Aslında bu sadece bir yerel seçim değildi.  O nedenle de tüm riskler göze alınıp iki kez yapıldı.

Peki neden?

Birincisi bu seçimle; Türkiye yönünü belirledi. İster erken seçim olsun, ister olmasın -hükümet 4 yıl daha görevde kalsın- ama dün akşam itibarıyla Türkiye’de halk siyasal islamı bitirmiştir.

Artık ne islami görünümlü siyasi figürler ne de onun karşıtı siyasi figür bundan sonra Türkiye siyasetinde tercih sebebi olmayacak diye düşünüyorum.

Zira dini kendi için yaşayan, mütedeyyin bir ailenin çocuğu bir figür, tüm Türkiye’nin gönlünü fethetmeyi başardı. Ve Türkiye tercihini yaptı.

Türk halkı dün itibarıyla,  Türkiye’nin  fabrika ayarlarına dönmesi için sandıkta son noktayı koydu ve ülkenin fabrika ayarlarına dönmesi gerektiğini tüm siyasilere deklare etti. Ve Türkiye’nin fabrika ayarları da Mustafa Kemal Atatürk istikameti.

Sanırım seçimin sıcak sonuçlarından sonra, önümüzdeki günlerde bunları detaylarıyla değerlendireceğiz. Ve çok tartışacağız.

Bölgedeki gelişmeler ve mecburiyetler karşısında, önümüzdeki dönemin ana konuları da kuşkusuz bunlar olacak.

Bu çerçevede, ‘partili Cumhurbaşkanlığı’ndan tekrar parlamenter sistem ve Cumhurbaşkanlığı hükümet isiteminin yasaları gibi başlıklar da yine yakın dönemimizin ana konuları olacak.

Elbette bu seçim sonuçlarından herkesin çıkarması gereken dersler var. Ama birincisi siyasal islamın son bulmasıysa, ikincisi değerler üzerinden siyasetin sonlandırılmasıdır.

Türk halkı tüm siyasilere  ‘değerleri siyasete ve oya tahvil etmemeleri’  için kalın bir ‘kırmızı kart’ gösterdi.

Başta din olmak üzere , Atatürk , terör ve terör liderlerini oya tahvil etmeye halk sandıkta ‘dur’ dedi.

Elbette kutuplaşma siyaseti, mağduriyetten elde edilen kariyer ve siyaset, değerler üzerinden yapılan siyaset iflas ederken ; millet siyasileri adil olma, işi ehline verme, ülkeyi büyük konsensüs ile yönetmenin yanında ülkenin bir hukuk devleti olduğunun da altını çizdi….
Elbette kazananlar kadar kaybedenler de var. Bu ayrı bir yazı konusu.

Kuşkusuz en çok değişim beklenen parti Ak Parti.

Ki bir iç hesaplaşmanın yanında;  Ak Parti tabanındaki rahatsızlık nedeniyle uzun zamandır konuşulan yeni partinin yakın zamanda kurulacağı daha şimdiden ilan edilmiş durumda. Ali Babacan’ın yakın zamanda sahalarda göreceğiz. Ahmet Davutoğlu ve ekibi ise Erdoğan’a , ‘ partiyi bize bırak’  demeye hazırlanıyor.

Hem de tam yetkiyle,  hem de 2023’de siyaseti bırakacağının da sözünü vererek. Kulisler çok. Yaz sıcak geçecek.