NAZİLER'İN GELİŞTİRDİĞİ EN ESRARENGİZ TEKNOLOJİLERDEN BİRİ OLAN ''DIE GLOCKE'' NAZİ ÇANI PROJESİ NEDİR?

NAZİLER'İN GELİŞTİRDİĞİ EN ESRARENGİZ TEKNOLOJİLERDEN BİRİ OLAN ''DIE GLOCKE'' NAZİ ÇANI PROJESİ NEDİR?

Bu yazımızda, Hitler Almanyası'nın gizli silahlarından biri olan Die Glocke ''Nazi Çanı'' projesi hakkındaki ilginç bilgileri araştırdık. Wunderwaffe ''Mucize Silah'' olarakta nitelendirilen Naziler'in zaman makinesi hakkındaki ilginç detaylar yazımızda.

Die Glocke, Naziler’in geliştirdiği çok gizli bir teknolojik cihazdır. Die Glocke’nin yani Nazi Çanı projesinin SS Generali Hans Kammler önderliğinde bir grup mühendis ve bilim insanı tarafından geliştirildiği söylenmektedir. Kammler ayrıca Naziler'in gizli V-2 roket programını da yürüten isimdir. V-2 roket programı, Londra gibi uzak mesafeli yerlere uzun menzilli balistik füze göndermeyi hedefleyen bir programdı ve bu proje dünyada bir ilkti. Bunun yanı sıra 1947 yılında yaşanan Roswell UFO Kazası'nın da aslında Nazi Çanı (Die Glocke) olduğu öne sürülmektedir. Aynı zamanda Die Glocke'nin yer çekimini alt ettiği de söylenmektedir.

Polonya'da 2000 yıllarında "Die Glocke" için bir çok araştırma yapılmıştır. Bu cihazı ilk defa duyuran isim ise gazeteci Igor Witkowski olmuştur. Hatta Witkowski bunu bir kitapta da anlatmıştır. Nazi subayı Jakob Sporrenberg'in ve bazı askerlerin sorgusunda da gizli kayıtlar tutulmuştur. İngiliz yazar Nick Cook ise Die Glocke hakkında raporlar hazırlamış ve Nazi hükümetinin varlığını gizlemek içinde elinden geleni yapmıştır.

Nazi subayı Jakob Sporrenberg'in anlattığına göre bu cihaz yakıt kaynağı üretiminde kullanılmıştır. Hatta çalışmalar sırasında da bilim insanlarının çoğunun hayatını kaybettiği söylenmektedir. Görüntüsünden dolayı bu cihaza Çan diye ifade edilip tanımlanmaktadır. Cihazın yapısı 4 metre yüksekliğinde ve 2,5 metre genişliğindedir. Yapımında ise metal kullanılmıştır. Cihaz çalıştığında ise mor ve mavi renkli bir sis 200 metrelik alanı kaplamaktadır.

Bilim insanları ise deneylerde odaya bitkiler yerleştirip gözlemler yapmışlardır. Ancak bitkilerin cihaz çalıştığı an eridiği görülmüştür. Deney için kullanılan mahkumların ise acı içinde öldüğü ve kanlarının jele dönüştüğü ifade edilmektedir. Sporrenberg'e göre cihaz birkaç metre de olsa havalanmaktadır. Die Glocke'nin içinde iki metal silindir de bulunmaktadır. Silindire eklenen sıvı sayesinde de cihaz saat yönünün tersinde dönmektedir. Bazı araştırmacılar silindir içindeki maddenin nükleer silahlarda kullanıldığını bile düşünmekteler. Ancak bu henüz tam olarak doğrulanmış değil.

Bilim insanları deneylerinde toryum da elde etmişlerdir. Bu toryum ise zamanla radyoaktif elemente dönüştürülmüş olabilir. Naziler’in tek amacı belki de buydu. Bu sayede atom bombası elde edilebilirdi. Bazı iddialara göre cihazın çevreye verdiği zarar da bilerek yapılmıştı. Hatta en korkutucu iddia ise Naziler’in cihazı seri üretime geçirerek, savaşta bunu kullanmayı düşündükleridir. Bilim insanı Otto Cerny'nin iddiasına göre ise bu cihazın zaman makinesi olarak üretilmesi hedefleniyordu. Cerny ise 2. Dünya Savaşı'nın sonunda ABD'ye kaçırılmıştır. Bu cihazda birde ayna vardı ve ayna sayesinde geçmiş ve gelecek görüntülere ulaşılabiliyordu. Bu da Naziler’in zaman makinesi üzerinde çalıştıklarını düşündürmektedir. Aynı zamanda Polonya'nın Ludwikowice kasabasında bulunan bu tesisin kalıntıları da mevcuttur. Hatta Nazi bilim insanları bu çalışmaları yaparken gizlenmek adına tüneller de inşa etmişlerdir. O bölgede bulunan İngiltere'deki Stonehenge'e benzer beton yapıların neden yapıldığı ise hala açıklanamamıştır. Bununla beraber Jakob Sporrenberg'in ifadesinin de gerçek olduğu bir başka Nazi subayı Rudolf S’nin verdiği ifadelerden de anlaşılmaktadır. Hatta cihazın kaçırıldığından bile bahsetmiştir. Rudolf'un iddiasına göre Rus kuvvetleri tesise yaklaştığında oradaki bilim insanları tahliye edilmiştir. Bir de mühendis general Hans Kammler'in adı bu olayda sıkça geçmektedir. Silah programının başına Hitler Hans Kammler’i görevlendirmiştir. Savaşın bitmesine aylar kala ise Hans ortadan kaybolmuştur. Müttefik devletler Hans Kammler’i bulmak için çok çaba sarfetseler de olumlu sonuç alamamışlardır.

Daha sonrasında Kammler’in intihar ettiği düşünülerek 3 yıl sonra ölüm ilanı verilmiştir. Kammler hakkında birçok iddia olsa da Kammler’in 1945 yılında 600 personelle Avusturya'ya gittiği düşünülmektedir. Fakat Amerikan birlikleri onların peşlerine düşsede hiçbir ize rastlayamamışlardır. Avusturya'nın Untersberg bölgesinden gelen resmi raporlara göre giden kişilerin dağlara çıkıp ardından geri gelmediği yazılmıştır. Hatta 2011 yılında Untersberg'e giden Stan Wolf ismindeki bir yazar da bu askeri grubu gördüğünü ancak kayaların içine girip bir daha çıkmadıklarını ifade etmiştir. Bazı kişiler bu cihazın Kammler’in yanında olduğunu ve zaman içerisinde gelip gittiğini de iddia etmekteler.

1965 yılının Aralık ayında ise gökten bir cisim Pensilvanya'nın Kecksburg taraflarına düşmüştür. Nesneyi gören kişilerin anlattıkları ise Jakob Sporrenberg'in anlattıklarına çok benzemektedir.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler