var. Katar gazı Suriye ve Türkiye üzerinden Avrupa'ya aktarılacaktı. Bu güzel projeydi, Türkiye'nin de çıkarları açısından uygundu ama ortadan kalktı. Türkiye yeniden Suriye, Lübnan, İsrail, Mısır, Libya gibi kıyıdaş ülkelerle antlaşmaya varabilir. Bunun dışındaki yollar çok pahalı. Türkiye burada da inisiyatif alabilir" ifadesini kullandı.
NASIL KUMPASLAR KURULDUĞU DAHA İYİ ANLAŞILDI

Doğu Akdeniz Havzası ile Karadeniz Havzasını, Libya Havzasını ve Kanal İstanbul Projesi'nin bir bütün olarak görülmesi gerektiğini ifade eden Tantan, şunları ifade etti:

 "Kanal İstanbul Projesi, Doğu Akdeniz Havzası, Karadeniz Havzası, Ege Havzasını ve hatta Basra Körfezini bir bütün olarak görmek zorundasınız. Küresel hakimiyet alanının devam etmesi için Türkiye gibi ülkelerin kontrol altında tutulması gerekiyor. Bu anlamda Türkiye'nin Libya ile hareket etmesi doğru bir hareket. Diplomasiyi de öne çekmeli Türkiye. Hafter'e destek veren aşiretleri de yanına çekmesi gerekiyor. Hafter'i kullanan güçler belli. Kanal İstanbul'un ABD projesi olduğunu unutmamak gerek. Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'nın ABD'nin yıllarca delmek istediği Montreux antlaşmasına karşı çıkması, Karadeniz'e gemi geçişlerine müsaade etmemesi nedeniyle Deniz Kuvvetlerinin deneyimli komutanların Casusluk kumpasının hedefi oldu. Deniz Kuvvetleri'nin nasıl bir kumpasla içerden çökertildiğini herkes biliyor.

ASTANA SÜRECİNİ İYİ KULLANMAK GEREK

ABD ve Rusya'nın Türkiye olmaksızın bölgede kendi başlarına hareket edemeyeceklerini kaydeden Tantan, " Türkiye gücünü kullanılmalı. Suriye'de İran ve Rusya arasında hakimiyet çatışması var. Buradan İsrail istifade ediyor. Astana süreci çerçevesinde bir araya gelen Türkiye, İran, Rusya arasında bile çekişme var mı, var. Türkiye liderlik yaparak Irak ve Suriye'yi yanına alabilir. Burada bize karşı olan ülkeler belli Suudi Arabistan Körfez ülkeleri, İsrail, AD bütün halinde kendi çıkarları için bir araya gelmiş durumda. Bu nedenle Astana sürecini iyi kullanmak gerek. Rusya Türkiyesiz Doğu Akdeniz ve Karadeniz havzasında tek başına hareket edemez" diye konuştu. Doğu Akdeniz havzasındaki sismik araştırma gemisinin devreye sokulmasının olumlu olduğunu dile getiren Tantan, " Bu gemileri üniversiteye tahsis edilmesi, burada Türk akademisyenlere teslim edilmesi, burasının aynı zamanda bir bilimsel yuvaya dönüşmesi önemli" dedi.