Terk edilmiş bebeğe sütannelik yapan acil tıp teknikeri yine merhametiyle yürek kabarttı
İstanbul'da terk edilmiş bebeğe sütannelik yapmasıyla gündeme gelen acil tıp teknikeri Durmaz, 2 yıl önce de Avrupa'ya geçmek için tampon bölgede bekleyen düzensiz göçmenlere ve özellikle çocuklara gösterdiği merhametli yaklaşımıyla gündem olmuştu.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, sosyal medya hesabından, terk edilmiş bebek vakasına giden Pendik'te görevli acil tıp teknikeri Büşra Kayalı Durmaz'ın 14 aylık bebeğin sütanneliği yaptığını paylaştı.
Paylaşımda, aç bebeği kendi bebeği gibi emziren, ertesi gün hastaneye gidip ilgilenen ve ona bebeğinin elbiselerinden giydiren Durmaz'ın, istek üzerine bebeğin adını da "Nisa Mihriban" koyduğu bilgisi yer aldı.
Durmaz'ın bu duygu yüklü hareketi, 2 yıl önce Avrupa'ya gitmek için sınırda bekleyen düzensiz göçmenlere gösterdiği merhameti akıllara getirdi.
Binlerce düzensiz göçmen, 2 yıl önce Avrupa'ya geçmek için Pazarkule Sınır Kapısı'nda günlerce beklemiş, Yunanistan tarafından tampon bölgedeki göçmenlere sık sık gaz bombası atılmıştı.
Bu gaz bombasına maruz kalanlara müdahale sırasında özellikle çocuklara merhametli bir şekilde yaklaşan Büşra Durmaz'ın ambulanslardan birinde nefes almakta güçlük çeken bebek ve çocuklara oksijen vermesi, çikolata dağıtması Anadolu Ajansı (AA) tarafından görüntülenmiş ve gündem olmuştu. Sosyal medyada da yer alan görüntüler, çokça beğeni, paylaşım ve tebrik almıştı.
Büşra Durmaz, o gün verdiği röportajında, bu tür görevlere giderken çocukları sevindirebilmek adına her zaman yanlarında çikolata götürdüklerini belirterek, şu açıklamada bulunmuştu:
"Ağladıkları ve üzüldükleri için mutlu olsunlar, yüzlerinde tebessüm olsun diye hepsine birer çikolata ikramında bulundum. Bu meslek vicdan ya da merhamet duygusu olmadan yapılabilecek bir meslek değil. Allah'a şükür biz bunları barındırıyoruz.
Burada çalışan bütün gönüllü arkadaşlarım aynı duygudalar. Polis olsun, asker olsun... Bu olaylarda en çok etkilenen çocuklar oluyor. Dünyanın neresine gidersek gidelim çocuk her yerde çocuktur. Onları mutlu, huzurlu edebilmekti amacımız. Çocuklar bir taneler, sevimliler."
Acil tıp teknikeri Büşra Durmaz, duygularını anlattı
Durmaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 29 Mart Salı günü saat 14.00 civarında boş bir arazide terk edilmiş bebek olduğu ihbarı üzerine ekip arkadaşlarıyla olay yerine gittiklerini anlattı.
Olay yerine vardıklarında, asayiş ekiplerinin bebeği ekip otosuna aldığını belirten Durmaz, herhangi bir not veya yazı olmadan bırakılan bebeği ambulansa alarak genel muayenesini tamamladıklarını kaydetti.
Bebekte herhangi sağlık problemi görmediklerini, sadece ağladığını dile getiren Durmaz, "Emmek istiyordu, meme arıyordu. Dudaklarını sağa sola yatırıyordu. Dilini çıkarıyordu. Ben de bir anne olarak bu isteğini karşılıksız bırakmak istemedim. Aldım, emzirdim. Çok acıkmıştı. Hastaneye gelmemize rağmen ambulansın içerisinde bir süre daha emzirmeye devam ettim." dedi.
Büşra Durmaz, bebeği Marmara Pendik Eğitim ve Araştırma Hastanesi çocuk aciline götürerek, oradaki hemşirelere emanet ettiklerini söyledi.
"Onu kızımla tanıştırmak istedim"
Çocuklara çok düşkün olduğunu ancak anne olduktan sonra "Anne olmadan anlayamazsın." denen duyguyu daha yoğun yaşamaya başladığını dile getiren Durmaz, "Nisa Mihriban" adını verdiği bebeği gördüğünde ve sonrasında hissettiklerini şöyle anlattı:
"Kendi bebeğimi düşündüm. Tarif edilemez o an hissettiğim, çok güzel bir bebekti. O yüzden onunla ilgilenmek istedim. O an tek derdim onun karnını doyurabilmek, ihtiyaçlarını giderebilmekti. Görevim bittikten sonra tekrar görmeye gittim hastaneye. Bu esnada Çocuk Bürodan polis memurları gelmişti. Emzirdiğim için süt annesi olarak ismini vermemi istediler. Böyle güzel bir anı yaşamamı nasip ettiler. Ertesi gün, sabah işe gelmeden kendi kızım Bade'nin eşyalarını ayarlayıp ona getirmek istedim çünkü o da artık benim kızım."
Hastaneye gittiklerinde Sosyal Hizmet görevlilerinin Nisa Mihriban'ın Çocuk Esirgeme Kurumuna naklinin gerçekleşeceğini söylediğini aktaran Durmaz, "Biz de müdürlükle irtibat kurduk. Sağ olsunlar bizim taşımamıza izin verdiler. Yolda hastaneye götürdüğüm esnada onu kızımla tanıştırmak istedim. Daha sonra kendime hatıra kalsın, aileme, arkadaşlarıma gösterebilmek için bir video çekmek istedim. Onunla birkaç video çektik. Ekip arkadaşım da bir fotoğraf paylaştı. Bununla beraber Bakan Bey duymuşlar sağ olsunlar. Onlar da benim bu heyecanıma ortak oldular. Teşekkür ediyorum onlara da." ifadelerini kullandı.
Büşra Durmaz, üzerinde kimlik bulunmayan Nisa Mihriban'ın 3 aylık olduğunu tahmin ettiğini dile getirdi.
"Bundan sonra sık sık takibini yapacağız"
Durmaz, bundan sonra da bebeği görmeye gideceğini belirterek, "O da artık benim bir kızım. Maddi manevi elimden geleni yapabilmek için zaten teslim ettiğim gün oradaki görevlilerle numaralaştık. İnşallah bundan sonra sık sık takibini yapacağız." diye konuştu.
Bebeğin ismini koyarken, ihbarı yapan kişinin "Nisan ayı geliyor, ismi Nisan olsun" dediğini anlatan Durmaz, 14 aylık kızının adı olan Bade Mihriban'ın da etkisiyle Nisa Mihriban'da karar kıldığını söyledi.
Büşra Durmaz, insanların, bakamayacakları bebeklerini boş arsalar yerine devletin resmi kurumlarına, güvenli olabilecekleri yerlere bırakmalarını istedi.
Kızına Nisa Mihriban ile çektiği videoyu da izleten ve onu "kardeşi" olarak tanıtan Durmaz, o anları tekrar yaşayarak duygulandı.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, Büşra Durmaz'ın "süt kızım" olarak tanıttığı bebekle çektiği videoya yer vermişti.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.