Kerime Yıldız
KORKU, BAĞIŞIKLIĞI BOZAR
Adamın birisi, Azrâil’le karşılaşmış. Nereye gittiğini sorunca, ”Filanca yere gidiyorum. Filancanın canını alacağım.” demiş. Sonra tekrar karşılaşılaşmışlar. Adam, “Bir kişi dedin ama bin kişinin canını almışsın.” deyince Azrâil, şöyle karşılık vermiş:
“Doğru, bir kişiydi. Gerisi, korkudan öldü.”
Korona virüsüyle ilgili haberler, aldı başını gidiyor. Ne kadarı doğru bilemiyoruz. Virüs, sınırlarımıza dayandı, İran sınırı kapatıldı. Belki de ülkemize geldi. Kesin olan şu ki gelmeden, korkusu geldi. Allah korusun, Orta Doğu’ya gelirse korkudan ölenlerin sayısı, virüsten ölenlerden fazla olacak. Çünkü korku, bağışıklık sistemimizin en büyük düşmanı.
Dünyânın önde gelen korona virüsü uzmanlarından birisi olan Profesör Gabriel Leung, virüsün dünya nüfusunun yüzde 60’ını etkileyebileceğini söyledi.
Şu anda savaş ve göçler sebebiyle çok ciddî bir tehlike altındayız. Savaş bölgelerinin halkı, doğal olarak çok bakımsız. Antep, Urfa gibi illerimizde türlü türlü hastalıklar çıkmaya başladı bile. Üzerine bir de korkuyu ekleyin.
İspanyol gribi, 1. Dünya Savaşı’ndan sonra çıkmıştı. Ekonomi kötüydü. Savaş yorgunu ülkeler, gribe dayanamadı. Milyonlarca insan öldü. Şimdi de böyle bir ihtimâlden bahsediliyor.
Annemden dinledim. Ona da büyükler anlatmış. O yıllarda köyümüzde lohusa, yatakta; bebek, beşikte ölürmüş. Düşünüyorum da belki de grip salgınıydı ama onlar, kıtlık diye anlatıyorlar.
Evlerinizde âilecek, maydanoz-limon kürleri yapın. Bol bol soğan sarımsak tüketin. İnternette târifleri var.
En mühimi, korkmayın! Paniklemeyin!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.