Prof. Dr. İ. Hamit Hancı
Savaş Ve Bilgi Toplama Alanı Olarak Afetler
Ülkemiz gerek deprem, sel, heyelan gibi doğa afetler ile endüstri kazaları, patlama, terör, savaş gibi insan eliyle gerçekleşen afetlerin tehdidi altındadır.
Hatta günümüzde değişik teknolojilerden yararlanılarak yapay olarak gerçekleştirilen meteorolojik ve depremsel afetlerden söz edilmektedir.
Günümüzde Afet/Felaket yerel olanakların müdahale için kısıtlı kaldığı her durumu ifade etmektedir.
Afet/Felaketin büyüklüğü derecesinde ortama kargaşa, korku, panik havası hakim olmakta, yardımın ne zaman geleceği ile ilgili belirsizlik insanlarda tedirginliğe yol açmaktadır.
Bazen kaynakların kısıtlılığı yaralılara bile yardımı güçleştirmekte iken, ölenlerin kimliklendirme çalışmaları da aksayabilmektedir.
Bunun yanı sıra afet alanı özellikle de terör afetleri sonucu ikincil patlama riskleriyle karşı karşıya kalabilmektedir. Ölenlerin ya da yaralıların altlarına bırakılan bubi tuzakları veya ilk patlamanın bir tuzak olup yardım ve merak için gelenler çoğaldığında ikinci üçüncü patlamaların olması gibi.
Afetlerde öncelik kayıpların bulunması, yaralıların tedavisi, çevre sağlığı, barınma ve ölenlerin kimliklendirilmesi olduğundan önemli bir konu bu kargaşa da gözden kaçmaktadır.
Basitinden başlayacak olursak afet alanları aynı zamanda kriminal/suç olayları için ideal vasatlardır. Kargaşadan yaralanmaya çalışanlar hırsızlık ya da yağma için afet mahalline gelebilmektedirler.
Bir adım daha ilerisi, oluşan kargaşayı devletin ihmal ve yetersizliği olarak gösterip halkı galeyana getirip isyana teşvik eden yerli ya da yabancı örgütler ortaya çıkabilir.
Gergin ortamdan yararlanarak halkı manüple ya da provake edebilirler
Bir başka sakınca afetler için yurtdışından yardım amacıyla gönderilen yeni ilaç ve teknolojilerin mağdurlar üzerinde denenmesidir. Bazen de bu teknolojiler sıkışık durumda olan o ülkeye satılabilmektedir. Yani afetler ticari amaçla da kullanılabilmektedir.
Esas görünmez ama daha büyük bir tehlike daha söz konusudur. Bu da afet bölgesinin aynı zamanda bir haber alma ve bilgi toplama alanı olarak kullanılmasıdır.
Afetten etkilenen insanlar gelen yardım eline minnetle sarılmakta ve yardıma gelenlere farkında olmadan bir çok bilgi verebilmektedirler.
Dış insani yardım görevlilerinin arasına istihbarat elemanları katışabilmektedir.
Bu görevliler normal zamanda özel izinlerle girebilecekleri hatta hiçi giremiyecekleri alanlara rahatlıkla girebilmekte, normalde kendileriyle konuşmayacak pek çok vatandaşla rahatlıkla iletişime geçebilmektedirler.
Sağlık amacıyla tetkikler yapılmak üzere afetzedelerden alınan kan ya da dokular değişik amaçlı araştırmalar için ilgili ülkelere götürülebilmekte daha önce denenmemiş ilaçlar kurbanlar üzerinde kargaşadan yararlanarak insani yardım malzemesi olarak kullanılabilmektedir.
“Boşluk daima doldurulur”. Bu ilkeye dikkat ederek devlet görevlilerinin en kısa sürede afet mahalline vararak hem arama kurtarma, hem ilk ve acil yardım hizmetlerini yerine getirmeleri hem de ortamın güvenliği tesis etmeleri gerekmektedir. Halkta yalnız bırakılma duygusu oluşturulmamalıdır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.