ABD Başkanı Donald Trump'ın, birkaç yıl önce ülkesinin askerlerini Suriye’den çekme kararına en sert tepki gösterenlerin başında yer alan eski üst düzey diplomat Brett McGurk, Joe Biden döneminde yeniden göreve getiriliyor. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun 2017 yılında "PKK ve YPG'ye net bir şekilde destek vermektedir. Bu kişinin değişmesinde de fayda vardır" dediği McGurk’ün yeni dönemde ABD’nin Ortadoğu ve Kuzey Afrika koordinatörlüğünü yürütecek olması Türk-Amerikan ilişkileri açısından yeni bir sınava dönüşebilir. 

‘McGurk ile tanışın, tam bir Türkiye muhalifi’

Zira, Türkiye’nin “terör örgütü” olarak gördüğü PKK ile bağlantılı DSG’ye açık desteğiyle bilinen McGurk’ün atamasını The National muhabiri Joyce Karam, şöyle aktarıyor: 

"Brett McGurk ile tanışın; Biden'ın Ortadoğu koordinatörü; tam bir Türkiye muhalifi...Washington'da Bush, Obama, Trump’ın ardından yakında Biden yönetiminde görev yapacak çok az kişiden biri"

‘Bush’tan Trump’a kadar pek çok başkanla çalışmış ‘buldozer’

47 yaşında olan ve kendisiyle çalışanların “buldozer” benzetmesi yapılan McGurk, George W Bush’tan, Barack Obama’ya ve Donald Trump’a kadar pek çok başkanla çalışmış bir isim. Hem Türk kamuoyunda hem de dünyada sık sık Suriye'nin kuzeyine yaptığı ziyaretlerle göndeme gelen diplomat, 2018’in son ayında Trump'ın Suriye'nin kuzeyinden asker çekme kararına tepki olarak istifa etmiş, kararına gerekçe olarak 'Bu kararın IŞİD’i yeniden dirilteceğini’ göstermişti. 

‘Türkiye-ABD ilişkileri açısından rahatsız edici bir faktör’ 

TheNationalNews’te yer alan haberde görüşlerini aktaran Ortadoğu ve Kuzey Afrika uzmanı Randa Slim, McGurk'ün Ankara için 'sinir bozucu' biri olduğunu söylüyor ve "Tayin edilmesi Ankara'da zaten karmaşık ve giderek daha da ihtilaflı bir hal alan ABD-Türkiye ilişkilerine rahatsız edici bir faktör daha olarak görülüyor" değerlendirmesi yapıyor. 

TRT World: ‘Dostlara tehdit, teröristlerin gönlünü alma politikası mı?’

McGurk’ün yeniden Ortadoğu’ya döneceğine dair bilgiler henüz kesinleşmeden TRT World’de yayımlanan ‘Biden'ın McGurk’ü yeniden geri getirmesi terörle mücadele için daha fazla terör demek’ başlıklı bir makalede de, "Brett McGurk’ü atanması, ABD’nin dostları tehdit etme ve teröristlerin gönlünü alma politikasının Biden yönetiminde geri döneceği anlamına mı geliyor" denildi. 

Al Monitor: ‘Türkiye, McGurk’ü YPG’nin silahlandırılmasının yüzü olarak görüyor’

Al Monitor isimli haber sitesinde ise McGurk’ün atandığı haberleri kesinleşmeden önce kaleme alınan bir haberde "Beklenen atanması muhtemelen Türkiye'ye büyük bir mesaj verecektir ve Biden yönetiminin NATO müttefikiyle (Türkiye) ilişkileri yenileme çabalarını daha karmaşık hale getirecektir" denilmişti. 

Yazıda “McGurk, Türkiye'nin bazı yetkililer tarafından ABD'nin IŞİD'e karşı YPG’yi silahlandırılmasının yüzü olarak görülüyor” ifadelerine de yer verilmişti. 

Türk yetkililer: Sürpriz değil

Middle East Eye isimli haber sitesinde de 'Biden, sağlam Türkiye muhalifi Brett McGurk'ü Milli Güvenlik Konseyi'ne atadı' başlığıyla bir haberi yayımladı.

Haberde, Türk yetkililer McGurk'ün adaylığının medyada açıklanmasının ardından, Biden'ın Obama yönetiminde 'berbat' geçmişe sahip olan yetkilileri toplamış olmasından ötürü böylesi bir gelişmenin sürpriz olmadığını belirttikleri aktarıldı. 

‘YPG için Suriye’de fazla alan yok ama Irak’tan Libya’ya farklı alanlarındaki tutumuna dikkat edilmeli’

Haberde, ismine yer verilmeyen bir Türk yetkilinin “McGurk, ABD-Türkiye ilişkilerine zarar verdi. Artık Suriye'nin kuzeyinde YPG'yi desteklemek için fazla alanı yok. Ancak Libya'dan Irak'a kadar bölgedeki diğer meselelere karşı tavrı göz önünde bulundurulmalı" dediği de yazıldı. 

McGurk, ‘Türkiye, Suriye konusunda güvenilir partner değil’ demişti

McGurk daha önce Washington Post için kaleme aldığı yazıda, "Türkiye, Suriye konusunda güvenilir partner değil" demiş ve Ankara’nın desteklediği muhalif grupların ABD için “DSG’ye alternatif olamayacağını" söylemişti. 

Ancak Türkiye, YPG'yi, PKK’nın Suriye’deki uzantısı olarak görüyor ve bu yapıyla ilişkili DSG gibi örgütlerin de 'terör örgütü' olarak kabul edilmesini istiyor. Buna karşın başta ABD olmak üzere Batılı güçler, Ankara’nın bu görüşünü kabul etmiyor.