Urfa’da İmam Hatip Ortaokulu’nda öğrencisi Merve Akpınar, Hentbol Federasyonu'nun davetlisi olarak gittiği Ankara'daki açıklamalarıyla gündem oldu. Çevresinden gördüğü baskıyı "Sen kızsın, şort giyemezsin, erkeklerin yanında oynayamazsın, oran buran görünür" sözleriyle anlatan Akpınar, "Sonra ben de 'Hayır, ben neden oynamayayım?' dedim. O zaman kendime bir söz verdim. Başta Türkiye ve 'köyümdeki kız çocuklarının kaderini değiştireceğim ve sesi olacağım' diye. Hem kendi meslek sahibi olup onu yapacağım, hem de spora devam edeceğim ki onların o ön yargılarını yıkayım. Ondan hep spora devam ettim, bırakmayı da hiç düşünmüyorum" demişti.

Baskılara rağmen sevdiği spordan vazgeçmeyen Akpınar, hentbola başlama sürecini anlattı. Akpınar, “Bu sporla Bayram Kaplan hocamızın sayesinde tanıştım. Sıkı ve zorlu bir çalışmanın ardından buraya kadar geldik. Antrenmanlara özel kıyafetim olamadığı için günlük elbiseler giyiyordum. Uzun kollu elbiseler giyiyordum. Çevrede laf söz olmaması için bacak ve kollarımızı örtüyordum” dedi.

Sözlerinin bu kadar ilgi toplayacağını düşünmediğini dile getiren Akpınar, tüm kız çocuklarının sesi olmak istediğini söyledi.

'AİLEM VE HOCALARIM DESTEK VERDİ'

Milli Takım formasıyla Avrupa’daki oyunlara katılmak istediğini anlatan Merve Akpınar, kısa sürede kendisine çok sayıda ünlü ismin ve takımların ulaştığını ifade ederek, konuşmasını şöyle sürdürdü.

"Bu kadar kamera gelip beni çekiyor. Hiç böyle olacağını düşünmedim. Birçok insan bana güzel yorumlar yaptı. Onlara teşekkür ediyorum. Bana verdikleri bu değeri iyi bir sporcu olarak göstereceğim. Ben Galatasaraylıyım, Galatasaray'dan destek gelmesi beni çok mutlu etti. Ayrıca Fenerbahçe ve Beşiktaş'a da teşekkür ediyorum. Benim hedefim hem beyin cerrahı olmak, hem de iyi bir milli hentbolcu olmak."

'YENİ BİR SPOR SALONU YAPILMASINI İSTİYORUZ'

Hentbolda solak olduğu için sağ kanatta oynadığını dile getiren Merve Akpınar, “En çok korktuğum takım Hilvan'dı. Okulun toprak sahasında oyun oynamak çok zordu. Sinekler ağzımıza giriyordu. Ayaklarımızdaki beyaz çoraplar kahverengiye dönüyordu. Toprakla aynı renk oluyordu. Kızgın güneşe rağmen bu başarıyı yakaladık. Bize yeni bir spor salonunun yapılmasını istiyoruz" diye konuştu.

ANNE: BİZ ONUN ARKASINDA DURDUK VE ONA GÜVENDİK

Anne Emine Akpınar ise, "Kızım hem evde, hem de okulda başarılı bir öğrencidir. Bu sporda bu kadar başarılı olacağımızı bilmiyorduk. İlk başta çevredekiler bu spora karşı çıktılar. Biz onun arkasında durduk ve O'na güvendik. Ben kızımın daha da başarılı olmasını istiyorum. Kızımın hedefi iyi bir doktor ve iyi bir sporcu olmak. Kendisini destekliyoruz. İnşallah başarılı olur" dedi.

BABA: KİMSENİN SÖZÜNE BAKMADIK

Baba Ali Akpınar da şöyle konuştu: "Ben sadece bunun bir oyun olduğunu, kızımın ise bu oyunla zaman geçirdiğini sanıyordum. Bu oyunun adını ve nasıl oynandığını bilmiyorduk. Toprak sahada oynuyorlardı. Merve’ye her konuda güvenim tamdır. Diğer çocuklarıma da güveniyorum. 7 çocuğum var, hepsini okutuyorum. Biz her zaman Merve'nin arkasında durduk. Kimsenin de sözüne bakmadık, bakmayız. Bence Merve sadece kendisi için değil, tüm kız çocuklarının kaderini değiştirecek bir açıklama yaptı. Herkes kız çocuklarını okutsun ve desteklesin. Ben çiftçiyim, şimdiye kadar hentbol maçını izlememiştim. Kızım Merve bu oyunu oynadığında bu oyunun elle oynandığını, ayakla oynanmadığını öğrendim. Herkes kendi kızlarına güvensin. Erkekler top oynuyor da kızlar niye oynamasın?"