Tübitak Ve Bilkent Üniversitesi 60 Kız Öğrenciye Bilim İnsanı Olmanın Kapılarını Açtı
TÜBİTAK'ın desteğiyle, Bilkent Üniversitesi Ulusal Nanoteknoloji Araştırma Merkezi'nce (UNAM) yürütülen "Benim DNA'm Yaz Okulu Projesi" kapsamında, 9. ve 10. sınıf seviyesinde eğitim alan 60 kız öğrenci, bilimle tanıştı.
Proje yürütücüsü UNAM'dan araştırmacı Dr. Ayça Arslan Ergül, "Benim DNA'm Yaz Okulu Projesi"ne ilişkin AA muhabirine, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile TÜBİTAK'ın, 6550 sayılı Araştırma Altyapılarının Desteklenmesine Dair Kanun kapsamında, Bilkent Üniversitesi Ulusal Nanoteknoloji Araştırma Merkezi'nin, sahip olduğu "Ulusal Araştırma Altyapısı" kimliği ile Türkiye için etki-değeri yüksek bilim, katma-değeri yüksek teknoloji, global seviyede inovasyon ve rekabetçi AR-GE iş gücü yaratılmasını amaçladığını belirtti.
Bu amaçla, Milli Eğitim Bakanlığının müfredatına uygun multidisipliner yaklaşımla, alanında uzman genç eğitmenler eşliğinde "Benim DNA'm Yaz Okulu Projesi"nin hayata geçirildiğini anlatan Ergül, "Programın sonrasında, katılımcıların bilim okuryazarlığı ve bilimde kadının önemi kavramları hakkında da kazanımlar elde etmesi amaçlandı." dedi.
Öğrenciler, bilimsel yarışmalara katılma şansı yakaladı
Ergül, UNAM'ın, lisansüstü eğitim çalışmalarına devam eden ekibinin öncülüğünde 60 öğrencinin, zengin içerikli yoğunlaştırılmış programla yarının bilim kadınları olarak bilimle buluşmasının hedeflendiğini belirtti.
Bilkent Üniversitesi Ulusal Nanoteknoloji Araştırma Merkezi'nde 15-22 Ağustos'ta yürütülen projenin, "TÜBİTAK 4004 Doğa Eğitimi ve Bilim Okulları Destek Programı 16. Doğa Eğitimi ve Bilim Okulları" adlı çağrı kapsamında desteklenmeye hak kazandığını belirten Ergül, şu bilgileri verdi:
"Bu proje, bilim insanı olma potansiyeli bulunan, başarılı ve fakat sosyo-ekonomik olanaksızlıkları olan, 9. ve 10. sınıf seviyesinde okuyan 60 kız öğrencinin, bilimle tanıştırılmasını, potansiyellerini fark etmelerini ve vizyonlarını geliştirirlerken iç motivasyonlarına da bulunulacak katkı ile kariyerlerinin şekillenmesinde basamak olmayı hedeflemektedir."
Öğrencilerin birçok alanda bilgi ediniminin yanı sıra uygulama örnekleriyle tecrübe de kazandığını vurgulayan Ergül, öğrencilerin bilimsel araştırma eğitimleri, gram boyama tekniği ile bakteri boyama ve mikroskop ile model organizmaları gözleme etkinliklerine dahil olduğunu, çeşitli bilim yarışmalarına katılma şansını yakaladığını kaydetti.
"Toplumun bilim insanlarına ihtiyacı olduğunu anladım"
Projede yer alan 10. sınıf öğrencisi İpek Aydoğdu, projede yer almanın geleceğini belirlemek açısından önemli bir ilham kaynağı olduğunu söyledi.
Bilimde kadın sayısının artması gerektiğini söyleyen Aydoğdu, "Bilkent UNAM'da geçirdiğim günler hem eğlenceli hem eğitici hem de öğreticiydi." dedi.
Bilimin önemini çok daha iyi anladığını dile getiren Aydoğdu, "Bilim, benim için insanlara ya da herhangi bir canlıya yararlı olabilmeyi ifade ediyor. Katıldığım projeyle bunun çok daha önem taşıdığını ve toplumun bilim insanlarına ihtiyacı olduğunu anladım." değerlendirmesinde bulundu.
Aydoğdu, gelecekte bir kadın olarak bilim insanı olabilmeyi, önemli araştırmalarda yer almayı arzu ettiğini söyledi.
Proje, gençlerin kariyerine yön veriyor
Öğrencilerden Gökçe Kaynarpınar ise projeden, ilerde yapacağı araştırmalar için ilham aldığını belirtti.
Bilimsel araştırmalarda yer alan kadınların tüm dünyada artması gerektiğine inandığını ifade eden Kaynarpınar, gelecekte de tıp alanında araştırmacı olmak istediğini belirtti.
Katılımcı öğrencilerden Şerife Su Erkmen de proje kapsamındaki bilimsel deneylerin kendilerine çok şey kattığını ifade etti. Bilim insanı olma hedefinde bu projede yer almasının güvenini arttırdığına vurgu yapan Erkmen, şunları kaydetti:
"Burada öğrendiklerim, gelecekte istediğim meslek hayatıma ilişkin motivasyonum için bana aşırı katkı verdi. Bilkent'te UNAM'ı gezdim, çok etkilendim. Ben fizik bölümünde okumak istiyordum ve burada böyle bir laboratuvar ortamını görmek, beni bir adım daha ileri taşıdı.
Kendimi gelecekte kesinlikle böyle bir yerde görebiliyorum. Kendimi Özlem Türeci gibi bir bilim kadını olarak, yeni projelere imza atan ve ismimi duyurarak araştırmalara katılan biri olarak görüyorum. Ayrıca, sadece başarılara imza atmak değil insanların fikirlerine ön ayak olmak, insanları yönlendirmek istiyorum."
Öğrencilerden 14 yaşındaki Rumeysa Nur Ayık da bu projede yer almasının kariyer planlamasına yön verdiğini belirterek, "Ben tıp düşünüyordum ama bu program sonrasında moleküler biyoloji ve genetik bölümünü düşünüyorum. Araştırmacı olmak istiyorum." dedi.
Genç arkadaşlarına seslenen Ayık, "Yılmadan, usanmadan hedeflerine yönelsin ve çalışmaya devam etsinler." diye konuştu.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.