Yüksek Seçim Kurulu (YSK), İstanbul ile ilgili kritik kararı verdi. YSK, İstanbul’da seçimlerin yeniden yapılmasına hükmetti. İstanbul 23 Haziran’da sandık başında olacak.

YSK’nın kararı Hükümete yakın Yeni Akit gazetesi yazarlarını birbirine düşürdü.

Yerel seçimde 3 farklı oy kullanılması, ancak YSK'nın atadığı sandık kurulu üyeleri öne sürülerek sadece bir oyun iptal edilmesi üzerinden eleştiriler yönelmişti.  

Bu konuda Akit yazarı Ali Karahasanoğlu, YSK’nın talebe göre karar verdiğini savunurken, Akit yazarı Abdurrahman Dilipak “'Kamu yararı’ diye bir şey var!” diyerek karşı çıktı.

“ÖNCE, ‘TALEP VAR MI’ ONA BAKIYORUM’ DİYOR”

Akit yazarı Ali Karahasanoğlu, “Hokus pokus: Bir zarfta iki oy geçerli, bir oy geçersiz!” başlıklı yazısında, “YSK kararını bir türlü anlayamıyorlar.. Bilgiç bilgiç soruyorlar.. Daha doğrusu.. Sormuyorlar.. Alay ediyorlar: ‘Bir zarfta üç oy var, biri iptal oluyor.. Diğerleri iptal olmuyor.. Niye ki?’ diyorlar.. Hani sıradan vatandaşlar bunu söylese.. Hoşgörü ile karşılarım. Ama.. Cumhuriyet ile yaşıt bir partinin genel başkanı söylüyorsa…” ifadelerini kullandı.

“YSK’nın kararını anlamak için.. Hukuk bilgisine ihtiyaç yok..” diyen Karahasanoğlu şöyle devam etti:

“YSK kararında, sandık kurulu başkanları ve üyelerinin, kanuna aykırı olarak belirlenmiş olmasını, tek başına iptal sebebi yapmadı.. Gerekçeli kararda daha uzun izah edecektir ama.. Kısa kararda da bunu hatırlattı.. Sandık kurulu başkanı belirlenirken, kanuna aykırı davranılmış ama.. ‘Tek başına bu gerekçe ile sandık sonuçlarını tümü ile iptal etmiyorum’ diyor.. ‘Önce, ‘Talep var mı’ ona bakıyorum’ diyor.. ‘AK Parti’nin Büyükşehir ve Büyükçekmece’de, MHP’nin de Maltepe’de talepleri var’ diyor.. Sonrasında da.. Başkanları kanunsuz olarak belirlenen sandıklardaki kullanılan oyların, hangi seçimin sonucunu değiştirdiğine bakıyorum diyor..”

“KAMU YARARI’ DİYE BİR ŞEY VAR!”

Akit yazarı Abdurrahman Dilipak ise yazısında “talep var” anlayışına tepki gösterdi. YSK’nın kararını eleştiren Dilipak, “Sahi aynı seçmen, aynı sandık kurulu, aynı il - ilçe seçim kurulu, aynı zarfta 3 oy kullanıyorsunuz, o oyların sonuçlarından biri iptal, diğerleri devam! Bunun bir açıklaması olmalı. YSK diyebilir ki, ‘Biz bize yapılan başvuru üzerinden inceleme yaptık.’ Ama kararların ‘efradına cami, ağyarına mani’ olması gerek. ‘Kamu yararı’ diye bir şey var!” ifadelerini kullandı.

“O İŞİN HESABI SORULMAYACAK MI?”

“Sahi bu karar emsal teşkil edecek olursa, geriye dönük, eski seçimler için de ‘olağanüstü itiraz’la bütün seçimleri tartışmalı hale getirmek mümkün” diyen Dilipak şu soruyu yöneltti: “Bu arada o ‘oy kaydırmalar’, ‘ölülere oy kullandırıldı’ iddiası ne oldu?. O işin hesabı sorulmayacak mı?”

“TÜRKİYE İTTİFAKI’NA DÖNECEK DİYE BEKLERKEN HER ŞEY BİRBİRİNE KARIŞTI”

Dilipak “AK Partiden ayrılanların partileşme süreçleri de hız kazandı bu arada. Yabancı gazeteler, Radyo-TV, internet medyası siperlere yerleşiyor” diyerek şunalra dikakt çekti:

“İmamoğlu; sanatçı, STK, iş adamlarını, şairleri ‘cephe’ye çağırıyor.

‘Cumhur ittifakı’ ‘Türkiye İttifakı’na dönecek diye beklerken her şey birbirine karıştı. Apo konuştu işler daha da karıştı. PKK-HDP-PYD Apo’dan uzaklaşıyor sanki. HDP, CHP’den uzaklaşırsa bunun sandığa yansıması ne olur? DSP, SP bu yarışta nerede durur. HDP tabanı CHP’den vazgeçer mi? MHP tabanı AK Partiye oy verir mi? Cevabını arayan o kadar çok soru var ki. CHP’liler yaz tatilini kesip oy kullanmak için İstanbul’a gelir mi?”

“BİZİ KISIR SİYASİ TARTIŞMALARA MAHKÛM EDENLERİN ALLAH CEZASINI VERSİN”

Dilipak yazısının sonunda ise şu tepkiyi gösterdi: “Ramazanda, bizi bugünkü polemiklere sürükleyen hile ve suiistimalleri yapan, milletin iradesine hile karıştıranların, bizi kısır siyasi tartışmalara mahkûm edenlerin Allah cezasını versin.”