"İslamcı Ayrılıkçılıkla Mücadele" Yasası Açıklandı
Fransa Cumbhurbaşkanı Emmanuel Macron, ülkede "İslamcı ayrılıkçılık" ile mücadele etmek üzere hazırladıkları yeni yasanın ana hatlarını açıkladı.
Okullardan, derneklere ve kamu hizmetine kadar Fransız kurumlarında pek çok alanda yeni düzenlemelere gidilen "laiklik ve özgürlükler" yasası, 9 Aralık'ta hükümetin gündemine gelecek. Macron yasayı sunarken, "Cumhuriyet'e inanan samimi Müslümanlar’ı hedef almadıklarını, Cumhuriyet yasalarına karşı çıkarak kendi sistemini dayatan siyasi İslamcı akımlara karşı, 'Cumhuriyetçi bir uyanış' gerçekleştirmeyi hedeflediklerini" dile getirdi.
Cumhurbaşkanı Macron, aylardır beklenen "Fransa İslamı" adını verdiği proje çerçevesinde hazırladığı yasanın ana hatlarını düzenlediği basın toplantısı ile açıkladı. Fransa'nın sorunlu banliyölerinden Les Mureaux'yu basın toplantısı için mekan seçen Macron, bugüne kadar Fransız toplumunda yaşanan okul kantinlerinde helal yemek, havuzlarda kızlara ayrı saatler, dışarıdan finansal kaynak alan dernekler, yabancı imamlar gibi, toplumda polemik yaratan pek çok tartışmaya somut yasal öneriler getirdi.
Yasanın yalnızca "İslamcı ayrılıkçılığı hedef almadığını belirten Macron, "Temel hedefimiz radikal İslamcılık elbette. Bunun dışında bir takım tarikatların vs. de bu yasaya aykırı eylemlerinin cezalandırılabilmesi için bu genellemeyi yapıyoruz. Ama yaşadıklarımızı açıkça adlandırmakta fayda var. Verdiğimiz mücadele, ayrılıkçı İslam ile mücadeledir. Konunun ana unsuru budur" dedi.
Yasanın üç temel ayağı bulunduğunu belirten Macron, bunların "kamu hizmeti ve kurumları, okullar ve dernekler ile yabancı finansal kaynakların denetimi" olduğunu söyledi.
Macron, devlet kurumlarında çalışanların tarafsızlığının sağlanmasını hedeflediklerini ancak, yeni yasayla kamu kurumlarına bağlı olarak çalışacak özel aracı kurumların da bu kapsamda olacağını belirtti. Bir otobüs işletmesinde ya da güvenlik şirketinde çalışan kamu ile temastaki özel firmaların da bu kurala dahil edileceğini ve bugüne kadar bu konuda yaşanan belirsizliğin tümüyle ortadan kaldırılacağını söyledi.
Helal et ve ayrı havuz talebine son
Bazı okullarda kantinlerdeki "helal et" talebi ya da havuzlarda kadınlara ayrı saatler düzenleme talebi karşısında “şok olduğunu” belirten Macron, "Yerel yöneticilerimiz bu tür talepler karşısında zorluk çekiyor. Bundan böyle bu tür laiklik karşıtı taleplerin uygulanması ya da iptali kararını valiler verecek" dedi. Bu konuda valiliklere kararı askıya alma, uygulanmazsa, yerel yönetimler ve hakim kararına başvurma yetkisi getiriliyor.
"İslamcı cemaatçilikle" mücadele için illerde valiliklere verilen yetki sayesinde pek çok karar alındığını belilrten Macron, "Örneğin, 7 yaşındaki kızlara türban taktıran yasadışı bir okul bu yetki ile kapatıldı" diyerek, bundan böyle bu denetimlerin sistemli yürütüleceğini belirtti. Laiklik ilkesine aykırı davranan dernek, cami, ibadet mekanı gibi yerlerin, 2017'den bu yana kapatıldığını vurgulayan Macron, "2017'den bugüne kadar 212 bar, 15 ibadethane, 4 okul ve 13 dernek kapatıldı" dedi.
"Laiklik birlik içindeki Fransa'nın çimentosudur" diyen Fransız politikacı, yasayla inançlı Müslümanları hedef almadıklarını, Cumhuriyet'e inanan samimi Müslümanlar’ın, ülkeyi bölmek isteyen aşırıcıların, örneğin türban gibi konularda söylemlerini dikkate alarak, hedef alındıklarını hissetmemelerini" istedi. Macron yasanın taslak halinde Ekim ayı ortasından itibaren tartışmaya açılacağını, 9 Aralık'ta Bakanlar Kurulu gündemine alınacağını, Ocak 2021'den itibaren de Meclis'te görüşüleceğini açıkladı.
Derneklerin kapatılması
Macron, özellikle bazı sosyal ve cami dernekleri aracılığıyla radikal İslam'ın Fransa'da yayıldığını, bu kuruluşların daha sert bir denetim ve yaptırımla karşılaşacağını dile getirdi. "Dernekler, ulusu ayakta tutan unsurlar olmalı, onu parçalayan değil" diyen Macron, özellikle derneklerin finansmanı ile ilgili sıkı kurallar getireceklerini belirtti. Fransa Cumhurbaşkanı, "Devletten veya yerel bir makamdan sübvansiyon talep eden herhangi bir dernek, Cumhuriyet değerlerine ve toplumdaki asgari yaşam şartlarına saygı sözleşmesi imzalamak zorunda kalacak. Buna karşı faaliyet gösteren derneklere yardımlar kesilecek. Eğer sözleşme kesilirse, dernek yetkilileri aldıkları yardımı geri ödemek zorunda kalacak. Çünkü kamu parasının, ayrılıkçıları finanse etmek için kullanılmaması gerekiyor" dedi.
“Eğitimde alınan en devrimci karar”
Macron, yeni getirilecek yasayla, tüm ülkede, 3 yaşından itibaren eğitimi zorunlu hale getireceklerini bildirdi. Bu kararın önümüzdeki yıldan itibaren yürürlüğe gireceğini vurguladı. Fransa'da 50 bin öğrencinin evde eğitim gördüğünü, bazı çevrelerin çocuklarını laik cumhuriyetçi eğitimden kaçırmak için bu yöntemi kullandığını, bundan böyle, "evde eğitimin, sağlık koşullarıyla sınırlı hale getirileceğini söyledi. Macron, "Bu sınırlama bir gereklilik. Böylece, çocukların yasal olmayan, ders yerine dua öğretilen ve neye hizmet ettiği belli olmayan kurumlarda eğitim görmesinin önüne geçilecek. 1882 yılındaki zorunlu ve laik eğitim yasası ile 1969'daki kız ve erkek öğrencilerin karma sınıflarda eğitim görmesini öngören karardan sonra, eğitimde alınan en devrimci karara imza atıyoruz" diye konuştu.
Yabancı finansman, imam ve öğretmene son
Yasa tasarısının önemli bir ayağının da Fransa'da Müslüman dernekleri ve camilere yurt dışından yapılan finansal desteğin çok sıkı kontrol edilmesi olduğunu belirten Macron, "Fransız İslam'ını yabancı etkisinden kurtarmak istiyoruz" dedi. Bu yolda, yabancı imamların Fransa'da görevlendirilmesine 4 yıl içinde aşamalı olarak son vereceklerini, Fransa'nın kendi imamlarını kendisinin yetiştireceğini, Fransız yasalarını ve dilini bilen, Cumhuriyete bağlı imamlar yetiştireceklerini söyledi. Aynı uygulamayı yabancı dil öğretmenleri için de gerçekleştireceklerini belirtti.
İslam Bilimleri Enstitüsü
Fransa'da "İslam'ın ve Arapça'nın daha iyi anlaşılması" için kurumsal değişikliklere de gideceklerini belirten Fransa Cumhurbaşkanı Macron, "Talebe bağlı olarak Arapça ve diğer dillerin okullarda ya da sıkı denetlenen okula paralel eğitim kurumlarında öğretilmesi için gereken alt yapıyı hazırlayacağız. Teoloji ve İslam bilimleri eğitimi için daha kaliteli, üniversite seviyesinde eğitim olanaklarının alt yapısını oluşturacağız. Bilimsel bir İslamoloji Enstitüsü kurmaya karar verdik. İslam medeniyetinin yanı sıra, Akdeniz havzası ve Afrika'daki araştırmalara üniversitelerde yer açacağız" dedi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.