Hisse-i ikbal!

İbn-i Haldun “coğrafya kaderdir!” demiş. 
Ülkeler için elbette öyledir. 
Bireyler için ise asıl kader, kayınpederdir! 
Bir de işin öteki yüzü vardır: 
- Kayınpederler için de kader, damat veya gelindir.

***

Kuran’da bu konuda bir ayet yok. 
Müteaddit kez hem damat, hem kayınpeder olmuş Hz. Muhammed ise bu mevzuda bir hadis bırakmamıştır.
Çok şükür bu boşluğu, kendisi de önemli bir damat ve kayınpeder olan Hz. Ali doldurmuştur:
“İyi damat; kazanılmış bir erkek evlattır. Kötü damat ise kaybedilmiş bir kız çocuğu!”

***

Her ülkeye demeyelim ama, Yüce Tanrı her aileye nice iyi damatlar ve pekiyi gelinler nasip etsin.. 
Hem kızı hem oğlu olana, hele ikisinden de ikişerli olana da inayet ihsan eylesin! 
Kendi çapında “asrın lideri” olmak için her alanda, her cephede her türlü mücadeleyi veren devlet reisimiz, hiç değilse “asrın kayınpederi” olmayı garanti etmek üzere ülke hazinesini ve maliyesini birleştirdi. Zenginliği ve yoksulluğu temsil eden bu iki kuruluşu birleştirdi. 
Halkımızın dediği üzere, köfteci dükkânında kasaya oturtur gibi, damadını da getirip kasaya oturttu.

***

Adı ile kafiyesinden olacak, “damat” deyince şimdi akla bir tek o geliyor. 
Ama işin fenası, kayınpedere laf edemeyen ona çakıp duruyor. 
Türk Ceza Yasası’nda ve Anayasa’da “damadı koruma maddesi” unutulmuş. 
Kayınpederin hali pürmelali, talihsizliği ise hiç konuşulmuyor. 
Aslan gibi iki tane öz oğlu dururken, bir baba ülkenin hem hazinesini hem maliyesini nasıl olur da damadına teslim eder? 
Elbette çaresizlikten! 
Bizim bildiğimiz, baba gerektiğinde gözünü kırpmadan en hayati organını bile evladına verebilen insandır.
Tahsil terbiye, çoluk çocuk, edep adap oğullarında da var. 
Oğullardan biri para saymasını çok iyi biliyor, öteki de gemiciliği.
Ama kayınpeder, damadını tercih ediyor. 
Böylece muhtemel bir kardeş kavgasını önlüyor. 
Osmanlı’ya özendiğimiz şu netameli günlerde, Allah muhafaza, çocuklarını boğdurmak zorunda kalan Kanuni Sultan Süleyman durumuna düşmekten ülkeyi de, kendisini de kurtarıyor: “İşi ehline” veriyor. 
Damadın da mazisinde pazarlamacılık var. Yayıncılık var. 
Daha da önemlisi futbol var.
Kayınpeder gibi, kafasına meşin top değmişliği var. 
Çapaspor’da santrafor olduğu dönemde “yılın sporcusu” seçilmişliği var. Kayınpederi ile aynı burcu (Balık) paylaşıyorlar. 
Danışmanlığı, CEO’luğu, köşe yazarlığı yapmışlığı da var. 
Buraya bir yıldız koyup, nefeslenelim.

***

“Ekonomi ilmini elitist ve karmaşık bir dille anlayan ve anlatmaya çalışanların,bu yeni süreci ve siyaseti anlaması da beklenemez.” 
Vee.. 
“İnanıyoruz ki, birilerinin ürettiği sahte korku ve paranoyalara rağmen,toplumumuz bu sınavı da başarıyla verecektir.” 
Bu fiyakalı laflar damadın. 
Uzunca bir süre Sabah’ta köşe yazarlığı yaptı. 
İlk satırlar 10 Şubat 2014 günkü yazısından; ikinci ise 30 Mart 2015’ten. 
Her ikisi de dün yazılmış gibi, usta işi. 
Enflasyonla mücadele programını anlatırken sergilediği “kelam erbabı” tavırlar kaleminde de görülüyor.

***

Azıcık da tarihsel perspektif: 
Osmanlı tarihinin en ünlü damadı Veziriâzam Rüstem Paşa’dır.
Kanuni’nin kızı Mihrimah Sultan ile evlenmek istiyor. Ancak hakkında yaygın bir “cüzamlı” söylentisi var. 
Dönemin tababet inancına göre cüzamlı birisinin üzerinde bit (kehle) bulunamazmış. 
Kanuni de adamlarını o sırada Diyarbakır valisi olan Rüstem Paşa’ya gönderip iç çamaşırlarını kontrol ettiriyor. Mebzul miktarda bit bulununca Paşa’nın cüzamlı olmadığı anlaşılıyor. Böylece önce damat sonra da vezir oluyor. 
Hakkında birçok şiir yazılıyor: 
“Olacak o kişinin bahtı kavi, talihi yar / Kehlesi dahi anın mahallinde işe yarar”

***

Günümüz damatlarında bit aranmasa da başka unsurlar işe yarıyor.

***

Hikâyeyi halkımız ilk kez kayınpederden duymuştu. Damatlarla değil, Bedeviler ile ilgiliydi. 
CHP lideri Kılıçdaroğlu için, Meclis grubunda “Köprüaltı camcam - Öpsün seni amcam” kıvamında söylemişti: 
Bahtsız Bedeviyi çölde kutup ayıları...” (6 Kasım 2012)

***

Hazine’nin tam takır, Maliye’nin kuru bakır olduğu bir dönemde işbaşı yaptığı için damadı bahtsız sayanlar var.
Arkasında hem kayınpeder hem de Bahçeli gibi kirve olan biri bahtsız olamaz. 
Bu ikili hem damadı, hem de Hazine’yi Atatürk’ün mirası ile” onurlandırmaya karar vermişler: 
İş Bankası’nın Atatürk hisseleri derhal Hazine’ye devredilmelidir!”

***

Bir taşla birkaç kuş! 
Hem Atatürk harcanacak, hem İş Bankası, hem de CHP. 
Damat da maşa olacak!

Önceki ve Sonraki Yazılar