Koronavirüs (COVID-19) salgınının tüm sektörlerde olduğu gibi gayrimenkul sektöründe de önemli değişikliklerin yapılmasına neden oldu. DAP Yapı da Çekmeköy'deki bin 400 konutluk projesini tamamen değiştirerek Bin konutluk ‘Sağlıklı Ev' konsepti geliştirdi.

Koronavirüs sürecinde hem sağlık hem de ekonomik anlamda çok başarılı politikalara imza atıldığına dikkat çeken Dap Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Ziya Yılmaz, “Bir Türk vatandaşı olarak şu bana büyük bir gurur veriyor; Dünya ülkeleri bu dönemde hem ekonomik hem de sağlık anlamında ciddi çaresizliklerle boğuşurken Türkiye bu anlamda dostun ve düşmanın gıptayla baktığı bir ülke oldu. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde faizlerde düşüşün sürdüğü, çarkların dönmeye devam ettiği, enflasyonun düşerken, ciddi büyüme rakamlarına imza atıldığı bir dönem yaşadık. Özellikle kamu bankaları iş dünyasına çok pozitif bir yaklaşım sergiledi. Emlak Konut GYO ve kamu bankalarının açıkladığı son kredi ve destek paketleri ekonomik anlamda ciddi bir hareketlilik oluşturdu. Bu sürecin sayın Bakanımız Berat Albayrak’ın koordinasyonunda çok iyi yönetildiğini düşünüyorum. Türkiye olarak yılın ikinci yarısında da bunun faydalarını göreceğiz.” diye konuştu.

BALKONLU, TERASLI VE BAHÇELİ EVLERE TALEP PATLADI

Koronavirüs salgınının, tüm sektörlerde olduğu gibi gayrimenkul sektöründe de tüketici beklentilerine değiştirdiğine dikkat çeken Ziya Yılmaz, “Bana göre yüksek katlı bina dönemi kapandı. Türkiye genelindeki son verilere göre bu süreçle birlikte balkonlu, teraslı ve bahçeli evlere yüzde 228 civarında talep artışı yaşandı. Bu sadece ülkemizde geçerli olan bir durum değil, tüm dünyada da benzer etkileri görüyoruz. Biz bu arazide daha önceden bin 400 konutluk proje hazırlamıştık. Ancak talebin geniş ve balkonlu evlere olması üzerine projeyi yeniden yaptık. Bin 400 konut yerine Bin konut yapıyoruz. Geniş ve balkonluk evler inşa ediyoruz. Burada bir numaralı önceliklerden biri de doğayla olan iletişimin güçlendirilmesi geliyor. Üstelik bu sadece belli bir kesime hitap eden bir trend değil. Toplumun tüm kesimlerinde etkisini gösteriyor.” İfadelerini kullandı.

"BEN KENDİMİN OTURMAYACAĞI EV YAPMAM"

Ziya Yılmaz konuşmasını şöyle sürdürdü: "Biz projeyi hazırlarken 'Sağlıklı ev nasıol olmalı' konsepti üzerinde çalıştık. Kendimin oturmak istemediği istemediği projeyi yapmam. O nun için bu projeye çok özendik. Böyle bir arazi başka yerde yok. Orman içinde yanında dere akıyor. Burada 5 katlı yatay mimari olacak. Bundan sonra yatay mimariye ağırlık vereceğiz. Bu proje için 58 bin kişiyle temas ettik. Çok kısa sürede satışın tamamlanmasını bekliyoruz. Daha satışlar başlamadan hergün 200 kişi görüşmeye geliyor. 18 ayda projeyi bitirmeyi hedefliyorum. Biz de iş başlar ve biter".

ÖZEL BİR SAĞLIK KURULU OLUŞTURDU

Bu noktada yeni başladıkları Çekmeköy projesinin geldiği son nokta hakkında da bilgileri paylaşan Ziya Yılmaz, “Satış ofisimizde çok ciddi bir yoğunluk yaşanıyor. Gösterilen bu talep açıkçası beklediğimiz bir talepti. Çünkü salgınla birlikte doğaya dönüş ve orman içinde yaşam isteğimiz arttı. İnsanlar, az katlı bahçeli, bahçesi yoksa teraslı, terası da yoksa geniş balkonlu evlerin eksikliğini çok net hissetti. Bu noktada da karşımıza çalışmasına koronavirüs öncesinde başladığımız ‘Sağlıklı Ev Kriterleri’ çıktı. DAP Yapı bünyesinde, tamamen sağlıkçılardan ve iyi yaşam uzmanlarından oluşan özel bir Sağlık Kurulu oluşturduk. Ormanköy projesi herkesin içinde yaşamak isteyeceği sıradışı bir proje olacak” ifadelerini kullandı