Türkiye, üzerinde bulunduğu coğrafya ve halkıyla önemli bir ülkedir.

Aynı zamanda da değerlidir.

21. yüz yılda çektiğimiz sıkıntıların nedeni ise, KAYIT DIŞILIKTIR.

Bir ülkenin dış politikası kayıt dışında kalamaz.

Devletin tepesindekilerin, diğer ülkelerin aynı konumdaki görevlileri ile yaptığı konuşmalar kayıt altına alınır.

Geçmişte başbakanların, sonra cumhurbaşkanın ve bakanların yabancılarla görüşmeleri kayıt dışıdır.

Konuşan bilir yabancılar bilir, Tanrı bilir.

Osmanlı'da da böyle değil miydi ?

İrtica sadece devletin ve kurumlarının din eksenine oturtulmaya çalışılması değildir.

Türkiye'de kadınlar kayıt dışıdır.

On binlerce kadın resmi nikahsız yaşarlar.

İçlerinde çok azı  "tek eş" durumundadır.

Çoğunluğu kumadırlar.

Bir kısmı ise kumanın kuması, hatta kumaların kumasıdır.

İki veya daha  çok kadınla aynı evde yaşayıp, dini nikah hokkabazlığının arkasına sığınarak onlarca çocuk sahibi olanlar var.

Medya bunlara özel yer ayırıyor.

Basın ahlak yasasına bağlı gazetelerimiz  13 karılı 45 çocuklu adamın resmine ilk sayfada yer veriyorlar.

Televizyonlar bu ahlaksızlığı magazin haberi yapıyorlar.

Ne yapıyorsun diyen yok.

Kınayan, sorgulayan, yeren, bu durumun TC yasalarına aykırı olduğunu haykıran yok.

45 çocuğu dünyaya getirtip ortalığa salmak ülkeye ihanettir diyene rastladınız mı ?

Hatta , içte içe ;

- Helal olsun adama , diyen ve bu duruma imrenen yaratıklar bile var.

Kayıt dışı kadınlar, kayıt dışı çocuklar  doğuruyorlar.

Çocuklar ancak okula gideceği zaman kimlik çıkarmaya çalışılıyor..

Kimliksiz binlerce çocuk yaşıyor TC sınırları içinde.

Bu çocuklar kimlikleri çıkmadan ölürlerse, göz yaşları ve ağıtlarla bir mezara konuyorlar.

Fakat ölüleri ve mezarları devletin kayıtlarında görülmüyor.

Çünkü, yaşadıklarına ilişkin kayıt yok. ,

Kayıt dışı doğuyor, kayıt dışı ölüyorlar.

Darbecilerin işkenceyle öldürttükleri gençlerin cesetleri nasıl kayıt dışı olarak gömüldüyse, kimliksiz çocuklarınki de öyle gömülüyor.

12- 13 yaşındaki kızlar ana-babaları tarafından satılıyor.

Bu satışlara din adamı olduğunu sanan ahlaksızlar “imam nikahı” kıyarak destek veriyorlar.

Devletin hastanesinde  13 yaşındaki kız doğum yapıyor.

Polis seyirci, savcılar uykuda, hukuk saklandığı yerden çıkmıyor.

AB kapısında bir ülke..

Adı Türkiye......

Kayıt dışı dış ilişkilerin, kayıt dışı evliliklerin, kayıt dışı çocukların ve  kayıt dışı ölülerin bu kadar çok olduğu başka bir ülke var mıdır ?

Varsa da bizi ilgilendirmez, Türkiye geri ülkeleri örnek almak yerine çağdaş toplumlara örnek olmalıdır.

Maliye Bakanları bazen şöyle açıklamalar yaparlar:

- Kayıt dışı ekonomiyi önleyeceğiz…..

Siz önce kayıt dışı yaşamı ve ölümü kayıt altına alın.

Başka ülkelerin yetkilileriyle yapılan konuşmaları, verilen sözleri  kayıt altına alın.

Dünyanın en ilkel sistemi olan ağalıkları kayıt altına alın.

Ve unutmayın ki, bu ülkeyi ayakta tutan kayıt dışı ekonomidir.

Kayıt dışı ekonominin ne olduğunu bile bilmiyor, hırsızlıkla karıştırıyorsunuz.