Trakya'da son 91 yılın en kurak dönemi
Edirne'de, geçen yıl kuraklık nedeniyle üründe verim kaybı yaşayan üretici, bu yıl ekim yapmak için tarlalara gecikmeli girdi. Türkiye Tarım Danışmanları Derneği (TAR-DER) Başkan Yarımcısı ve Uzman Tarım Danışmanı Ziraat Yüksek Mühendisi Lütfü Açar, iklim
Türkiye'nin buğday, ayçiçeği, çeltik gibi ürünlerin en önemli merkezlerinden olan Trakya, son 91 yılın en kurak dönemini yaşıyor.
Kuraklık nedeniyle, buğdayda yüzde 25- 30, ay çekirdeğinde de yüzde 40- 50'lere veren verim kaybı yaşandı.
Edirne'ye temmuz ayından bu yana sadece ağustosta, 1,6 milimetre yağış düştü. Kurak dönemin ardından ekim ayında, bugüne kadar metrekareye toplam 58,8 kilogram yağış düşmesi, ekim hazırlığında olan üreticiye az da olsa nefes aldırdı.
'EKİM YERİNE, KASIM'DA BAŞLIYORUZ'
Edirne Ziraat Odası Başkanı Hüseyin Arabacı, kuraklığın ardından son yağışlarla birlikte üreticilerin nefes aldığını ve tarlalarını ekmeye başladığını söyledi.
İklimlerin artık değiştiğini ve ürünlerine ekim ayı yerine kasım ayında ekmeye başladıklarını belirten Arabacı, "Yağışlar geç gelmeye başladığından bizim ekilişlerimizde geçe kalıyor. Bunun sebebi erken ektiğimiz yerlerde, yağış zamanında düşmüyor, kurak oluyor ve çeşitli sebeplerden dolayı hastalık oluşuyor buğdaylarda. Önceden ekim ayının 15'i gibi ekilişe başlardık, şimdi artık ekim ayının sonu ya da kasım ayının başı diyoruz. Özellikle geçen sene çok ılıman bir kış geçirdik. O yüzden ekilişleri hastalık yapmaması adına daha geç gerçekleştiriyoruz. Bu yıl biraz yağış aldık, buğday yerlerinin hazırlanması ve kızgın tav dediğimiz tav dönemi kalmadı. Güzel bir tav var arazide. O yüzden çiftçilerimiz birkaç gün içinde hazırlıklarına başlayıp, ekim ayının sonuna doğru ekilişlerine başlayacaktır. Kasım ayının ilk haftası da birçok çiftçimiz ekilişini yapacaktır" dedi.
'ÇİFTÇİ PANİK YAPMASIN'
TAR-DER Başkan Yardımcısı ve Uzman Tarım Danışmanı Ziraat Yüksek Mühendisi Lütfü Açar, iklimin üretimde önemli bir faktör olduğunu belirterek, üreticilerin de bundan sonra kendilerini değişen iklime göre ayarlaması ve ekeceği toprağa artık çok iyi tanıması gerektiğini söyledi.
Geçen yıl ciddi bir kuraklığın yaşandığının altını çizen Açar, üreticilerin panik yapmamasını isteyerek, hububat ekiminde gecikmenin söz konusu olmadığını söyledi.
Açar, "Ekimleri kasım ayının ilk haftalarına doğru kaydırmalarında fayda var. Mümkünse, kasımın 15’ine kadar ekmeleri doğru olur. Üreticimiz panik yapmasın. Uzman kuruluşlarımız, araştırma enstitülerimiz, bölgemiz için hububat ekim tarihlerini 15 Ekim-15 Kasım aralığını işaret ediyorlar. Kuraklığın devam etmesi tohum yatağının hazırlanması bakımından zorluk yaşıyor çiftçimiz. Bugün tohum yatağını hazırlamış olsa dahi beklemesinde fayda var. 15 Kasım’a kadar bekleyebilirler" diye konuştu.
