Süleyman Şah Türbesi'nin eski yerine taşınmasına ABD engeli
ABD, Süleyman Şah Türbesi’nin asıl yeri olan Karakozak’taki vatan toprağına girmek isteyen Mehmetçik’e engel olmak istiyor.
Amerika’nın çekilme kararı ardından Fırat’ın doğusundaki belirsizlik devam ederken sahadaki güçlerin pozisyon alma yarışı, PKK/PYD’ye ‘kalkan’ olma çabalarıyla devam ediyor.
PKK/PYD’ye angajmanını sonlandıramayan Amerika, Münbiç ve Fırat’ın doğusu için Türk askerinin ayak basmayacağı modeller arayışına girerken Rusya da güvenli bölge planlarına dahil oldu. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, PKK/PYD’ye Tel Rıfat koruması sağlamayı önerdi. Lavrov, bölgeye Rus askeri polis birliklerinin yerleştirilebileceğini söyledi.
TÜRKİYE İÇİN BEKA SORUNU
Fırat’ın doğusunda, halen Süleyman Şah Türbesi’nin taşınması beklenen Karakozak’taki vatan topraklarına dahi Türkiye’nin girişi engellenmek isteniyor. Amerika terörist koridoru sağlamlaştıracak tedbirleri kendine kanalize bir Arap gücü ya da BM gücü ile almak üzere planlamalar yaparken, Rusya ise Türkiye’yi rejimle masaya oturmaya ikna etme çabasında. Askeri ve diplomatik kaynaklar, Türkiye için Suriye kuzeyi ve buradaki terörist varlığının bir beka sorunu olduğunu belirterek, Türk askerinin dahil olmadığı hiçbir modelin Türkiye’nin endişelerini gideremeyeceğine dikkat çekiyor.
LAVROV’DAN İLGİNÇ ÇIKIŞ
Türkiye ile Amerika arasında çekilme koordinasyon çalışmaları devam ederken, Rusya’dan ilginç bir açıklama geldi. Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov, Türkiye-Suriye sınırında oluşturulması planlanan güvenli bölgeye ilişkin olarak, bölgeye Rus askeri polis birliklerinin yerleştirilebileceğini söyledi. Lavrov, Adana Mutabakatını hatırlatarak ‘tampon bölge’ deyimi kullanarak yaptığı açıklamada PKK/PYD’ye de “hangi Kürtlerin terörist sayılması konusunda ortak bir anlayışa varılamadığı” sözleri üzerinden göz kırptı. Bu açıklama, Rusya’nın SDG’yi anayasa yazım sürecine dahil etme çabası olarak yorumlandı.
HİÇBİRİNİN İŞİNE GELMİYOR
PKK/PYD ile angajmanını sonlandıramayan Amerika, Fırat’ın doğusundaki planlamalarını netleştiremedi. Amerika, belirli sayıda asker bırakarak bölgeye Arap ya da BM gücü gibi kendi inisiyatifinde bir kuvvet yerleştirmeyi planlıyor. Amerika Savunma Bakan Vekili Patrick Shanahan da Münbiç’e Türk askerinin girmeyeceğini, tamamen yerli halktan oluşan bir planlama içinde olduklarını açıkladı. Amerika, çekilirken, PKK/PYD’yi de güvence altına almak isterken, Türkiye’yi de bölgeye sokmama telaşında görünüyor. Son tablo, Süleyman Şah Türbesi’nin asıl yeri olan Karakozak’taki vatan toprağına dahi Türk askerini sokmama çabalarına işaret ediyor.
BÖLGEYE MUHALİFLER GİRMESİN, TELAŞI
Amerika’nın Türkiye’nin önerilerinin tersine çabaları Esed rejimi ve Rusya tarafından da farklı menfaatlerle destek buluyor. Amerika, Münbiç’e asıl bölge halkının geri dönmesini hiçbir şekilde zikretmezken, bölgeyi yönetecek güç olarak halen PKK/PYD’ye angaje durumdaki mevcut nüfusu kastediyor. Türkiye ise yaklaşık yarım milyon Suriye vatandaşının Münbiç’e geri dönmek istediğini vurguluyor.
REJİM MÜLTECİLERİN DÖNÜŞÜNE KARŞI
Esed rejimi de mülteci konumdaki bu insanların geri dönmesini istemiyor. Rejim, kendisine muhalif olan bu insanların dönmemesi için çabalarını yoğunlaştırırken, Rusya’nın son açıklamaları da Esed’in bu endişelerine karşı yapılan planlamalara işaret ediyor. Halen Moskova’da PKK ofisi bulunan Rusya, uzunca bir süredir PKK/PYD’yi Tel Rıfat bölgesinde koruyor. Rusya, bu çabayı Fırat’ın doğusunda da devam ettireceğine dair verdiği mesajlarla terörist örgütü yanına çekmeye çalışıyor.
ESED REJİMİYLE MASAYA OTURTMA ÇABASI
Rusya ve Amerikan destekli terörist unsurlar yoluyla Türkiye bir taraftan da İdlib’de sıkıştırılıyor. Rusya bir yandan Adana Mutabakatı söylemleri, bir yandan Suriye kuzeyine yönelik açıklamalarıyla Türkiye’yi Esed rejimiyle aynı masaya oturtmayı arzuluyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın son yaptığı “Adana Mutabakatı bize teröristleri sonuna kadar kovalama imkanı veriyor. Esed rejimine hak etmediği bir meşruiyeti veremeyiz” açıklaması da Rusya’nın bu baskısına net bir mesaj görülüyor.
Türkiye’siz çözüm olmaz
Askeri ve diplomatik kaynaklar, Türkiye’nin bekasını garanti eden tek formülün, Türkiye’nin inisiyatifinde yerel unsurların topraklarına geri döndürüldüğü ve güvenliğin Türkiye kontrolünde sağlandığı model olduğuna işaret ediyor. Suriye kuzeyiyle komşu tek ülke Türkiye’nin dahil olmadığı hiçbir formülün samimi çözüm sunmayacağını, Türk askerinin bölgede varlığının kaçınılmaz olduğunu vurgulayan kaynaklar, “Münbiç ve Fırat’ın doğusu boyunca oluşturulması gereken model, Azez, Cerablus, El Bab ve Afrin’de kurulan sistem olmalıdır. Bölgeye asıl sahipleri dönmelidir. Hiçbir yabancı unsurun buraya girmemesi lazım. PKK/PYD’ye her türlü desteği veren rejim de Rusya da, İran da, BM üyesi Avrupa ülkeleri de, Arap ülkeleri de. Bu ülkeler de burada olsa Türkiye’nin beka tehdidi bitmez” değerlendirmesinde bulundular.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.