Doğan Satmış
Bir Dizi Önerisi Kötü Bir Televizyoncunun Yalan, Tecavüz ve Rezalet Dolu Yaşamı
Pek dizi izlemem ama konu gazetecilik olunca Digitürk'te yayımlanan "The Loudest Voice-En Yüksek Ses" adlı diziyi izlemeye başladım. İyi ki izlemişim.
Kesinlikle önenirim.
Öncelikle başrolünde Russel Crowe gibi usta bir oyuncu var. Ayrıca Naomi Watts ve Siena Miller gibi başka ünlü oyuncular da diziyi sürüklüyorlar.
Ama daha önemlisi 7 bölümlük bu mini dizinin konusu gazetecilik ve gerçek bir öyküyü yansıtıyor.
Dizinin konusu Amerika'da Fox Haber Televizyonu'nu kuran Roger Ailes. Dizi bir televizyoncu olan Ailes'in 50'li yaşların ortasındayken kovulması ile başlıyor.
İşsiz kalan Ailes'in şansına o yıllarda ünlü medya patronu Rubert Murdoch da Amerika'da bir haber televizyonu kurmak istemektedir.
Ve Murdoch, Ailes'i bulur. Sonra da Fox Haber kurulur ve çok büyük başarı göstererek Amerika'nın en ünlü kanalı haline gelir. Reytinglerde ilk sıralara çıkar.
Öncelikle Roger Ailes, babasının kemerle dövdüğü bir ailede büyümüştür. İçinde insanlık namına bir şey yoktur. İlke filan tanımaz. Aşırı ırkçı, yalancı, düzenbaz, her türlü kötü sıfatı hak eden bir kişiliktir.
Ve ayrıca yanında çalışan kadınlara tecavüz eden bir patrondur. Hatta sahip olduğu bir çalışanı, "Artık yeter" deyince, "Yerine yeni birini bul, o zaman bitirebiliriz" diyecek kadar da alçaktır.
Ve gerçekten de o kız, yerine yeni birini bulur. Ailes'in etrafındaki herkes de bu adamın bu sapık yanını bilir.
Roger Ailes yalan haber filan diye düşünmez. "Biz haber yaparız, herkes peşimizden gelir" diyerek en alçak yalanları haber diye sunmaktan kaçınmaz.
ABD'nin Irak savaşı'nı haklı göstermek için her türlü yalanı ekrana getirir. Savaşa karşı çıkanları "hain" ilan etmekten kaçınmaz.
Kendisi siyahi olan Barack Obama'yı "Irkçı" ilan eder. Halka kötü gösterip, kazanmasını önlemek için haber bültenlerinde adının "Barack Huseyin Obama" diye okunmasını emreder. Çünkü "Hüseyin" adı Müslümanları çağrıştırmaktadır.
Daha şimdiki Başkanı Donald Trump'un esamesi okunmazken, onunla buluşur ve gelecekte başkan olmasının da temellerini atar.
Kendisine inanılmaz bir ev yaptırır. Evde kaçak bölümler olduğu için karşı çıkan belediye başkanını şantajla susturur.
Bu şantajı yapmak için de evin olduğu küçük şehirdeki gazeteyi satın alır, başına bir editör getirip, şantaj aracı olarak kullanır.
Televizyon reyting yapsın diye eğitimine bakmadan, ağzı iyi laf yapan "Laf cambazı popülistleri" ekrana çıkartır. Kadın çalışanların, yeteneklerini değil, seksiliklerini ön plana çıkarmaları için uğraşır.
"İnsanlara düşüncelerini söylersen seni dinlemezler, ama ne hissetiklerini anlatırsan sana bağlanırlar" ilkesiyle hareket eder.
Dizi böyle devam ediyor.
Sözü edilen Roger Ailes iki yıl önce öldü, 77 yaşındaydı. Televizyona geçmeden önce de Amerikan Cumhuriyetçi Parti üyesiydi, ABD eski Başkanları George Bush ve Richard Nixon için danışmanlık yapmıştı.
Son bir not, Ailes, 20 yılı aşkın süre hizmet verdiği Fox TV'den ayrılırken de 40 milyon doları cebine koydu. Ve tüm bu anlatılanlar hakkında yazında bir kitapta yer aldı.
Dizinin bu yıl başta Russel Crowe olmak üzere oyuncularına ödül kazandıracağına kesin gözüyle bakılıyor.