'İKLİM DEĞİŞKLİĞİNDE TOPRAK İYİ TANINMALI'
Bölgede ekim öncesi hazırlık döneminin yaşandığını ifade eden Açar, "Üreticimiz değişen iklim şartlarını göz önüne getirmekle birlikte, aslında üretim alanlarını, üretim toprağını iyi bilmeli ve ona göre de hedeflediği ürün doğrultusunda girdi kullanımına dikkat etmeli, bu çok önemli. İklim önemli ama üretim teknikleri de önemli. Şu anda çiftçimiz ekimle beraber ne kadar doğru iş yaparsa, üretime de o kadar doğru yansıyacağını söyleyebiliriz. Ama şu an eksik ve yanlış bir iş yaparsa, yıl ne kadar olumlu giderse gitsin, üretimde mağduriyet yaşayabilir. İklim üzerinde duruyoruz ama üretici önce toprağını tanımalı. Toprak ne istiyor, ona göre gübreleme programı yapmalı. Bugün ekim öncesi ve ekim esnasında, bitki besin elementini ne kadar doğru bir şekilde kullanırsa, bunun ilerdeki yansıması olumlu olur. Ama bugün bitki besleme programı eksik uygulanırsa, bunun ilerde telafisi olmuyor. Üretim pahalı ama bunu çiftçimiz cebindeki ve bu konuya ayırdığı sermaye doğrultusunda en uygun girdiği kullanmasında fayda vardır. Doğru girdi temin edip doğru bir şekilde kullanması önemli" dedi.
Geçen yılki kuraklıkta üründe haşere ve mantar hastalıklarının baş gösterdiğini söyleyen Lütfü Açar, "Ekin esnasında kullanılan girdilerinde doğruluğu doğrultusunda burada da bir eksiklik yapmışsa dolayısıyla verime olumsuz etkisi olmuştur. Üreticimiz bunlara göre tedbir almalı. Üreticimiz bir sene sonraki üretim dönemine başlarken, geçmiş dönemde tespit ettiği eksiklikleri not ederek yeni döneme hazırlanmasında fayda var. Geçen yıl 600 kilo ve 300 kilo ortalamasında ürün alanlar oldu. İklim şartları değişti peki; 600 kilo alanlar nasıl aldı? 300 kiloda kalanlar neden odu? Şartları iyi değerlendirmemiz lazım, buğdayda tamamen bir iklim değişikliğiyle birlikte, üretim tekniklerini de bu konuda doğru bir şekilde uygulamamıza bağlı. Olayı bir kompozisyon şeklinde ele almamızda fayda var. Üretici bilgiyi doğru almalı. Aslında, tarım bilgiyi doğru kullandığımız sürece olayın yüzde 50 artısına geçeriz, bu önemli" ifadelerini kullandı.
'GEÇ EKİM YAPIYORUZ'
Edirneli üreticiler, yaşanan kuraklık ve iklim değişiyle birlikte zorluk yaşadıklarını dile getirdi.
Üretici Mahmut Ocak, "İklim koşulları her yıl bir önceki yılı arattığı için, bir de geçtiğimiz yıl ve bu yıl kurak geçtiği için çiftçi erken ekime cesaret edemiyor. Erken ekimde buğdayda belli hastalıklar meydana geliyor. O nedenle ekim ayının 25'inden sonra ve kasım ayının başı daha uygun olarak görülüyor. Çünkü geçtiğimiz yıllarda erken ekim yapan çiftçimiz bunun rahatsızlığını, eksiklerini gördü. Hep biraz daha sonraki dönemlerde ekmeye çalışıyorlar. Tarım İl Müdürlüğü'nden gelen mühendisler bizi bu konuda uyardılar. Erken ekimin pek uygun olmadığını, bölgemiz için iyi olmadığını söylediler. O nedenle ekim aralığının Ekim 20'si ve Kasım 20'si arasında daha uygun olduğu görülüyor. Hem toprak sıcaklığı hem havanın sıcaklığı ekimin daha rahat yapılabilmesi için uygun olduğu belirtildi. Biz de tabi bu işi yapan, içerisinde çalışanlar olarak daha uygun olduğunun farkındayız. Elimizden geldiğince hava koşullarıyla da birlikte orantılı olarak ekim yapmaya, hazırlık yapmaya başladık. Nasip olursa ekeceğiz" dedi.
Üreticilerden Faruk Kahve, buğday ekimine başladıklarını belirterek, "İklim şartlarından dolayı mecburiyetten ekim ayının sonuna bırakıyoruz artık ekim işlemini. Diğer yıllarda ekim ayının ilk haftası ekmeye başlardık. Bu yıl ayın 20'sinden sonra daha yeni başladık. Kuraklık çok fazla oldu bu sene. Bu en son yağan yağmurlar sayesinde tarla tava geldi. Arkası gelmezse, geçen kış gibi olursa ne olacak bilmiyoruz" diye konuştu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.