Dünya Rusya – Ukrayna Savaşı’na odaklanmışken, Pasifik’te sular ısınmaya devam ediyor.

Çin Halk Cumhuriyeti egemenliğini tanımayarak ayrı bir hükümet kuran Tayvan adası, ABD tarafından silahlandırılıyor ve korunuyor.

Çin ise, Hong-Kong’ta olduğu gibi, Tayvan’da da egemenliği ele geçirmek için hazırlanıyor.

Son 20 yılda hava kuvvetlerini ve deniz kuvvetlerini güçlendiren Çin ordusu, hava kuvvetleri bünyesinde bin 500’den fazla savaş uçağı bulunduruyor. Çin donanması ise 350 parçadan oluşuyor.

Çin ayrıca nükleer cephaneliğini “binlerce harp başlığına çıkartmak” amacıyla çalışmalara başladı.

Foreign Policy, Pasifik’te gerilim tırmanırken, ABD’nin Tayvan için savaşmaya yanaşmadığını öne sürdü.

TAYVAN BENİMSENMEDİ

Foreign Policy’nin analizine göre gerek Amerikalı siyasetçiler gerek Amerikan halkı, Tayvan’ı benimsemedi. Amerikalılar, Tayvan için binlerce asker kaybetmek ve milyarlarca dolar zarara uğramak istemiyor. Bunun yerine Tayvan’a silah verilmesi ve Tayvan’ın kendisini savunması fikri öne çıkıyor.

Ancak Çin Halk Cumhuriyeti’nin dibinde bulunan Tayvan Adası, Çin donanması ve hava kuvvetleri tarafından abluka altına alınabilir. Bunun durdurulması için ABD, Tayvan, Güney Kore ve Japonya’nın ortak hareket etmesi gerekiyor.

SAVAŞ OYUNLARINDA ABD KAYBEDİYOR

Tayvan merkezli ABD ve Çin savaşı, Amerikan ordusu tarafından birçok savaş oyununda test edildi.

Bu savaş oyunlarının ezici çoğunluğunu Çin kazandı.

Bunun sebebi, Çin’in anakarasının Tayvan’a yakın olması ve ülkenin tüm kaynaklarını kullanabilmesi. Buna karşılık ABD, Tayvan, Güney Kore, Japonya ve Pasifik Adaları’nı kullanmak zorunda. ABD, tüm hava kuvvetlerini ve donanmasını savaşa sokarsa, ancak o zaman Çin’i durdurma ihtimalini başarabiliyor.

Ancak bu sefer de hem ABD müthiş zarara uğruyor, hem Tayvan adası yerle bir oluyor. Üstelik Foreign Policy, savaşı kaybedecek bir Çin’in, “Daha da saldırgan olabileceği” ihtimalinin “endişe verici” olduğunu dile getiriyor: “Tıpkı 1. Dünya Savaşı’nı kaybeden Almanya gibi, daha da milliyetçi bir hükümet kurulabilir ve 3. Dünya Savaşı çıkabilir.”