Çocuklukta kullanılan bir savunma cümlesi.. Genelde akla başka cümle gelmediği için tartışma "hayır benimki seninkini" şeklinde sürer gider. Nereden geldi aklına derseniz yerel seçimler için aday belirlemede ana muhalefet partisinin her seçimde “memnuniyet anketleri”ni öne sürmesinden.Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde anketlere inanıp sonra da yere serildiklerini unutmuşlar demek ki.

2014 seçimlerinde Çeşme’den aday adayı olmuştum. Adaylık belirlenmesi yine benzer usüllerle yapılıyordu. Çarşıda anketörlere rastladım. 13 adayız..Sadece 3 aday soruluyor kişilere. Benim adım var tamam da ya diğerleri? Sonra CHP Genel Merkezi adayı açıkladı. Açıklanan aday anketlerde yok. Aziz Kocaoğlu’nun 1.5 yıl önce hazırladığı listede var. Bizimle eğlenmişler açıkçası.

İzmir Büyükşehir için bir anket yapılıyor. Bu sefer müracaat etmeyenlerin de isimleri eklenmiş. ”Neden eklediniz bu isimleri? “diye soruyorsunuz.”İsimleri geçiyor, bir ölçelim dedik” diyorlar. Diyemiyorlar “biz bu arkadaşlardan birini aday göstermek istiyoruz ama elimizde bir kriter olsun”.

Anket sonuçları yansıyor kulislere. İkinci dönemine hazırlanan başkanı destekleyenler bir ankette %29 bir ankette % 57. Böyle bir saçmalık olabilir mi? Rakamlar birbirine yakın olsa amenna bu ne ya..Ve artık sokaklarda da yapılmıyor anketler. Telefon ediliyor, soruluyor. Misal memnuniyet anketi?

Seyahat ya da alışveriş sonrası da telefonla böyle anketler yapılıyor. Genelde insanımız çok memnun olsa da bir tarafları kalkmasın diye 10 vermez 7-8 verir. Memnun değilse de call center’deki arkadaş işsiz kalmasın diye 0 vermez 3-4 verir

Anket ile belediye başkanı belirlemek tam bir komedi. Misal geçen dönem başkan olanları ele alalım. İstanbul’da yapılan ankette Mustafa Sarıgül uzak ara önde çıktı. Aday olarak Ekrem İmamoğlu gösterildi..

Demek ki neymiş ankettir, temayül yoklamasıdır, mülakattır hepsi fasa fiso. Ön seçim yapılmayan yerlerde Genel Başkan ya da kim belirliyorsa adayları o liste hazırdır. Ve CHP Genel Merkezi’nden bu işi fazla uzatmadan listeyi Parti Meclisi’nden geçirip adayları açıklamasını bekliyoruz. Aday adayları çok yıpranıyorlar maddi manevi.

1931 yılında yapılan CHP 3.Olağan Kurultay’ında Mustafa Kemal Atatürk şunları söylemişti:

“Partide bir yanlışı,bir eksikliği gördüğünüz zaman kayıtsız,şartsız eleştireceksiniz. Yapılan herhangi bir yanlışa müsamaha göstermek,son derece yanlıştır,mahsuru faydasından büyük olur”