Bakanlık su kaynağına zehir akıtan faciada drone kaydına rağmen sorun görmedi
Enerji bakanlığı, HDP’li Ali Kenanoğlu’nun soru önergesine verdiği yanıtta Balıkesir’in Ayvalık ilçesinde Bilfer Madencilik’e ait atık depolama alanın aynı yıl içerisinde iki kez çökmesini görmezden gelerek herhangi bir sorun tespit edilemediğini savundu.
Enerji bakanlığı, HDP’li Ali Kenanoğlu’nun soru önergesine verdiği yanıtta Balıkesir’in Ayvalık ilçesinde Bilfer Madencilik’e ait atık depolama alanın aynı yıl içerisinde iki kez çökmesini görmezden gelerek herhangi bir sorun tespit edilemediğini savundu. Bakanlık çevreye zehirli atıkların Madra Barajı’na karıştığı faciada bir kusur bulunmadığını öne sürdü.
Bilfer Demir madeninin atık depolama alanı 2021 yılı içerisinde iki kere çökmüştü.
Ayvalık ve çevresinin su kaynağı olan Madra Barajı’na sadece üç kilometre mesafedeki Karaayıt Köyü’nde faaliyet yürüten demir madeni depolama alanında Ocak 2021 tarihinde meydana gelen çökme sonrası ağır metalli atıklar dereye akmıştı.
Ancak bu bölge halkı için 2021’deki tek felaket olmadı. Atık depolama alanı geçtiğimiz ay bir kez daha çöktü. Meydana gelen çökmede depolama alanındaki beton blokların yıkılması sonucu tonlarca atık yanından geçen dereye doğru akarken, atıklar bölgenin içme suyu kaynağı olan Madra Barajı’na karışmıştı. Facia, drone görüntüleriyle de kayda alındı.
Bölgede 10 yılı aşkın süredir faaliyette olan demir madeni köylülerin kabusu haline gelmişken, şirket köylülerin elindeki az sayıdaki mera alanına da göz koymuştu.
2008 yılında köylülerin itirazına rağmen aldığı ‘ÇED olumlu’ raporla faaliyete başlayan Bilfer Demir’e önce köylünün 125 dönümlük mera alanı verilmişti. Ardından bu alan, şirkete yetersiz geldi ve yaklaşık 10 dönümlük arazinin meralık vasfı şirket için kaldırıldı.
Karaaayıt Köyü’nün meralarına el konarak işletilen madenin açık ocak kısmı yıllardır ÇED’den muaf işletiliyor.
Şirketin 2020 yılında başvurduğu, ‘Ayvalık Bilfer Maden Atıkları Düzenli Depolama Tesisi Projesi‘ içinse tüm itirazlara rağmen ‘ÇED olumlu’ kararı verdi. Karar, Ayvalık Tabiat Platformu ve Ayvalık Belediyesi tarafından dava edildi ancak kaybedildi. Hem platform hem de belediye karara karşı Danıştay’da itiraz edecek.
Bu süreçte köy suyunda zararlı maddelerin bulunduğuna ilişkin haberler yerel basında yer alsa da yetkililer herhangi bir önlem almadı.
Ancak şirkete yapılan bu ‘kıyaklar’ da yetmedi. Bir yıl içerisinde meydana gelen iki faciaya rağmen yetkililer herhangi bir yaptırım kararı alınması bir yana olayların ‘gerçekleşmediğini’ savunuyor.
HDP İstanbul Milletvekili Ali Kenanoğlu’nun soru önergesine Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı‘ndan gelen yanıtta Bilfer Madencilik tarafından işletilen tesise ilişkin iddialar yalanlanarak maden atık alanında herhangi bir çökme olmadığı ve çevreye hiçbir atığın karışmadığı öne sürüldü.
Diken’e konuşan Kenanoğlu, Ayvalık’taki olayı ilk önce TBMM’de enerji komisyonunda gündeme getirdiğini ancak toplantıda bulunan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı’nın bölgede sorun olmadığı cevabını verdiğini aktardı.
Aralık ayı içerisinde Ayvalık’la birlikte Giresun Şebinkarahisar’da da atık barajının çöktüğünü hatırlatan Kenanoğlu, yasal düzenlemelerin çevreye zarar verip vermediğinin yerinde görülmesi gerektiğini vurguluyor.
Kenanoğlu’nun açıklamaları şöyle: ”Komisyon toplantısındayken atık barajlarındaki bu çökmeleri dile getirdim. Toplantıda Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan yardımcısı vardı. Hem Ayvalık açısından hem de aynı tarihlerde Giresun’da meydana gelen çökme açısından komisyon olarak buraları ziyaret etmemiz gerektiğini söyledim. Çünkü maden faaliyetleriyle ilgili olarak yasa düzenlemeler yapıyoruz ancak bunun sonucunda ortaya çıkan madenciliğin çevreye zarar verip vermediğini yerinde görmemiz de gerekiyor. Ancak komisyonda bunla ilgili açıklama yapıldığını ve buralarda herhangi bir sorun olmadığını söylediler. Şimdi bize verilen yazılı yanıtta da çökme olduğu reddedildi. Ancak bununla ilgili drone görüntüleri, fotoğraflar ve tanıklıklar var. Bunlar belge sayılacak görüntüler. Yani ortada doğru olmayan bir bilgi var. Ben iddiaların araştırılması konusunda tekrar meclisteki komisyona ve çevre komisyonuna talepte bulunacağım. Çünkü görüntüler mevcut, ancak bakanlık yalanlıyor.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.