Yüz tanıma teknolojisinin kullanımı giderek artıyor

Yüz tanıma teknolojisinin kullanımı giderek artıyor

Yüz tanıma teknolojisinin kullanımı dünya çapında giderek artarken, özellikle koronavirüs sonrası bu sistemler daha da yaygın hale geldi.

Yüz tanıma teknolojisi, şehirlerin sokaklarından havalimanlarına, stadyumlardan kamu binalarına kadar hemen hemen hayatın her alanında kullanılmaya başlandı.

Her ne kadar birçok kullanıcı yüz tanıma sistemini akıllı telefonların kilidini açmak için kullansa da dünya genelinde devletler, bu teknolojiyi daha çok güvenlik amaçlı kullanıyor.

TEKNOLOJİ GİDEREK YAYGINLAŞIYOR

Son 10 yılda, yüz tanıma teknolojisinin gözetimde kullanımı dünya çapında giderek daha yaygın hâle geldi.

İnsan yüzlerinin resimlerini tanımlamak için analiz eden bilgisayar programları, suçluları tespit etmek için kullanılıyor.

 

SurfShark tarafından 194 ülkede yapılan araştırmaya göre, 98 ülke yüz tanıma sistemlerini kullanıyor. 12 ülke gerekli onayları verdi, ancak şimdilik aktif hâle getirmedi.

Üç ülke ise sistemin kullanımını yasakladı. 13 ülke şimdilik bu teknolojik kapasiteye ulaşamadı. 68 ülkede ise sistemin kullanıldığına dair bir delil bulunamadı.

GİZLİLİK SORUNLARI VAR

Günümüzde yüz tanıma teknolojisinin suçluya ulaşma amacıyla kullanıldığı veya onayladığı 109 ülke bulunuyor.

 

Ancak bu teknolojinin dünyaya yayılması, bazı gizlilik endişelerini de beraberinde getiriyor.

Yüz tanıma teknolojisinin kamusal kullanımı bugüne kadar sadece bir ülke tarafından yasa dışı ilan edilmiş olsa da (Belçika 2019'da bir havaalanında yüz tanıma teknolojisini kullanan bir federal yasaya aykırı buldu) birçok ulusal hükümet, vatandaşlarını kitlesel olarak bu sistem sayesinde takip ediyor.

AVRUPA YÜZ TANIMA TEKNOLOJİSİNE KARŞI

Yüz tanıma teknolojisi, Avrupa'daki 32 ülkede kullanım için onaylandı. Ancak, bu teknolojinin kullanımını halk tepkiyle karşılıyor.

Fransa ve İsveç yakın zamanda, okullarda yüz tanıma kullanımını yasakladı. Avrupalıların yüzde 80'i yüz verilerini yetkililerle paylaşmaya hevesli değil.

 

Bu olumsuz düşüncelere rağmen teknoloji, bugüne kadar hala 26 Avrupa ülkesinde kullanılıyor.

Türkiye ise askeri amaçlarla sınır güvenliği için yapay zekâ ile yüz tanıma sistemleri üzerinde çalışıyor ve sistemi kullanıyor.

Rusya, karantina altındaki potansiyel koronavirüs taşıyıcılarının ihlallerini kontrol etmek için bu teknolojiye başvuruyor.

Yalnızca Moskova'da 100 binden fazla yüz tanıma özelliğinin etkin olduğu biliniyor. Afrika ülkelerinin ise sadece yüzde 20'si bu teknolojiye sahip.

SAN FRANCISCO YASAKLAMIŞTI

Geçtiğimiz aylarda ABD'nin San Francisco kenti yönetimi, polisin ve belediyeye bağlı diğer kurumların vatandaşları yüz tanıma teknolojisiyle teşhis etmesini yasaklamıştı. Söz konusu yasağın ardından Avrupa Komisyonu da AB ülkelerindeki yüz tanıma teknolojisinin kullanımını kısıtlamak için çalışmalara başlamıştı.

Yüz tanıma teknolojisi üzerine art arda gelen kısıtlamalar üzerine bu teknolojinin neden bu kadar yaygın bir şekilde kullanıldığı konusundaki tartışmalar, son haftalarda yoğunlaşarak devam ediyor.

YÜZ TANIMA SİSTEMİ NASIL ÇALIŞIR

Makine öğrenmesi temelli çalışan yüz tanıma teknolojisi, var olan verilerden beslenerek öğreniyor.

Örneğin, yapay zekayı içerisinde kedi bulunan binlerce fotoğraf sunuluyor ve yapay zekâ bu fotoğraflarda kedinin nasıl bir şey olduğunu, şeklini duruşunu ve davranışlarını öğreniyor.

Yapay zeka, aynı yöntemi insan yüzü tanımada da kullanıyor. Önce insan yüzünü tanımayı öğrenen yapay zeka sistemleri, yüzdeki iki göz arasındaki mesafeyi; burun, kaş, ve ağız arasındaki mesafeleri hesaplıyor ve kişileri tanımaya çalışıyor.

Yüz tanıma teknolojisinin son yıllarda getirdiği gizlilik endişeleri, önümüzdeki süreçte de devam edecek gibi görünüyor.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler