Nuray Başaran
TARIM BAKANLIĞI’NDA NELER OLUYOR? (5) - TOPLULAŞTIRMA
NURAY BAŞARAN
Tarım bakanlığı ile ilgili yazılarımıza başladıktan sonra adeta ihbar yağmuruna tutulduk. Buna sevinsek mi, üzülsek mi bilemiyorum. Zira okuyucu ve vatandaşlarımızın güveni bizi mutlu ederken, gelen konular ve belgeler karşısında üzülmemek ise mümkün değil.
Elbette bunların hepsini sizlerle paylaşmaya ve haksızlıkları ve usulsüzlükleri yazmaya devam edeceğim. Bu bana ‘yazabilecek misiniz?’ diye soran okuyucularıma cevabımdır…
Konumuza dönecek olursak, Toplulaştırma: Tarım Reformu Genel Müdürlüğü tarafından 2002 yılında “Tarım arazilerini düzenleme” adı altında başlatılan ve 16 yıldır devam eden proje.
Doğrusu bu konuda gelen şikayetlere , özellikle köylülerden ve arazi sahiplerinden gelen şikayetlere ihtiyatlı davrandım. Zira Parçalanmış tarım arazilerini birleştirerek verimli arazi haline getirmek idare açısından zor ve bir o kadar cesur ve en önemlisi ülke tarımı için olmazsa olmaz bir iş….
Fakat karşımıza daha ilk aşamada ‘Toplulaştırma’ yaptığınız yerde birleştirme sırasında arazileri siz ‘Bakan yakınları’ olarak alır, daha sonra da oradan geçecek yol nedeniyle karayollarına ‘kamulaştırma(!)! eliyle (köylüleri yani bu arazilerin eski sahiplerini hiçe sayarak) satıp bu paraları arazilerin yeni sahibi olarak cebinize indirirseniz, elbette o köylüler ayaklanır! Ve elbette bu ‘ahlaki(!)’ davranışınız nedeniyle bu işlemleri yapabilmeniz zorlaşır….Ve haksızlığa uğrayan bu arazilerin sahiplerinden gelen tepkilere, hiç hak etmedikleri halde, ‘Eşkıya mısınız?’ diye çıkışırsınız….
Peki ya daha sonra?
Bir bakanlar kurulu toplantısında iki bakanın kavgasına çözüm olarak getirilen Toplulaştırma uygulamasının DSİ’ye devrine ne demeli?
Ki o dönemde Türkiye Ziraatçılar Derneği Başkanı Hüseyin Demirtaş , ‘Yetkinin DSİ’ye devredilmesi halinde, bazı kamulaştırmalı projelerin bedel ödememek için toplulaştırma adı altında yapılabileceğine ve bundan çiftçinin zarar görebileceğine’ dikkat çekiyor.
Bu arada Toplulaştırma işlemleri özel şirketlere ihale ediliyor ve onlar eliyle yapılıyor. Bu şirketler kim ya da kimin? Hangi şartlarda bu işlemleri yapıyorlar? Sorular çok…
Bu uğurda yapılan kavgalar ve ölümler var….Ama ne yazık ki bunlar yıllardır da Türkiye gündeminde hak ettiği yeri almış değil.
Bu konuda o kadar çok örnek ve uygulama var ki…
Ne yazık ki bu süreçte bunları duyuracak bir mecra yani medya da olmadığı(!) için, 3 milyon çiftçinin hakları zaman zaman sadece yerel gazetelerin köşesinde birer küçük haber olarak kalmış durumda.
Aslında o yerel gazeteler hala daha ‘bozulmadığı(!)’ için onlara çok şey borçluyuz. Tarihe not düştüler.
Onlara gazetecilik haklarını teslim etmek için bugün sadece bir örnek haberi sizinle paylaşmayı uygun buluyorum. O gazeteci arkadaşlarım ki çoğu habere korkmadan adını da koymuş. Bu konuda yerel medyada yüzlerce haber var. Kısa bir araştırma ile bunlara ulaşıyorsunuz.
İŞTE BİR ÖRNEK HABER VE İNANILMASI ZOR İDDİALAR:
Bismil’de ‘toplulaştırma’ kavgası: 12 yaralı
Diyarbakır’ın Bismil İlçesi’ne bağlı Türkmenhacı Köyü’nde Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığınca özel bir şirket tarafından yapılan toplulaştırma iddiası nedeniyle silahlı kavga çıktı. Kavgada 12 kişi ağır yaralandı. Yaralılar Bismil Devlet Hastanesi’ne kaldırılarak, tedavi altına alındı. Olayla ilgili çok yönlü soruşturma başlatıldı.
