Anıl Akın
Küllerimizden Doğabilir miyiz?
Üzücü, bir o kadar kara günlerden geçiyoruz ki! yazı yazarken dahi ellerim titriyor. En büyük duamız “can kaybının olmaması” diyemiyoruz, artık teselliyi “can kaybının az olması” duasında buluyoruz. Allah’ım hayatını kaybedenlere rahmet, bize, sağ kalanlara güç kuvvet versin.
Biz bu zor günleri atlatırız, atlatacağız da. Bilimle ve inancımızla üstesinden geleceğiz elbet. Ekonomik ve sosyal çöküşü durdurabiliriz de bu durumu avantaja çevirmeye çalışan sözde siyasetçileri, sözde magazincileri, sözde fenomenleri, veya sözde diğerlerini ne yapacağız. Ya X yardım derneği kötü, Z yardım derneği iyi diyenler… Ya karınca misali yangına su taşımaya çalışan kişilere yapılan hakaret ve kötülemeleri ne yapacağız? Bu enkazın altında kalan sadece canlar değil, enkaz altındaki vicdanları ne yapacağız? Biz Türk Milletiyiz, bin kere ölüp bin kere küllerimizden doğduk. Tarih şahit bu ülke bu insanlar ne musibetler geçirdi, ne savaşlar, ne afetler yaşadı. Arkamızdan vurulmadıkça sarsılsak ta devrilmedik. Hulasa-i kelam içimizden birileri bizim yumuşak karnımıza dokunarak enerjimizi sömürüyor. Kendi içimizde birbirimizi kötüleyerek zaman kaybediyoruz. X derneğini sevmiyorsan güvenmiyorsan sen yardım yapma be güzel kardeşim. Ama enkazın altına elini sokan, canını bu yola revan eden, bir taş kaldıran, bir bardak su vermek için gönüllü olan, evini barkını bırakıp hiç tanımadığı insanların yardımına koşan kardeşlerimizin umudunu, şevkini kırma. Elinden geliyorsa, durumun müsaitse neresi gönlünden geçiyorsa oraya yardımını yap, yapamıyorsan duanı et ve enkaz altında değilsen sessiz ol. Belki de derinlerden bir ses daha duyarda kurtarmaya çalışırız.
Bize tarih ile ilgili iki şey öğretildi, birincisi tarihten ders alınır, ikincisi ise tarih tekerrürden ibarettir. Biz tarihten gerekli dersleri almadığımızdan hep ikinciyle yüzleşmek zorunda kaldık. Umarım bu son olur. Umarım canım ülkem bu acıyı en kısa zamanda atlatır. Gidenler geri gelmeyecek ve onları asla unutmayacağız. Artık tarih tekerrür etmesin ve başta İstanbul olmak üzere ülkemiz için bilimsel bir anlayışla ve liyakat ölçüsünde ülkemiz için siyaset üstü anlayışla gerekli önlemleri alırız.
Bir vatandaş olarak bu konunun beka sorunu olduğunu ve kırmızı çizgilerimizden birisi olması gerektiğine inanıyorum.
Anıl AKIN
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.