Dilipak'tan Sosyal Medya İçin Kritik Uyarı!
Yeni Akit gazetesi yazarı Abdurrahman Dilipak, sosyal medyanın ve küresel medyanın Rothschild, Bill Gates'in kontrolünde olduğunu söyledi.
Dilipak, “Sizin oy verip, seçtikleriniz, sizi dönüştürmek için onların içerideki sözcüsü konumundalar" dedi.
İktidara yakınlığıyla bilinen Yeni Akit gazetesi yazarı Abdurrahman Dilipak, “Yeni media” başlıklı bir yazı kaleme aldı.
Dilipak bugünkü yazısında, yeni dünya düzenine sosyal medyanın küresel güçler tarafından kontrol edildiğini söyledi.
Seçim mesajı veren Dilipak, “Sizin oy verip, seçtikleriniz ne kadar sizin ki! Onlar sizi dönüştürmek için onların içerideki sözcüsü konumundalar” dedi.
Dilipak şunları ifade etti:
"KÜRESEL MEDİA’ya geline, BM, AB, NATO hepsi sistemle bir şekilde ilgili.
CNN’den, sosyal media ağları, arama motorları hemen hepsi kontrollerinde.
Dr. Sanjay Gupta CNN’in baş tıbbi muhabiri 2010’dan beri sistem içi. CoVID-19 derin olayındaki resmi anlatıyı teşvik eden kilit bir rol oynadı. Dr. Leana Sheryle Wen 2018’den beri sistem içi, The Washington Post’ta köşe yazarı ve CNN tıbbi analistidir. Eski bir CIA stajyeri olan Anderson Cooper 2008’den beri sistem içi, etkili bir CNN sunucusudur. Jeffrey Dean Zeleny 2013’den beri sistem içi CNN Ulusal Haberler Baş Muhabiridir.
CIA destekli Facebook’un (META’nın) sahibi Mark Zuckerberg 2009’den beri sistem içi ve 2012’den beri sistem içi olan Martha Lane, Fox Twitter yönetim kurulu üyesi ve aynı zamanda Birleşik Krallık Ulusal Güvenlik Stratejisi Ortak Komitesi ve Lordlar Kamarası CoVID-19 Komitesi üyesi. Larry Page 2005’ten beri sistem içi, Google’ın milyarder bir kurucu ortağıdır. Time ve Salesforce bulut bilişiminin milyarder sahibi Marc Benioff WEF Mütevelli Heyetinden, Bill Gates ile de bağlantılı. Davud Azami 2011’den beri, BBC World Service’de multimedya editörü. Jimmy Wales 2007’den beri sistem içi aktif. Wikipedia’nın kurucusu. Lynn Forester de Rothschild 1995’den beri aktif. The Economist’in sahibi. Rotchild’lerden daha birçok kişi bu çatı altında faaliyet gösteriyor.
Barclays Bank, Bill&Melinda Gates Found., Deutsche Bank AG, General Motors Company, The Goldman Sachs Group Inc., Google Inc., HSBC Holdings Plc, McKinsey & Company ve UBS de bunların ana sponsorlarından.
Bakın, sosyal media tamamen bunların kontrollerinde. Bir yandan kendi propagandalarını yapıyorlar, öte yandan başkalarını engelliyor. Bir yandan da bunlar istihbarat örgütlerinin elinde birer siber ajana dönüşmüş durumda. Yarın bunlara siber bir savaşta siber casusluktan öte öldür emri de verilebilir.
Ukrayna krizinde Rusya’yı nasıl cezalandırdıklarını gördük. Amerikan seçiminde de de Trump’ı cezalandırmışlardı hatırlarsanız.
Zaten arama motorları kendi ellerinde. İşlerine gelmeyen dataları silebiliyorlar. Bunun için kim kimdir, kim ne yapıyor izlemek için ayrıca Monitoring ve Checking dedikleri, manuel izleme ve operasyon yapan timler de oluşturdular. İsrail, İGBT, aşı, iklim politikaları aleyhine konuşamazsınız.
