Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Elazığ Depremi 1. Yıl Dönümü Anma Programı ve Konut Teslim Töreni'nde açıklamalarda bulundu.

İlk olarak bir otobüsün üzerinde vatandaşlara seslenen Erdoğan, burada sözlerine "Devlet yük değildir, devlet yük alır yük. Devlet vatandaşının mutluluğuyla mutlu olur" diye başladı. Erdoğan, geçmişte devlet için "Devlet baba" dendiğini belirterek "Şimdi bizler de Cumhur İttifakı olarak hamdolsun bu anlayışla bu millete efendi olmaya değil, hizmetkar olmaya geldik ve bu yolda devam ediyoruz. Kardeşlerim biz sizin hizmetçiniziz" ifadesini kullandı.

Gelirken kendilerini balkonlarda selamlayanlara "Kaç oda?" diye sorduğunu ve "3+1" yanıtı aldığını belirten Erdoğan, şöyle konuştu:

"Hamdolsun bütün mesele okullarıyla, camileriyle, oturdukları daireleriyle onlara bir mutlu imkan hazırlamak, zaten bizim görevimiz değil mi? Bizim görevimiz. Elazığ'a şehir hastanesi de yaptık mı? Yaptık. Bu hastaneler olmasaydı biz o geceyi nasıl atlatırdık? Hamdolsun bununla birlikte bütün operasyonlar, her şey seri oldu. Okullarımızla, her şeyimizle hizmetinizdeyiz. Bundan sonra daha yapacak çok işimiz var."

Vatandaşlara çay dağıttı

Erdoğan, daha sonra vatandaşlara "Şimdi siz iç içe duruyorsunuz, ben de gelirken size keyif çayı getirmiştim. Rizeliyim ya, dolayısıyla şimdi bu keyif çaylarını arkadaşlarım dağıtacaklar" diyerek çay dağıttı.

'Elazığ'da yaklaşık 100 bin insanımız için yepyeni bir şehir inşa etmiş oluyoruz'

Erdoğan, dışarıda otobüsün üzerinde yaptığı kısa konuşmanın ardından salonda düzenlenen törene katıldı. Burada Elazığ depreminde hayatını kaybedenleri anan Erdoğan, deprem anından itibaren devlet olarak tüm imkanlarıyla vatandaşların yanında yer aldıklarını söyledi.

"Bir yandan enkaz altında kalanları kurtarmaya çalışırken acil ihtiyaçları karşılayacak mekanizmaları süratle kurduk. Depremde evlerini kaybedenlere konutlarını teslim etmek için kolları sıvadık. 4774 binanın yıkımı gerçekleşti. Elazığ'da 20 bin Malatya'da 6 bin olmak üzere 26 bin konutun inşasına karar verdik" diyen Erdoğan, şu bilgileri verdi:

"Depremden sonraki 6 ayda 2517 konutu hak sahiplerine teslim ettik. 136 derslikli 8 okul inşaatı sürüyor. 1195 konutu Malatya'da vatandaşlarımızın hizmetine sunduk. Özellikle köylerimiz için tarım ve hayvancılıkla uğraşan vatandaşlarımızın ihtiyaçlarını karşılayan çok özel projeleri hayata geçirdik. 5 milyar lirayı aşan bir yatırımla Elazığ'da yaklaşık 100 bin insanımız için modern, güvenli, yepyeni bir şehir inşa etmiş oluyoruz."

Depremler, seller, heyelanlar, afetlerin önüne geçmek elbette insan iradesini aşan hususlardır. Dünyanın en önemli deprem kuşaklarının üzerinde olan bir ülkede yaşıyoruz. Tarih boyunca olduğu gibi bugün de depremlerle, sellerle karşılaşıyoruz. Belki önüne geçemeyiz ama en az zarara yol açacak tedbirleri alabiliriz."

'Düşük standartlı binalar şehirlerimizi zehirli bir sarmaşık gibi istila etmiştir'

Türkiye'nin özellikle cumhuriyet dönemindeki plansızlıkların, ihmallerin ve rant hırsının neticesi olarak afetlere karşı güvenli bir altyapı kuramadığını ifade eden Erdoğan, düşük standartlı binaların şehirleri zehirli bir sarmaşık gibi istila ettiğini söyledi.

Erdoğan, şunları kaydetti:

"Türkiye özellikle cumhuriyet dönemindeki plansızlıkların, ihmallerin neticesi olarak afetlere karşı güvenli bir yapı kuramamıştır. Düşük standartlı binalar şehirlerimizi zehirli bir sarmaşık gibi istila etmiştir

Köylerimizde insanların kendi kendilerine yaptıkları evler de afetlere karşı dayanıklı değildir. Marmara depreminden bu gerçek tüm çıplaklığıyla kendini göstermiştir.

Geçtiğimiz yılın başında Elazığ, Malatya, ekimde de İzmir depremini yaşadık. Bilim insanları fay hattındaki depremleri inceleyerek yeni depremlere hazırlıklı olmamız hususunda sık sık sürekli bizleri ikaz ediyor. Milyonlarca yapının dönüşümünün öyle kolay olmadığını sanıyorum. Vicdan ve izan sahibi herkes kabul edecektir.

İşin büyüklüğü bizi harekete geçirmekten alıkoymadı. Belirlediğimiz öncelikler çerçevesinde var gücümüzle çalışıyoruz. Depreme dayanıklı yapı inşasında çok önemli gelişme kat ettik."

'Dikey mimari, hele hele deprem bölgelerinde bizim için intihardır'

Erdoğan, 268 riskli alanda faaliyetlerinin sürdüğünü, Türkiye genelinde 272 bin toplu konutun ve kentsel dönüşümün inşasının devam ettiğini belirterek "Sadece İstanbul'daki kentsel dönüşüm çalışmaları 10 milyon metrekare büyüklüğü olan bir alana yayılmış bulunuyor" dedi. Erdoğan, şöyle devam etti:

"Hedefimiz acil dönüştürülmesi gereken 1.5 milyon konutu önümüzdeki 5 yılda tamamlamaktır. Ekimdeki İzmir depreminin ardından bu şehirde de 5 bin konutun inşasına başladık.

Afetlere hazırlık yanında ülkemizin şehirleşme kalitesini de önemsiyoruz. Elazığ ve Malatya'daki deprem konutlarımız bu yaklaşımla inşa edilmiştir.

Türkiye özellikle cumhuriyet dönemindeki plansızlıkların, ihmallerin, rant hırsının neticesi olarak afetlere karşı güvenli bir altyapı kuramamıştır. Düşük standartlı binalar şehirlerimizi zehirli bir sarmaşık gibi istila etmiştir.

Son 8-9 yılda 1.5 milyon konutun dönüşümünü tamamlayarak, 6 milyon insanımızın can ve mal güvenliğini teminat altına aldık. Artık yeni projelerimizin tamamını yatay mimari çerçevesinde hazırlıyoruz. Dikey mimari, hele hele deprem bölgelerinde bizim için intihardır."