Türk Tabipleri Birliği Başkanı Adıyaman: Yoğun bakımlar dolu, doktorlar hasta seçmek zorunda kalıyor
T24'ten Gözde Yel'e konuşan TTB Başkanı Adıyaman, önemli açıklamalarda bulundu.
T24'ten Gözde Yel'e konuşan TTB Başkanı Adıyaman, Türkiye'deki yoğun bakımların yüzde 41'inin özel sektörün elinde olduğunu ve SGK'nın yoğun bakım ücretlerinin ödememeye başlamasının ardından hastanelere Kovid-19 hastalarının yatış yapamadığını söyledi.
Adıyaman, "Sağlık Bakanı yoğun bakım doluluk oranının yüzde 65.5 olduğunu söyledi. Bu hesapla özel hastaneleri yok sayarsak, bütün yoğun bakım yatakları dolu diyebiliriz. Ankara gibi büyük bir şehirde dahi yoğun bakım yatağında olması gereken hastaların sedyede entübe olarak yattığına dair bilgiler geldi" diye konuştu.
Sağlık Bakanlığı'nın açıkladığı günlük yeni vaka ve ölüm verileriyle, kendilerine sahadan gelen bilgilerin örtüşmediğini söyleyen Adıyaman, bakanlığın seroprevalans çalışmasında elde edilen sonuçların hesaplanan aktif hasta sayısı ile karşılaştırıldığında, Türkiye genelinde bu sayının 200 binin üzerinde olduğunu ifade etti.
'Açıklanan sayıyı en az 10’la çarpabiliriz'
Adıyaman, "Rahatlıkla açıklanan sayıyı en az 10'la çarpabiliriz. Bakanlığın araştırması bile paylaşılan günlük rakamların gerçeği yansıtmadığını ortaya koyuyor" dedi.
Toplumsal hareketliliği yavaşlatacak tedbirlerin alınması gerektiğini ve sıkı bir denetlenme yapılması gerektiğini vurgulayan Adıyaman, "Salgın kendi haline bırakılmış durumda. Sağlık Bakanı tweet atıp salgınla mücadeleyi bireylerin eline bıraktı. Biliyoruz ki hükümetçe belirlenen salgın stratejisi başarılı olamadı. Salgınla mücadelede temel sorumluluk kamunundur. Kamu hiçbir tedbir almadan sorumluluğu bireylere bırakırsa 'salgınla mücadele' kalmaz ve şu anda içinde bulunduğumuz durum ortaya çıkar" görüşünü dile getirdi.
Adıyaman, "Türkiye toplam hasta sayısında İtalya'yı geçti. Diyarbakır'da bazı hastanelerde doktorlar yoğun bakıma kimi yatıracaklarına karar vermek zorunda kalıyor, tercih yapmak zorunda kalıyorlar. Şeffaf olunması gerektiğini ve kamuoyuna doğru bir şekilde açıklanması gerektiğini düşünüyoruz. Düğünlerin yasaklandığı şehirler haricinde virüs yok mu? Koronavirüs'ün en çok düğün, taziye, toplu namaz gibi etkinliklerde bulaştığı net. Düğünleri serbest bırakmamaları gerekiyordu, toplumsal hareketlilik tamamen açıldı, yavaşlatılması gerekiyordu" diye konuştu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.