Suç Makinesi Yunus Emre Geçti'nin Cezası Belli Oldu!
İstanbul Ümraniye'de polis memuru Şeyda Yılmaz'ı şehit eden 19 yaşındaki Yunus Emre Geçti, bir kez daha hakim karşısına çıktı.
İstanbul Ümraniye'de polis memuru Şeyda Yılmaz'ı şehit eden 19 yaşındaki Yunus Emre Geçti, bir kez daha hakim karşısına çıktı. Yürek yakan olayın ardından çöp poşeti giydilerek polis aracına götürülen Yunus Emre Geçti'nin cezası belli oldu. Mahkemede polis katili Geçti'ye rekor ceza verildi.
İstanbul Ümraniye'de 23 Eylül 2024 günü "motosiklet hırsızlığı" suçundan yakalanan şüpheli Yunus Emre Geçti'nin çıkan arbede sırasında silahla ateş etmesi sonucu polis memuru Şeyda Yılmaz, başından ağır yaralanmış, kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirmişti. Türkiye'nin yasa boğulduğu olayda 26 farklı suç kaydı olduğu tespit edilen şüpheli Geçti, adli makamlarca tutuklanmıştı.
AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET HAPSİ İSTENMİŞTİ
Suç makinesi Yunus Emre Geçti hakkında hazırlanan iddianamede şüphelinin polis memuru Şeyda Yılmaz'ı şehit etmesi yönünden "Kadına karşı, kişinin yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle, bir suçu gizlemek, delillerini ortadan kaldırmak veya işlenmesini kolaylaştırmak ya da yakalanmamak amacıyla kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapsi istenmişti. Olayda polis memuru Kürşat Hakkı Sarıtepe'nin ağır yaralamasının öldürmeye teşebbüs olduğu değerlendirilen iddianamede, "kişinin yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle, bir suçu gizlemek, delillerini ortadan kaldırmak veya işlenmesini kolaylaştırmak ya da yakalanmamak amacıyla kasten öldürmeye teşebbüs" suçundan 20 yıla kadar, yine annesi Pınar Geçti'yi yönünden de aynı şekilde değerlendirilip "üstsoy birine karşı kasten öldürmeye teşebbüs" suçundan 20 yıla kadar hapsi talep edilmişti. Ayrıca şüphelinin olay yerindeki 2 polis memuruna mukavemet ettiğinden "zincirleme şekilde görevi yaptırmamak için direnme" suçundan 7 yıl 10 ay 15 gün ve "Ateşli Silahlar Ve Bıçaklar İle Diğer Aletler Hakkında Kanun'a muhalefet" suçundan 3 yıla kadar hapsi istenmişti.
POLİS KATİLİ HAKİM KARŞISINDA
Sabah'ta yer alan habere göre, toplamda 5 ayrı suçtan ağırlaştırılmış müebbet hapis ve 50 yıl 10 ay 15 güne kadar hapis talebiyle hakkında dava açılan tutuklu sanık Yunus Emre Geçti'nin yargılanmasına bugün devam edildi. İstanbul Anadolu 26. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya, tutuklu sanık Yunus Emre Geçti bulunduğu Erzincan Kapalı Cezaevi'nden SEGBİS sistemiyle bağlanırken şehit Şeyda Yılmaz'ın eşi müşteki polis memuru Semih Yılmaz, polis memuru K.H.S., sanığın annesi Pınar Geçti ve müşteki avukatları mahkeme salonunda hazır bulundu.
