SPD Başkanı Yıldız: SU YÖNETİMİNDE YENİ PARADİGMA GEREKLİ, HAZIR DÜŞÜNCE KALIPLARI İLE OLMUYOR!
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Sözcüsü Murat Ongun, 1 Aralık'tan itibaren suya yüzde 20’lık zam yapılacağını duyurdu.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Sözcüsü Murat Ongun, 1 Aralık'tan itibaren suya yapılacak yüzde 20’lık zammın nedenlerini-Kimyasal madde girdi maliyetlerindeki artış, Elektriğe gelen zamlar ve eski yatırım projelerinin (çevre ve atık su) halen devam etmesi" şeklinde açıkladı.
Bunun üzerine SPD Başkanı Dursun Yıldız suya yapılan zammı şöyle değerlendirdi:
"Türkiye’nin metropollerinde su hizmetleri yönetimi, plansız kentleşme, kente göç, iklim değişimi etkileri ,girdi maliyetleri, gibi birçok ekonomik ve idari baskının altındadır. Bu baskılara ilaveten ortaya çıkabilecek iki yıl üstüste yaşanacak kurak dönem, Merkezi hükümetin alacağı yeni kararlar, idari yapılanmadaki yeni düzenlemeler, Ankara, İstanbul ve İzmir ‘in su hizmetleri yönetimini çok zorlayacaktır.
Metropollerde yerel seçimler ile değişen yönetimlerin su hizmetleri yönetimi anlayışında da değişiklikler olmuş, Ankara, İstanbul ve İzmir’de su bedellerinde değişen oranlarda indirim kararları alınmıştır. Su bedellerinde Ankara’da 21 Ocak 2019 tarihinden itibaren % 30 oranında, İstanbul’da 13 Mayıs 2019’dan itibaren %48’e varan oranda İzmir’de ise %20 oranında indirime gidilmiştir.Bu kararlar ,son dönemde artan işsizlik, düşen hane halkı gelirlerini ve insanların su gibi yaşamsal ve talebi sürekli olan bir doğal kaynağa ulaşma hakkını gözeten kararlar olması açısından çok önemli ve anlamlıdır. Çünkü dünyada genel kabul gören kriter bir hanenin su için ödediği bedelin hane halkı net gelirinin %2,5 -%5’ini geçmemesidir. Ancak bu kararların uzun dönem sürdürülebilir olması da önemlidir
Toplumcu ama Gerçekçi Su Politikaları Gerekli
Su temini ve çevre sağlığı hizmetlerinin bir kamu hizmeti olarak topluma en düşük bedelle sunulması doğru bir sosyal politikadır.. Ancak bu politika her üç büyükşehrin su ve kanalizasyon idarelerinin ilave yatırımlar için acil finansman ihtiyacının sağlanmasını da dikkate alarak oluşturulmalıdır. Su temini, talebi sürekli ve yaşamsal olan bir toplumsal ihtiyacın karşılanmasına yönelik bir hizmettir. Bu nedenle bu hizmetlerin bedellerindeki düşüş hizmetin sürekliliğinde aksamaya ve kalitesinde düşüşe neden olmamalıdır.Bu da toplumcu ama aynı zamanda gerçekçi politikalara ihtiyaç duyurur.
İstanbul sudaki indirimle günde 1 milyon Dolar kaybediyordu. Şimdi 500 000 doları geri istiyor !
Su bedellerinde yapılan indirimler İstanbul’un su gelirlerinde günde 1 milyon $, Ankara’nın su gelirlerinde ise günde 350 000 $ azalmaya neden olmuştur. Bunun yanı sıra mevcut siyasi konjonktür ve yapılan açıklamalar su yönetimleri üzerindeki bu mali ve idari yüklerin ve baskıların artabileceğini ortaya koymaktadır. Bu olumsuzlukların su hizmetlerini kesintiye uğratmaması için, su yönetimlerinin risk analizi yapması ve alternatif stratejiler belirlenmesi gereklidir.
İSKİ’nin 2020 Bütçesi için talep ettiği %20 oranındaki su zammı hizmetlerin kesintiye uğraması riski üzerine talep edilmiş olup bu zamla İSKİ günde 500 Bin dolarlık bir geliri geri istemiş oluyor.
Su temini ve çevre sağlığı hizmeti bir kamu hizmetidir
Su temini ve çevre sağlığı hizmetleri hukuki olarak kamu hizmeti kapsamına girer. Su temini, talebi sürekli ve yaşamsal olan bir toplumsal ihtiyacın karşılanmasına yönelik bir hizmettir. Bu nedenle bu hizmetlerin yerel yönetimler tarafından kamu hizmeti anlayışıyla sunulması gerekir. Bunun yanısıra su bedellerinde yapılan indirimler, hizmetin sürekliliğinde aksamaya ve kalitesinde düşüşe neden olmamalıdır.
Mevcut siyasi konjonktür ve yapılan açıklamalar yereldeki su yönetimleri üzerindeki mali ve idari yüklerin ve baskıların artabileceğini ortaya koymaktadır. Bu olumsuzlukların su hizmetlerini kesintiye uğratmaması için, su yönetimlerinin risk analizi yapması ve alternatif stratejiler belirlenmesi gereklidir.
Özellikle Ankara, İstanbul ve İzmir’de su ve çevre sağlığı hizmetindeki kaliteyi düşürmeden ve su bedellerinde yakın gelecekte daha büyük artışlara zorunlu kalmadan sürdürülebilir olabilmesi için, yerel yönetimlerin merkezi idare tarafından desteklenmesi gereklidir.
Bunun yanı sıra su yönetiminde yeni paradigmalara ve toplumcu gerçekçi politikalara olan ihtiyacımızın hızla arttığı görülmelidir. "
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.