Şentop, Meclis'te düzenlenen iftar programında parlamento muhabirleriyle bir araya geldi. Şentop, burada yaptığı konuşmada, bu yıl ramazan ayının, Kahramanmaraş merkezli depremler nedeniyle, büyük felaketin gölgesi altında, buruk bir şekilde geçirildiğini belirtti. Depremler nedeniyle hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet dileyen Şentop, "Asrın felaketi deniliyor ama bu, birkaç asrın felaketi." dedi.

Kayıtlarda 29 Kasım 1114'te Maraş depremi diye bir depremden bahsedildiğini belirten Şentop, depremin felaketi ve etkilediği coğrafya bakımından bugünkü depremle benzerlik gösterdiğini vurguladı.

Şentop, "Felaket büyük ancak devletimizin ve milletimizin gücü bundan daha büyük. Bunun üstesinden geleceğiz. Fiziki hasar, zaman içerisinde giderilecek. Bölgedeki insanlarımız kalıcı konutlarına kısa zamanda yerleşecek." diye konuştu.

Hasar gören şehirlerin kadim şehirler olduğunu vurgulayan Şentop, bu şehirlerin yeniden şenlendirilmesi gerektiğini dile getirdi.

Şentop, depremden hemen sonra bölgeden ayrılan vatandaşların olduğunu anımsatarak bu vatandaşların büyük kısmının yeniden memleketlerine döndüğünü ya da dönmeye çalıştığını gözlemlediğini, bunun kendisini mutlu ettiği söyledi.

Depremden büyük dersler çıkarılması gerektiğini belirten Şentop, "Kısa vadede vatandaşlarımızın temel ihtiyaçlarını, daha sonra konteyner kentlerle orta vadede, bir yıl içerisinde de diğer ihtiyaçlarını karşılayacak adımlar atılacak." ifadelerini kullandı.

Depremden etkilenen üç ilde 23 Nisan etkinliği

27. Yasama Dönemi'ni fiilen tamamladıklarını söyleyen Şentop, TBMM'nin 23 Nisan'da özel oturumla toplanacağını söyledi.

Ayrıca 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlamaları kapsamında Adıyaman, Kahramanmaraş ve Hatay'da, "bilim şenliği" ve "çocuk bahçesi" konsepti içerisinde, Ankara Üniversitesi ve TÜBİTAK ile birlikte organizasyonlar gerçekleştirileceğini vurgulayan Şentop, "Üç gün sürecek etkinliklerin birine ben de katılmayı planlıyorum. Oradaki çocuklarımızın 23 Nisan'a, TBMM'ye ilgisini celbedecek, eğlenerek öğrendirecek faaliyetler gerçekleştireceğiz." diye konuştu.

27. Yasama Dönemi'nin önceki dönemlerden çok farklılıklar içerdiğini söyleyen Şentop, "1920'den bu yana tarihimizin en uzun Yasama Dönemi oldu. Hükümet sistemi değişikliğinin önemli bir faydası." dedi.

Kovid-19 salgın sürecinin de bu dönemde yaşandığını anlatan Şentop, tüm dünyayı etkisi altına alan salgının, insanlık tarihinin görmediği birtakım uygulamaları da beraberinde getirdiğini aktardı.

Bu süreçte TBMM'nin çalışmalarını durdurmak zorunda kaldığını, sürecin uzamasıyla o şartlar altında çalışabilmek için birtakım düzenlemeleri hayata geçirdiklerini vurgulayan Şentop, "Tüm bunlarla birlikte coğrafyamızda Rusya-Ukrayna savaşı cereyan etti. Bunun birçok bakımdan Türkiye'ye de etkisi oldu. Son yaşadığımız deprem de bu yasama yılı içerisinde gerçekleşti." dedi.

27. Yasama Dönemi'nin diğer yasama dönemleriyle mukayese edildiğinde sayısal bakımdan daha verimli bir dönemi geride bıraktıklarının altını çizen Şentop, ortadaki verilerin bir kısmının görülerek çarpıtılmasını ve buna yönelik değerlendirmeler yapılmasını doğru bulmadığını söyledi.

Meclis'e sunulan soru önergelerine verilen yanıtların sayısının önceki dönemlerle de kıyaslandığında herhangi bir azalmanın söz konusu olmadığına dikkati çeken Şentop, bu kapsamdaki rakamların iyi mukayese edilmesi gerektiğini belirtti.

Meclis faaliyetlerin, millete yansıtılmasıyla bir anlam kazandığını belirten Şentop, parlamento muhabirlerinin bu kapsamdaki çalışmalarına işaret ederek, şöyle devam etti:

"Bana göre, sizlerle birlikte gayet güzel, verimli bir çalışma yürüttüğümüzü söyleyebilirim. Hepinize bu sebeple teşekkür ediyorum. İcra edilen görevler hepimiz için geçici. Önemli olan burada kuruma, kurumun müktesebatına, geleceğine hizmet etmektir. Ben şahsen bunu gözeterek çalıştım. Yaptıklarımı şahsımın bir faaliyeti olarak görmedim. Muvaffak olduğumu da düşünüyorum.

TBMM, Türkiye Cumhuriyeti'nin tarihi itibarıyla en önemli kurumudur. Muhteşem tarihimizde dünyada bizimle mukayese edilebilecek bir örnek yok. Özellikle tüm parlamentolar devletlerin farklı siyasi gelişmeler neticesinde kurdukları müesseseler olmuş. Ama TBMM, devletin kurduğu parlamento değil, devleti yeniden kuran parlamentodur. Bu önem tüm milletvekillerimizin göz önünde tutması gereken bir husustur. Buna zarar verecek, gölge düşürecek her şeyden kaçınmamız lazım."

Konuşmasının ardından Şentop, basın mensuplarıyla hatıra fotoğrafı çektirdi.

Muhabir: Aykut Yılmaz,İsmail Çimen