Doktor Tenor İle İk Uzmanı Soprano, Müzik Tutkusunu Sahneye Taşıdı

Doktor Tenor İle İk Uzmanı Soprano, Müzik Tutkusunu Sahneye Taşıdı

Spor hekimliği uzmanı Burkay Utku ve insan kaynakları uzmanı Özler Yalçıner Kelecioğlu, 40 yaşından sonra aldıkları şan derslerinin ardından müzikseverlerle buluşmanın mutluluğunu yaşıyor

Müzikle 6 yaşında TRT Ankara Papatyalar Çocuk Korosu'nda tanışan 49 yaşındaki Kelecioğlu, bu tutkusunu ortaokul ve lisede katıldığı korolarda şarkı söyleyerek devam ettirdi.

Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi'nden mezun olduktan sonra insan kaynakları departmanında görev yapan ama müzikle bağlantısını koparmayan Kelecioğlu, 45 yaşından sonra profesyonel anlamda aldığı şan derslerinin ardından müzikseverlerle buluşmaya başladı.

Küçük yaşlardan itibaren şarkı söylemeyi çok seven 43 yaşındaki Burkay Utku da tıp fakültesinde eğitim gördüğü sırada amatör olarak arkadaş grubuyla müzik yapmayı sürdürdü. "Meditasyon" diye tabir ettiği müzik tutkusunu hiç bırakmayan Utku, doktorluk mesleğinin yanında aynı zamanda sahnelere de hazırlanıyor.

Cumhuriyet'in ilk müzik öğretmen okulu olarak Musiki Muallim Mektebi adıyla açılan ve uzun yıllar devlet konservatuarı olarak hizmet veren Mamak Kültür Merkezi'nde ilk konserlerini veren Kelecioğlu ve Utku, müzik serüvenlerini AA muhabirine anlattılar.

"Herkes şarkı söylemeli. Bunun yaş sınırı yok"

Babasının opera okumasını istemediğini anlatan soprano Kelecioğlu, "Babam, 'Benim kızım mülkiye okuyacak' dedi. Babamın sözünü dinledim. Mülkiye ile bir taraftan da soprano hayatım hiç bitmedi. Bankacılık okuluyla başlayan kariyerim, banka müfettişliği ve insan kaynakları uzmanlığı şeklinde devam etti. Bir taraftan da şan dersleriyle müziği asla bırakmadım." diye konuştu.

"6 yaşımda başlayan ve hiç bitmeyen müzik tutkusu bu" diyen Kelecioğlu, Ankara'da İtalyan şef ile şan derslerine başladığını, daha sonra hocası Ayhan Uştuk'tan özel dersler aldığını dile getirdi.

Kelecioğlu, eğitimine Bilkent Üniversitesi Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi'nde devam ettiğini, burada Burkay Utku ile yollarının kesiştiğini belirterek, şöyle konuştu:

"Çıkıp düetler söyleyeyim, aryalarımız, sololarımız, napolitenlerimiz olsun diye hayal kurmuştuk. İki sene önce attığımız tohum yeşerdi ve konserimizi verdik. Benim için bu tarihi binada, konservatuarı okuyamamış biri olarak konservatuarda sahne almak inanılmaz keyif verici bir şeydi. Herkes şarkı söylemeli. Bunun yaş sınırı yok. Ben şan derslerine 45 yaşımdan sonra başladım, 50 yaşımda sahnede şarkı söylüyorum. Allah nasip eder de sesim el verirse son nefesime kadar asla söylemekten vazgeçmeyeceğim. Çünkü gerçekten sanat nefes veriyor. Nefesimiz kesilmesin."

"İçimdeki cevheri geliştirdik"

Tenor Burkay Utku da küçüklüğünden bu yana şarkı söylemenin zevk ve huzur verdiğini, kendisini rahatlattığını dile getirdi.

Tıp Fakültesi yıllarında arkadaş grubuyla şarkı söylemeye devam ettiğini anlatan Utku, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Pandemi döneminde herkes kendiyle baş başa kaldı. Ben de o dönemde bu özelliğimi geliştirmek istedim. Bilkent Üniversitesi Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesinde Yarı Zamanlı Müzik Eğitim Programı sınavlarına girdim, orada eğitim almaya başladım. 2 yıl eğitim aldım. Ivana hocamla bayağı yol kat ettik, içimdeki cevheri geliştirdik diyebilirim."

Kelecioğlu ile "Beraber şarkılar söyleyelim, düetler yapalım" diye hayalleri olduğunu anlatan Utku, verdikleri ilk konserle o hayali gerçekleştirdiklerini ifade etti.

Utku, doktorluğa devam ettiğini belirterek, "Bir yandan da hobimi elimden geldiği kadar geliştirmeyi sürdürüyorum. Kendimi ne kadar geliştirirsem hem aileme hem çocuklarıma hem de hastalarıma o kadar faydalı olurum. Onun için de şan eğitimime devam etmeyi düşünüyorum." diye konuştu.

Kaynak:Haber Kaynağı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler