Türkiye Uluslararası Para Fonu raporu: Türkiye ekonomisinde pozitif büyüme bekleniyor
Uluslararası Para Fonu (IMF) İcra Kurulu, 4.madde konsültasyon çalışmaları sonucu Türkiye’ye ilişkin olarak 2019 yılı için hazırladığı raporu kamuoyuyla paylaştı.
Kurum, Türkiye ekonomisinde pozitif büyüme beklediğini açıkladı.
Raporun hazırlık aşamasına, Cumhuriyet Halk Partisi ve İYİ Parti’den muhalefet temsilcileriyle yapılan görüşmeler damgasını vurmuş, IMF getirilen eleştirilere yanıt olarak toplantıların gizli olmadığını, tüm istişarelerin mutat uygulamalar çerçevesinde gerçekleştiğini kaydetmişti.
“Ekonomik büyüme yeniden başladı”
“Küresel finansal krizin ardından Türkiye’de büyüme giderek dış kredi ve talep teşvikine bağlı hale geldi ve sonuç olarak Türkiye ekonomisi yüksek enflasyon ve büyük cari işlemler açığıyla birlikte potansiyelin üstünde işlemeye başladı. Bu dengesizlikler ekonomiyi piyasa duyarlılığına açık hale getirdi ve bu da neticede 2018 yılı sonlarında bir resesyonun da eşlik ettiği şekilde TL’de önemli bir değer kaybını tetikledi” şeklindeki bir girizgahla başlayan Rapor, Türkiye’de ekonomik büyümenin yeniden başladığına, genişlemeci maliye politikası, kamu bankaları tarafından hızlı kredi sağlanması ve daha uygun dış finansman koşullarıyla desteklendiğine de dikkat çekti.
IMF, “piyasa baskıları hafiflerken Türk Lirası da toparlandı. İthalatta azalma ve güçlü bir turizm sezonu, cari işlemler dengesine önemli katkıda bulundu” şeklindeki iyimser tespitini de paylaştı.
Gelecek yıl ekonomik büyüme öngörüsü
IMF, Türkiye'nin bu yıl yüzde 0,2, gelecek yıl ise yüzde 3 oranında büyüyeceğine ilişkin tahminini korudu. IMF tahminlerine göre, 2019 yılında enflasyon yıllık bazda 13.5; 2020 yılında ise yüzde 12 düzeyinde olacak. İşsizliğin ise bu yıl yüzde 13,8 olacağını, önümüzdeki yıl bu oranın yüzde 13,7’ye ineceğini öngördü.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ise, Türkiye'de işsizlik oranının Eylül 2019’da geçen yılın aynı ayına göre 2,4 puan artışla yüzde 13,8 olduğunu, bu dönemde işsiz sayısının 817 bin kişi artarak 4 milyon 566 bin olarak kayıtlara geçtiğini geçtiğimiz günlerde açıklamıştı. Öte yandan, 2020 yılındaki işsizlik maaşı da Cuma günü belli oldu. Buna göre brüt asgari ücret üzerinden hesaplanan işsizlik maaşı 2020’de en düşük 1177 lira, en yüksek 2 bin 354 lira olarak uygulanacak.
IMF raporuna göre, güçlü baz etkisi, TL’nin görece istikrarı ve negatif üretim açığı, enflasyondaki düşüşe katkıda bulundu.
Öte yandan, mali disiplinin giderek zayıfladığına dikkat çeken IMF, merkezi hükümetin faiz dışı fazlasının geçtiğimiz sene on yıldan beri ilk kez açık verdiğini kaydetti. Raporda ayrıca özel bankaların kredi kısıtlamasına giderken devlet bankalarının hızlı bir kredi büyümesini desteklediği de belirtildi. Ancak rezervlerin seviyesinin düşük olduğu ve dış finansman ihtiyacının yüksekliği de raporun öne çıkan tespitleri arasında.
Rapor’un “İcra Kurulu Değerlendirmesi” isimli kısmında, genişlemeci mali politika, devlet bankaları tarafından verilen hızlı krediler ve daha olumlu dış finansman koşullarıyla birlikte ekonomide büyümenin yeniden başladığı kaydediliyor; ancak süregiden durumun kırılganlığına dikkat çekerek, yüksek dış finansman gereksinimleri ve banka ve şirket bilançolarındaki zorlukların bu kırılganlığı beslediği öne sürülüyor.
Reform paketi şart
IMF’nin bu kırılganlık karşısındaki reçetesi ise, orta vadede güçlü ve esnek büyümeyi güvence altına alacak şekilde kapsamlı bir reform paketi hazırlanması. IMF ayrıca 2020 yılı için Türkiye’ye tarafsız bir mali duruş benimsemesi tavsiyesinde de bulundu.
Rapor, "Özellikle, ürün pazarı verimliliğini, işgücü piyasası esnekliğini, beşeri sermayenin kalitesini ve kadınların işgücüne katılımını geliştirmeye yönelik adımlar, kaynakların üretken sektörlere yeniden tahsis edilmesini kolaylaştıracaktır. Yönetişim reformları, yatırım ortamının ve ekonomik verimliliğin artırılmasına da yardımcı olacaktır. Direktörler Türkiye'ye çok fazla sayıda mülteciyi ağırlaması dolayısıyla övgüde bulundular" şeklindeki tespitlerle sonlandırıldı.
4.madde konsültasyonu nedir?
Türkiye’nin de üyesi olduğu IMF’nin kuruluş anlaşması uyarınca, sanayileşmiş ülkeler de dahil olmak üzere her üye ülke, “4.madde konsültasyon çalışması” çerçevesinde düzenli olarak denetleniyor.
Fon uzmanları, üye ülkeleri her yıl ziyaret ederek, ilgili taraflardan ekonomik ve finansal gelişmeler hakkında bilgi alıyorlar ve üye ülkelerin ekonomik gelişmelerine dair genellikle yılda bir kez ayrıntılı bir gözden geçirme çalışmasında bulunuyor. IMF heyetinin görüştüğü paydaşlar arasında hükümet yetkililerinin yanı sıra özel sektör temsilcileri, siyasi partiler, akademi ve sivil toplum kuruluşları da yer alıyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.