Teröristlerin kabusu "mavi bereliler"i yurt içinde ve sınır ötesindeki operasyonlarda görev yapmak üzere zorlu şartlara uygun yetiştiren İzmir'in Foça ilçesindeki Jandarma Komando Teröristle Mücadele Harekatı Okul Komutanlığında eğitimleri süren 121 kadın komando, gönüllü geldikleri Adıyaman'da göreve başladı.

Çadır kentlerin güvenliğini sağlamanın yanı sıra özellikle kadın ve çocuk depremzedelerle yakından ilgilenen kadın astsubaylar, depremin acılarını unutturmaya çalışıyor.

Jandarma Teğmen Ceyda Nur Küren, AA muhabirine, sokak sokak gezip halkın derdini dinlediklerini anlattı.

Küren, depremzedelerin ihtiyaçlarını da karşılamaya çalıştıklarını belirterek, şöyle devam etti:

"Aramızda halkla ilişkiler ve çocuk gelişimi bölümü bitiren personelimiz de var. Birebir ilgilenip onların yaralarına merhem olmaya çalışıyor. Birebir irtibata girebildiğimiz için en özel, en duygulu anlarını bile bizimle paylaşabiliyorlar. Bize sarılıyorlar, 'Hiçbir şey yapmasanız bile sizi burada kadın olarak, hemcinsimiz olarak gördüğümüz için çok mutlu olduk. İyi ki geldiniz. iyi ki varsınız.' gibi söylemleri bizi çok mutlu etti."

"İç içe sağlıklı bir iletişim kurmaya çalışıyoruz"

Jandarma Astsubay Çavuş Beyzanur Çağlak da komando olmadan önce çocuk gelişimi bölümünü bitirdiğini vurgulayarak, "Buraya halkımıza yardım etmek için geldik. Bu süreçteki en temel görevimiz onların ihtiyacı olan şeyleri tamamlamak. Onların istediği ortamı temin edebilmek. Yaya devriyelerle onlarla iç içe sağlıklı bir iletişim kurmaya çalışıyoruz. İhtiyaçlarını ilk elden öğrenip daha sonra yardım depolarında bulunan arkadaşlara listeleri uzatarak, hazırlanan kolileri elden teslim ediyoruz. Bu şekilde yardıma ihtiyacı olan vatandaşlarımızın hem eksiklerini tamamlamış hem de onları yakından tanımış oluyoruz." diye konuştu.

Çağlak, kadın oldukları için afetzede kadınlarla ve çocuklarla daha yakın iletişim kurabildiklerini dile getirerek şunları kaydetti:

"Bazı ailelerin bu süreçte istekleri oluyor. Yas yaşayamadıklarını, bu yüzden çocuklarıyla oynamamızı, onlarla ilgilenmemizi istiyorlar çünkü kendileri de içsel bir üzüntü içerisindeler. Bunu çocuklarına belli edemiyorlar. Biz çocuk gelişimciler ve benim branşıma sahip olan astsubaylarımız burada çocuklarla sağlıklı iletişim kurmaya çalışıyoruz. Onlarla oyunlar, yüz boyama, saklambaç, top oynuyoruz. Hiç fark etmez, onlar neyi istiyorsa biz onları mutlu edebilmek için elimizden ne geliyorsa fazlasıyla yapmaya çalışıyoruz."

Çocuklardan yaşlılara herkese temas ettiklerini anlatan Çağlak, "Özellikle yaşlı teyzelerimiz bizimle dertleşmek, kadınlar bize sarılmak, üzüntülerini anlatmak istiyorlar. Başkalarına dile getiremediği taleplerini bize anlatıyorlar. Biz bunları daha kolay bir şekilde tamamlayabiliyoruz." dedi.

Çağlak, yerinde tespitlerle depremzedelerin yaralarını sarmaya çalıştıklarını, ellerinden geldiğince daha fazlasını yapmak istediklerini aktararak, "Bu şekilde vatandaşın güvenliğini tesis etmek, ihtiyaçlarını gidermek, çocuklarla ilgilenmek, yaşlı teyzelerimizin, dedelerimizin, ninelerimizin elini öpmek, aynı acıyı paylaşmak, onların dertlerine ortak olabilmek için buradayız. Umarım bir nebze onlara umut oluruz." ifadelerini kullandı.

4 yaşındaki çocuğunu güvenli bölgeye gönderip görevine döndü

Jandarma Astsubay Çavuş Aylin Gürkan da kadın astsubaylar olarak özellikle kadın depremzedelerin yaralarını sarmak için bölgede görevlendirildiklerini kaydetti.

Jandarma Astsubay Çavuş Çiller Bozkurt, anasınıfı öğretmenliği mezunu olduğuna işaret ederek, "Bu nedenle çocuklarla iletişimim daha kolay oluyor. Onları daha yakından anlayabiliyorum. Ne istediklerinin, neler yapabileceklerinin farkında olduğum için onlara yaklaşım tarzımız da ona göre şekilleniyor." diye konuştu.

Adıyaman İl Jandarma Komutanlığında görevli Astsubay Üstçavuş Nurdagül Özcan ise depreme evinde yakalandığını, 4 yaşındaki çocuğunu güvenli bölgeye gönderdikten sonra görevine döndüğünü anlatarak, ilk günden itibaren depremin Adıyamanlı kadınlar ve çocuklar üzerindeki acısını silmek için çalıştığını ifade etti.