Eskiden de öyleydi ama, eskiden mevcut mediaları Truva atı gibi kullanıp, oralarda gizlenirlerdi, şimdi işler tersine döndü, bu çevreler medianın gerçek sahipleri olduğu, gerçek gazeteciler ise bunların mecralarında onların aralarında kendileri için bir alan açmaya çalışıyorlar. Tabii birileri bize ulaşmak isterken, onların pazarından geçmek zorunda kalıyor. Yani mediayı kaybettik.
Yeni media da artırılmış gerçeklikle desteklenen Deep Fake’lerle toplum mühendisliğine soyundu. Kimi de Şeytanın sözcüsü gibi, onun yalanlarını tekrarlayıp duruyor. Onun misyonerliğini yapıyor sanki.
Zaten sizin oy verip, seçtikleriniz ne kadar sizin ki! Onlar sizi dönüştürmek için onların içerideki sözcüsü konumundalar. Bürokratlar da siyasilerin kontrolünde. Akademi zaten doğrudan onların kontrolünde. Sivil toplum da media gibi. Dini yapılar da, bunların arasında bir yapı. Onların da şirketleri var, mediaları var, sivil toplum örgütleri var, siyasi angajmanları var.
Bugünkü media “Yeni dünya düzeni”ni savunurken, aslında kendi sonunu getirecek bir süreci de başlatmış oluyor. Bu media, göz göre göre harakiri yapıyor. Kendi reklam kanallarını başkalarına kaptırıyor. Tiraj ve rating kaybına sebeb oluyor. Herhalde kendilerine yeni alemde bir şekilde yer bulacaklarını zannediyorlar. Bulamayacaklar, çünkü kendi yaptıkları işi avatarlar yapacak. Kendilerine gerek yok. Zaten tek doğru, teknolojinin kendi bilimsel veri tabanı ve rasyolarına göre bilgi servis edeceği için farklı görüş yok. Birileri sisteme sızıp farklı görüş beyan edecek olursa anında resetlenir. Büyük gözaltında herkes büyük biraderin söylediklerine inanacak.
Aksi düşüncede olanlara ise hayat hakkı tanınmayacak.
Hatta onların beyinlerine reset atılım, yeni dünyanın yeni normlarına uygun bilgiler yüklenecek. “Genesis”in onayı ile o kişi onların ifadesi ile “yeniden yaratılacak”.
Metaverse böyle bir dünya. İHA ve SİHA’ları sevdiniz, ama şoförleri ne yapacaksınız. Neuro Linklerle beyne kayıt yapılınca, bu okulları ve öğretmenleri ne yapacaksınız?
Bu adamlar “Tanrıyı tedavülden kaldırma” iddiasındalar.
Biyolojik insan neslini sona erdirmekten söz ediyorlar. Din, ahlak, hukuk, gelenek yok. Bütün bunlar yapay zekanın kontrolünde olacak.
Seçim, yasama organı, yargıya da gerek yok. Herkesin beynine chip takınca, Starlinklerle dünyanın her noktası gece gündüz izlenince, bunlara ne gerek var ki! Zaten para da yok mülkiyet de. Bu politikacılar, bürokratlar da olmayacak.
Media niye bunları yazmaz, tartışmaz. Büyülenmiş bir koro gibi, Lucifer’in gösterdiği yönde şarkılar söyleyerek kendilerinden emin bir şekilde yürüyüşlerini sürdürüyorlar.
“Durun kalabalıklar, bu sokak çıkmaz sokak” diyenler engelleniyor ve sözleri suni gündemlerle oluşturulan gürültüler arasında kaybolup gidiyor. Gelecekten umudlarını kesen ve korkutulan insancıklar kaçtıklarını sandıkları şeye doğru koşuyorlar.
Ramazan’a az kaldı. Dilerim ramazanın bereketi ile uyanırız.
Bugünlük de bu kadar.
Selâm ve dua ile."
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.