Türkiye son dönemde Doğu ve Güneydoğu sınırlarımızda yoğunlaşan sızma girişimleri ve bu girişimleri önlemek amacıyla başlayan operasyonlara yoğunlaştı.

Suriye’deki operasyonlar nedeniyle PKK’nın uzun süredir Doğu ve Güneydoğu bölgelerinde lokal hareketliliğinin dışında sistematik bir saldırıları olmadı.

Bölgede bulunan teröristlerin kökenleri ise PKK ile işbirliği içinde ortak çatı altındaki diğer DHKP ve benzeri gruplar.

Giresun, Tokat, Trabzon gibi bölgelerde ele geçirilen teröristler aslında PKK’dan çok bu terör grupları.

Türkiye Pençe Harekâtı’nı başlattı. Her zaman Kuzey Irak bölgesinde PKK hedefleri bombalanıyordu.

Fırat’ın Doğusu konusunda Türkiye uzun zamandır hazırlık yapıyor. Eninde sonunda bu bölge PKK-PYD-YPG’den temizlenecek.

Sadece zamanlaması bekleniyor. Afrin Harekâtı ve Münbiç kararlılığımız sonrası ABD yönetiminde Suriye konusunda ciddi kırılmalar oldu. Başkan Trump Suriye’den çekilme kararını açıklarken Pentagon tam tersi bir hamle yaptı.

Şimdi ABD resmi olarak askerlerini çekerken eskisine göre yeni silah teknolojileri ile gayri resmi güçlerini bölgeye yerelleştirerek yeni operasyonların peşinde.

Bir taraftan Referandum girişimi sonrası ciddi bir yara alan Barzani grubunu güçlendirme isterken, diğer taraftan PYD-PKK unsurlarını toparlama derdine de girdi.

ABD ısrarla Suriye’de PYD-PKK’ya, Kuzey Irak’ta ise Barzani Grubuna iki ayrı Otonom devlet kurdurmak istiyor.

Fakat Afrin ve Münbiç’te anladı ki bölgede bu tür yapılar için PKK-PYD ve Peşmergeler yeterli gelmeyecek.

Bir süredir hem Kuzey Irak’ta hem de Suriye’nin Kuzeyinde yeni PKK-PYD ve Peşmerge türleri görülmeye başlanmıştı. Gözleri mavi, boyları 1.80-1.90’ları aşan 90-100 kg’ı bulan Peşmergeler türemişti.

ABD bugüne kadar ön saflara kendisi değil Peşmerge ve PKK-PYD’yi sürerdi. Onları eğitti, binlerce tır silahla birlikte donattı. Fakat bir türlü etkili olamadı.

Bu nedenle son zamanlarda Peşmerge kılığına soktuğu binlerce askerini bölgeye yerleştirdi. Aslında Pençe Harekatı ile Türkiye PKK-PYD, Peşmerge kılığına giren ABD’lileri de hedef alıyor.  

ABD bölgedeki iki önemli hedefinden hiçbir zaman vazgeçmeyecek. Enerji kaynakları ve temiz su kaynakları.

Temiz su kaynakları geniş bir bölge demektir. Bu bölgenin neredeyse tamamına yakını Türkiye topraklarındadır.  

Onun için son zamanlarda teröristlerin eylemleri Güneydoğu ile birlikte Doğu Anadolu hatta Karadeniz’e kadar yayılmaya başladı.

Dünyanın en temiz yeraltı ve yerüstü temiz su havzaları Kars, Ağrı, Erzincan, Erzurum, Bingöl, Van, Muş, Bitlis’ten başlar Kuzey Irak’a kadar iner.

ABD bu su kaynaklarının imtiyazı peşindedir. Elini güçlendirmek için bölgede uzun zamandır aktif olmayan terör unsurlarını harekete geçirmek istemesi de o yüzdendir.

İşte bu gelişmeler nedeniyle Türkiye ABD’nin Fırat’ın Doğusunda harekât beklerken Kuzey Irak’ta PKK’ya yönelik Pençe Harekâtı’na başlamıştır. Bölgeden gelen bilgilere göre Pençe harekâtı ile ABD biraz zor durumda kalıyor.

Uzun süredir yeniden yapılandırmaya çalıştığı PKK-PYD ve Peşmerge unsurları biraz hazırlıksız yakalandı.

Zaten başarılı olsalar Türkiye açısından iş işten geçmiş olurdu. Türkiye Pençe Harekâtında tamamen yerli geliştirilen silah teknolojisini kullanıyor.

Uzun zamandır çalışmaları yapılan Bora Füzesi bunlardan biri. Türkiye’nin ilk kez burada kullandığı söyleniyor.

Pençe Harekâtı ABD’yi telaşlandırdı. Önceki gün Kerkük’te sivilleri hedef alan yedi ayrı noktada ki bombalı araç saldırılarının Kuzey Irak Barzani gruplarının planı olabileceği üzerinde duruluyor. 

Pençe Harekatı’na cevap olarak. Bu nedenle Neçirvan Barzani’nin yakın izlemeye alınacağı görülecektir.

Türkiye Pençe Harekâtı ile bölge konusunda ABD’nin niyeti ne olursa olsun kararlılığını ortaya koymaktadır. Türkiye’nin bu hamlesine ABD’nin önümüze hangi blöfleri koyduğunu göreceğiz.

Kerkük’te sivilleri hedef alan bombalı araç olaylarına yönelik Türkiye’de özellikle İstanbul ve tatil beldeleri olmak üzere dikkatli olunması kaçınılmazdır. Zaaf gösterilecek zaman değildir.

Kalın sağlıcakla…