Bakan Tekin 20 bin öğretmen atamasına yönelik detayları açıkladı

Bakan Tekin 20 bin öğretmen atamasına yönelik detayları açıkladı

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, katıldığı canlı yayında 20 bin öğretmen atmasına yönelik detayları açıkladı.

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, katıldığı TV kanalında eğitim gündemine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Gün içerisinde Gebze'de bir mezuniyet töreninde yaşananları değerlendiren Bakan Tekin, 20 bin sözleşmeli öğretmen atamalarındaki detayları da açıkladı.

Bakan Tekin'in konuşmasında öne çıkanlar şöyle:

MEZUNİYET TÖRENİNDE YAŞANANLARI DEĞERLENDİRDİ

Bizi eleştirin tamam da öğretmen arkadaşlarımızın ne günahı var. 180 iş günü boyunca bu insanlar fedakâr bir biçimde sizin, bizim veliler olarak evde ilgilenemediğimiz çocuklarla ilgileniyorlar. Basit bir olay yüzünden... Bütün öğretmen arkadaşlarımızın hukukunu korumak adına biraz daha hassas davranalım. Biz çözmediysek bizi eleştirsinler ama o arkadaşlarımızın emeklerinin heba oldu. Şimdi okul müdürümüz gayet mantıklı başlangıç yapmış. Velilere 'mezuniyet programı yapıyoruz, öğrencilerle beraber kimler katılacak?' diye sormuş. Katılım listesi almış. Listede olmayan kişilere 'yer kalırsa sizi alırız' diye başlayan tartışma başka boyuta evriliyor. Ekranlara, sosyal medyaya düşen olumsuz görüntüler çıkıyor. Öğretmen arkadaşlarım adına üzüldüm. Zaten olay da kısa zamanda çözülmüştür.

"ÖĞRETMENLERİ ZAN ALTINDA BIRAKMAYIN"

Öğretmenimizin süreç içinde çalışmalar gündem olmuyor. 76 bin okulun içinden bir tanesinde olan olay bütün kitleyi zan altında bırakacak hale getiriliyor. Ben kamuoyunda olumlu şeylerin paylaşılmasını, olumsuz şeyleri bizimle paylaşmalarını istiyorum. Orada ilçe ve il müdürümüz anında müdahale etmiş, problem çözülmüş zaten. Okul müdürümüz başlangıçta kontrolü kaybediyor. Biz de zaten gerekli incelemeleri yaptırıyoruz. İhmal varsa gereken kişiler cezalandırılır. İhmal yoksa bir sürü insan zan altında kalıyor.

MÜFREDAT TARTIŞMALARINI DEĞERLENDİRDİ

Türkiye öyle bir hale geldi ki artık her alanda kendine ait bir sistematik, çağın kriterlerine uygun parametrelere sahip ülke haline dönüştü. Biz yola çıkarken, kendimize ait, tıpkı diğer gelişmiş ülkelerde olduğu gibi çağdaş gelişmeleri, uluslararası verileri ele alarak, kendimizin değerlerini de ele alarak uluslararası bir model üretiriz. Yaptığımız şey zaten bizim Türkiye'deki eğitim öğretimle ilgili olarak uluslararası raporlarda bize eleştirileri kaldırarak inşa süreciydi. OECD gibi raporlarda bize yönelik eleştirilerin odağında; eğitim öğretimin beceriye odaklı olmadığı için eleştiriliyorduk. Müfredatımızı revize etmemiz gerekir.

ÖĞRETMEN ATAMALARINA YÖNELİK AYRINTILAR

Sözlü ile ilgili mekanizma tamamlanınca, bittikten sonra 657 ile ilgili mekanizmalar var. Güvenlik soruşturmaları takvimi var. Bittiği an itibariyle atamalarını yapıp, ailemize katmış olacağız. 20 bin kişiyle ilgili ilgili birimlerden cevaplarımızı almış olacağız. Yeni öğretim yılına yetiştirmeyi arzu ediyoruz. Yetiştiremezsek yetiştirdiğimiz yerden devam edeceğiz.

ENGELLİ ÖĞRETMENLER NASIL ATANACAK?

Malum engelli arkadaşlarımızın atanmasıyla ilgili süreci Aile ve Sosyal Bakanlığı yürütüyor. Onlar kendilerine verilen kadro sayısını bakanlıklar arasında bölüştürüyorlar. Bize de tahsiste bulunacaklar. O süreç tamamlanınca engelli arkadaşlarımızla ilgili atama sürecini duyururuz. Oradan sayı bekliyoruz.

"MÜLAKATI ZORUNLULUK OLARAK GÖRÜYORUM"

Bu tartışmaları sizin kanalınızda başka bir arkadaşımızla yaptığımız programda gündeme getirmiştim. Şunu arzu ediyorum. Meslekler arasında, mesleğin gerektirdiği niteliklerin ölçülmesi açısından. Öğretmenliği en kutsal meslek olarak görüyorum. Dolayısıyla şunu istiyorum; 86 milyon vatandaşımızın çocuklarını bize emanet ederken güvenle emanet edeceği öğretmen kitlesi olsun istiyorum. En iyileri olsun istiyorum. Veli çocuğunu kaydettiriyor, okulda öğretmen seçiyor. Kendisi seçme hakkına sahip iken ben öğretmenimi seçmek istiyorum dediğimde, bu mesleğin diğer meslekler karşısında farklı pozisyonu olduğunu düşünüyorum. Ölçme ve değerlendirme süreci oluşturmamız gerekiyor. Adalet ve güvenle ilgili insanlarda soru işaretinin kalmaması gerekiyor. Sözlü sınavı, mülakatı bir zorunluluk olarak görüyorum.

"GÖRÜNTÜ VE SES KAYDI YAPAN KAMERALAR ÇALIŞACAK"

Salonda öğretmen arkadaşımız 'itiraz ediyorum' derse, kendisine verdiğimiz soru cevap kağıdının altına 'bana bu soru soruldu ben de şu cevapları verdim' diyerek imza atacak. Görüntü ve ses kaydı yapan kameramız zaten çalışıyor olacak. Kimse çıkıp 'Ben şunları söyledim ama adaletsizlik yaptılar' denilemeyecek mekanizma. Son bir tedbir daha. 'Ben sınava girdim, çıktıktan sonra jurileri gördüm, baktım tanıdık' demesin diye. Juri üyeleri birbirinden bağımsız olarak notlarını girecek 'kaydet' dedikten sonra artık o kağıda erişim hakkı olmayacak. Milletin çocukları bize emanet. Mülakatı kimsenin hakkını yemeyecek şekilde adil, şeffaf, güvenilir şekilde yapacağım diyorum. İtiraz mekanızmalarını şeffaf bir şekilde yaptık.

ÖĞRETMENLİK MESLEK KANUNU NE ZAMAN GELECEK?

Öğretmenlik Meslek Kanunu, zannediyorum bayram sonrası komisyona gelecek. Ondan sonra da genel kurul süreci. Meclis'in takvimini bilemiyorum şu anda. Bizim arzumuz, Anayasa Mahkemesi'nin verdiği iptal kararının bize tanımladığı tarih süresi dolmadan, iptal edilen şeylerle ilgili biraz daha zamanımız var. TBMM tatile girmeden yasalaşırsa bizim açımızdan problem kalmamış olacak.

Önceki ve Sonraki Haberler