"BENİ YAKALAMAYA ÇALIŞANLARI HASIMLARIM SANDIM"
Savunmasında sanık Geçti, "Olay günü karakoldan kaçmadım, beni zorla tuttular, sigara içirmediler. Bemim hasımlarımdan dolayı 6 ay önce 4 tane mermi yedim. Doktor raporlarımda hepsi vardır. Olay günü beni zorla duvara yapıştırdılar, tekme attılar. Silah yere düştü. Ben daha öncesinde hiç silah almadım elime. Polisler beni çok iyi tanır. Ben orda kesinlikle olayı hatırlamıyorum. Ben kalçamdan ve kolumdan vuruldum, annem de vurulmuş. Beni köpek arabasıyla adliyeye getirdiler. Bunları da göz önünde bulundurun. Ben Şeyda ablayı görmedim, bana silahla sıkıldı. Hasımlarım olduğunu düşündüm. Aileme de zulüm yaşatmışlar. Bunların hepsi olurken uyuşturucu maddenin etkisindeydim. Böyle bir şey olmasını kesinlikle istemezdim. Basın mensupları aileme baskı yapıyorlar. Ailemin can güvenliği yoktur" dedi.
MAHKEME BAŞKANINDAN "MERMİ" SORUSU
Tutuklu sanık, "Karakolda beni dövdüler, ifademe zorla başka söylemler eklettiler. Karakol ifadem geçerli değildir. Ben silahı polisin belinden çekmedim. Silahla ben ateş etmedim, silahı aldığımda kendisi ateş aldı" şeklinde savunmasını sürdürdü. Mahkeme başkanı olayda iki tane tabanca kullanıldığına dair raporun dosyaya girdiğini belirterek "İstanbul Kriminal Polis Labaratuvaru Müdürlüğü'nün raporunda Şeyda Yılmaz'ı öldüren merminin senin silahından çıktığı yazılmış, ne diyorsun" şeklinde soru yöneltti.
"UYUŞTURUCU BAĞIMLISIYIM, OLAY GÜNÜ KAFAM GÜZELDİ"
Tutuklu sanık Geçti mahkeme başkanının sorusunu "Ben kasıtlı bir şey yapmadım. Onlar da beni çok iyi tanırdı. Her zararım kendimedir. Evet uyuşturucu bağımlısıyım ama olay günü de zaten kafam çok güzeldi. Ben resmi bir polis aracı görmedim, o zaman belki teslim olurdum. Çok pişmanım, keşke böyle bir şey olmasaydı. Allah herkese sabır versin" şeklinde yanıtladı. Ayrıca sanık, olay günü annesini yaralamasıyla ilgili ise "Kesinlikle bilerek yapmadım, annem sonuçta benim canım kanımdan. Nasıl isteyerek zarar verebilirim" dedi.
Duruşmada mütalaasını açılayan Cumhuriyet savcısı, sanığın bir polis memuruna karşı "kasten öldürme", bir polis memuruna ve annesine karşı "kasten öldürmeye teşebbüs", "6136 sayılı yasaya muhalefet" ve "görevli memura mukavemet" suçlarından cezalandırılmasını istedi.
SANIKTAN PES DEDİRTEN "TEXAS" SAVUNMASI
Mütalaaya karşı savunması alınan sanık Geçti ise "İstanbul'u Texas'a çevirmişler. Ben sizden empati yapmanızı istiyorum. Polislerin kıyafeti de lacivert olduğundan polis olduklarını anlamadım. Şeyda Yılmaz'ın ailesinden özür dilerim. Ben bunu yapacak biri değildim" dedi. Sanık avukatı ise "Hırsız suçluysa ev sahibinin hiç mi suçu yok" diyerek olayda polislerin ihmalinin söz konusu olduğunu belirtti.
MAHKEMEDEN AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET VE 26 YIL 9 AYA KADAR HAPİS CEZASI
Duruşma sonu mahkeme tutuklu sanık Yunus Emre Geçti'nin polis memuru Şeyda Yılmaz'a karşı "Kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle, polis memuruna karşı "Kasten öldürmeye teşebbüs" 20 yıla kadar hapisle, annesi Pınar Geçti'ye karşı "Olası kastla Kasten yaralama" suçundan 3 yıla kadar hapisle, "polis memuruna karşı mukavemet" suçundan 3 yıl 9 aya kadar hapisle cezalandırılmasına karar verdi. Ayrıca mahkeme sanığın "6136 sayılı yasaya muhalefet" suçundan beraatine ancak "Gece vakti cebir kullanmak suretiyla yağma" suçundan savcılığa suç duyurusunda bulunulmasına hükmetti.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.