Sönmez Köksal, Filiz Akın'a olan aşkını böyle anlatmış!
Türk Sineması’nın efsanevi oyuncusu Filiz Akın’ın, Bircan Usallı Silan’ın sorularına verdiği yanıtlarla hazırlanan “Hayatın Provası Yok” adlı kitabı, İnkılâp Kitabevi tarafından yayımlandı.
Filiz Akın sorulara birbirinden çarpıcı yanıtlar verirken, eski MİT müsteşarı ve diplomat olan eşi Sönmez Köksal da sanatçıya duyduğu aşkı dile getirdi. Kitaptan bazı bölümleri soru - cevap olarak yayımlıyoruz
AYŞE ÖZDEMİR - TED Ankara Koleji’nden mezun olduktan sonra arkeoloji öğrenimi gören Filiz Akın, rol aldığı 100’den fazla filmle Türk Sineması’nın starlarından biri oldu. Ödüllü sanatçı, aynı zamanda oyuncu İlker İnanoğlu’nun da annesi. Eski MİT Müsteşarı ve emekli diplomat Sönmez Köksal ile evli olan Filiz Akın, şimdi yeni çıkan “Hayatın Provası Yok” adlı kitabıyla gündemde. Filiz Akın, kitapta Bircan Usallı Silan’ın “Mutluluk reçeten ne?” sorusuna şöyle yanıt veriyor: “Mutluluğun sırrı yok. Üstelik hak edene mutluluk pastasından en büyük dilimi de vermiyorlar. Hayat boyu mutluluk diye birşey bilmiyorum. Mutlu anlar var. Bu da eğer ölümcül bir durum yoksa… Bir bardaktaki suyun, içmek için yarısı kalmışsa, sadece dolu tarafına bakın derim.”
‘Kimseyi incitmek istemem’
Efsanevi oyuncu, “Sönmez Köksal’ın gözünde nasıl birisin?” sorusunu yanıtlarken sadakat konusunu da değerlendiriyor: “Geçenlerde bana “Sen ne narin, kırılgan, duyarlı, sevecen, tıpkı şairin dediği gibi, ince şeyleri fark eden, güzel olan her şeyi merakla takip eden yürekli birisin” dedi. Hoşuma gitti… Ama ben ekleyeyim, tartışma sevmediğim için içime atmama kızıyor, çok alınganlık yapıp bazen haksızlık yapıyormuşum. E ben herkese karşı incitmemek için çok dikkatliyim, kelime seçimimde de davranışlarımda da. Sevdiğim, önem verdiğim insanlar da bana karşı aynı özeni göstermezlerse bozuluyorum. Eşim beni çok çalışkan buluyormuş, üstlendiğim bir iş olunca o kadar helak ediyormuşum ki kendimi, hasta olacağım korkusuyla kızıyormuş. O çok tertipli, ben dağınığım, çok disiplinli, spor yapıyor. Bense sağlık için, gençlik için, moral için çok önemli olduğunu bilirim ama hiç spor yapmam. Geçen gün gazetede okudum, sol elin avucunda bulunan kalp çizgisi güçlü ve uzun ise, üstelik işaret parmağına kadar geliyorsa erkek sadıkmış. Eğer çizginin başında veya sonunda çatallanmalar mevcutsa, flört etmeyi severmiş ama yine de sadıkmış. Fakat çizgi çok çatallı ise kesinlikle sadık kalmayan birisiymiş… Buna çok güldüm… İster inanın ister inanmayın, gene de akşam evine dönen erkeğin sol elindeki sadakat çizgisini incelemiştir hanımlar. Kadınlık böyle bir şey işte!”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.