İstanbul'da yaşayan Uygur Türklerinin, Çin yönetimi tarafından kamplarda zorla tutulan aileleriyle görüşmek ve durumlarını öğrenmek için Çin'in İstanbul Başkonsolosluğu önündeki bekleyişleri devam ediyor.

Aralarında akademisyen, iş insanı ve memurların da bulunduğu aile üyelerine yıllardır ulaşamayan bir grup Uygur Türkü, Sarıyer'deki Çin'in İstanbul Başkonsolosluğu'nda haber alamadıkları aile mensuplarının fotoğrafları ile "Kardeşimiz ne durumda?", "Kardeşimizi serbest bırak?" şeklinde dört ayrı dilde yazılı pankart ve döviz açtı.

Konsoloslukta herhangi bir yetkiliyle görüşemeyen Uygur Türklerinin isteklerini anlatmak ve dilekçelerini sunmak için 13 gündür bekleyişi sürüyor.

Uygur Türklerine destek amacıyla konsolosluğa gelen Saadet Partisi İstanbul İl Başkanı Ömer Faruk Yazıcı, burada yaptığı konuşmada, "Bugün bir insanın değil koca bir milletin hafızası elinden alınmak, silinmek isteniyor. Çin'in bu insanlık dışı uygulaması pervasızca devam ederken daha da üzücü olan ise dünyanın bu zulümler karşısında sessiz kalmasıdır. Ama bundan daha üzücü bir husus daha var ki o da İslam Dünyasının bu zulümlere sessiz kalmasıdır." dedi.

Yazıcı, önerilerinin İslam İşbirliği Teşkilatı Örgütü'nün harekete geçirilmesi ve D8'in aktif hale getirilmesi olduğunu sözlerine ekledi.