Deniz Gezmiş'in son isteği
N Gazete yazarı Orhan Selen'in yeni yazısı...
İnsan gibi ölmek köpek gibi yaşamaktan iyidir.
Bu gün Türkiye Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan, Hüseyin İnan diyor.
Onlara buyrukla idam cezası verenlerin adını bilen var mı?
Onları asan celladın adını anımsayan var mı?
Mahkeme başkanı Ali Elverdi’ye daha sonra rüşvet olarak milletvekilliği verildiğini ve bu zavallının yemek yerken boğularak öldüğünü bilen var mı?
Tarih bir gün masal olmaktan çıkacak. İşte zaman tarihin hazine bölümü ile çöplüğünü daha net göreceği.
Deniz Gezmiş’in idamı ile ilgili önemli bir ayrıntıyı yazmak istiyorum:
Deniz Gezmiş idam sehpasına çıkmadan önce son isteği sorulduğunda Rodrigo’nun gitar konçertosunu dinlemek istemiştir.
Deniz Gezmiş’in son arzusu neden bu konçertoyu dinlemek olmuştur ?
Konçerto altı yüz bin kişinin öldüğü iç savaşı, cephelerde faşizme karşı direnen devrimcilerin umutlu coşkusunu ve sonrasında yönetimi ele geçiren diktatör Franco'nun kendi halkına yaşattığı acıları ve yaptığı zulümleri anlatır.
Çalınması çok zor olan bu muhteşem gitar konçertosunu, dünyada tam anlamıyla yorumlayabilen tek üstat olan Paco de Lucia’dan dinlerken, ben de anlatayım size neden…
Joaquin Rodrigo Virde 1901 yılında İspanya'da, Valencia - Sagunto'da doğar. Henüz üç yaşındayken difteriye yakalanır ve görme yetisini kaybeder. Sekiz yaşında solfej, piyano ve keman eğitimine başlar. Sonunda piyano virtüözü olur, birçok da klasik müzik eseri yazar ve uluslararası ün kazanır. Ancak tüm dünya Rodrigo'yu, Concierto de Aranjuez (Rodrigo'nun Gitar Konçertosu) adlı eseriyle tanır.
Rodrigo, 1933’te, üç yıldan beri birlikte olduğu, Kamhi ailesinin kızı Türk piyanist Victoria Kamhi ile evlenir. Sonrasında Kamhi piyano kariyerine son verip, gözleri görmeyen kocasının asistanlığını yapar ve onun birçok dile çevrilmiş “De la mano de Joaquín Rodrigo: Historia de nuestra vida (Joaquin Rodrigo'yla el ele: Maestro'nun yanında hayatım) adlı biyografisini yazar. Çift Hitler Faşizminin en vahşi dönemlerinde, Fransa ve Almanya’da yaşarlar.
1936 yılında İspanya'da Hitler ve Mussolini destekli, General Franco komutasındaki askeri faşist güçler, seçimle işbaşına gelen sosyalistlerin "Halk Cephesi" koalisyonuna karşı ayaklanır. Ve İspanya, tüm dünyanın gözü önünde korkunç bir iç savaşa sürüklenir. Avrupa ülkeleri Hitlerden çekindikleri için, halka karşı yapılan bu kalkışmaya “İspanya'nın iç meselesi” diyerek sessiz kalırlar. Ancak birçok ülkenin devrimcileri, sosyalistleri ve anti-faşistleri “Enternasyonal Tugaylar” oluşturarak İspanya halkının yanında saf tutarlar. Üç yıl süren İç Savaş, maalesef Halk Cephesi’nin yenilgisiyle sonuçlanır ve İspanya'da Franco'nun -1975 yılında ölümüne kadar kırk yıl sürecek olan- diktatörlük dönemi başlar.
Rodrigo'nun 1939 yılında, gözleri görmediğinden eşine bölümler halinde yazdırdığı “Concierto de Aranjuez”, işte bu iç savaş ortamının eseridir. Konçerto altı yüz bin kişinin öldüğü bu iç savaşı, cephelerde faşizme karşı direnen devrimcilerin umutlu coşkusunu ve sonrasında yönetimi ele geçiren diktatör Franco'nun kendi halkına yaşattığı acıları ve yaptığı zulümleri anlatır.
Rodrigo 1999 yılında, karısı Kamhi’nin ölümünden iki yıl sonra, 98 yaşındayken vefat eder. İşte 68 kuşağının lideri Deniz Gezmiş, kırk beş yıl önce 6 Mayıs 1972'de gece yarısı idam sehpasına götürülmeden önce, son arzusu olarak demli bir çay ve sigara eşliğinde Rodrigo'nun Gitar Konçertosu'nu, bu nedenlerle dinlemek istemiştir.
Konçerto bitip o idam sehpasına doğru yürürken, Ulucanlar Cezaevi'ndeki tüm tutuklular da ıslık ile konçertoyu yeniden çaldılar.
Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan’a idam cezası verenler bu cezayı Türkiye’nin bağımsızlığa verdiler.
TBMM’de bağımsızlık ve özgürlük sevdalısı bu üç gencin idam cezasının onaylanmaması için 30 oya ihtiyaç vardı..
Yıllardır bu gençler için anma toplantısı düzenleyen CHP bu açığı kapadı ve verdikleri oylarla
idamların onaylanmasını sağladılar.
“İstiklal ve Hürriyet karakterimdir” diyen Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün partisi olduğunu öne süren CHP gençlerle birlikte Atatürk’ü de sehpaya yolladı.
6 Mayıs aynı zamanda İstiklal ve Hürriyet’in de idam edilişinin yıl dönümüdür.
Şerefli insanlar bir kez ölür.
Şerefsizler ise her yıl ölürler.
Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ın katillerinin üzerine sonsuza kadar lanet yağsın.
Üç değerli kardeşimi, arkadaşımı, dostumu göz yaşlarımın eşliğinde rahmetle anıyorum.
Sonsuza kadar yaşacaksınız ve bir gün sizinle buluşacağız.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.