Edinilen bilgiye göre, yaklaşık 2 yıl önce Gıda, Tarım ve hayvancılık Bakanlığı’nca, Bismil İlçesi’ne bağlı Türkmenhacı Köyü’nde toplulaştırma yapıldı. Ankara’daki bir şirket tarafından yaklaşık 30 bin dönüm arazide yapılan toplulaştırmada değerli araziler, maddi anlamda güçlü olan ailelere para karşılığında verildiği iddia edildi.
İddialara göre, değerli arazilerin M. H., C. K. ve Köy Muhtarı R. K.’a verilmesi üzerine arazilerin asıl sahipleri olan köylüler duruma itiraz ettiler. Toplulaştırmanın haksız bir şekilde yapıldığı iddiasıyla Bismil Jandarma Karakol Komutanı ile görüşen köylüler, arazilerin toplulaştırmadan önceki duruma göre sürülmesini istediler. Karakol Komutanı da köylülerin bu talebini olumlu karşılarken, köylüler Karakol komutanı ile birlikte bu kez Bismil Kaymakamı Turgay Gülenç ile görüştüler. Burada köylüleri dinleyen Kaymakam Gülenç, arazilerin toplulaştırmaya göre sürülmesi talimatını verdi.
ARAZİYİ SÜRÜLMESİ SIRASINDA SİLAHLAR KONUŞTU
Bugün sabah saatlerinde arazileri sürmeye gelen M. H., C. K. ve Köy Muhtarı Resul Koluman’ın yakınları ile köylüler arasında silahlı kavga çıktı. Kavgada Turabi Yaşar, İnal Atabay, Abdulbari Atabay, İsmail Yaşar, Mustafa Atabay, Kazım Kahraman, Satılmış Kahraman, Eyüp kahraman, Hacı Yaşar ile isimleri öğrenilemeyen 12 kişi çeşitli yerlerinden yaralandılar.
JANDARMA KÖYDE YOĞUN GÜVENLİK ÖNLEMİ ALDI
Yaralılar 112 ambulansları ile Bismil Devlet Hastanesi ve Dicle Üniversitesi Acil ve Travmatoloji Hastanesi’ne kaldırılarak tedavi altına alındılar. Bu arada, olayın ardından Bismil Jandarma ekipleri, köyde güvenlik önlemi aldı.
RÜŞVET KARŞILIĞI ARAZİLER BAŞKA AİLELERE VERİLDİ İDDİASI
Türkmenhacı Köylüleri, Yaklaşık 2 yıl önce Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nca köylerinde toplulaştırma uygulaması yaptığını ifade ederek, “Toplulaştırma ihalesine kazanan Ankara’lı şirket yetkilileri, köye gelerek, toplulaştırma çalışmaları yaptı. Şirket yetkilisi Ali Çelik’in nezaretinde yapılan çalışmalar sırasında, bizim gibi arazilerin asıl sahiplerine vereceklerine köyde maddi durumu iyi olan aileleri olan M. H., C. K. ve Köy muhtarı Resul Koluman’a para karşılığı en değerli araziler verildi. Şirket yetkilileri, köylünün taleplerini ve şikayetlerini dikkate almamıştır. Aksine, ‘Tarım Bakanlığının emridir, hiçbir şekilde değiştiremezsiniz’ deyip toplulaştırmayı resen yapmışlardır. Böyle yaparak bizi mağdur etmişlerdir. Bize ve Bakanlığa karşı karşıya getirdiler Ayrıca şirket yetkilileri, toplulaştırma çalışmaları kapsamında Bakanlıktan 1 milyon TL ihale bedelini de almışlardır” diye ileri sürdüler.
“TOPLULAŞTIRMA HAKSIZ BİR ŞEKİLDE YAPILDI”
Toplulaştırmanın haksız bir şekilde yapıldığını, yeniden yapılmasını talep ettiklerine değinen köylüler, “Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı da bize ikinci toplulaştırmanın yapılacağına dair yazı gönderdi. Karakol komutanı bizzat toplulaştırma Daire Başkanı Doğan Bey ile görüştü. Görüşme sırasında bu kez toplulaştırma yetkilileri, ‘Yapılan toplulaştırmaya göre değil, geçmişteki gibi arazilerini kullanmaları gerekiyor’ dediler. Daha sonra Karakol komutanı ile birlikte Kaymakam Turgay Gülenç’e gittik. Kaymakam, olaya el atacağını söyledi. Kaymakam Gülenç, daha sonra bize yapılan toplulaştırmaya göre arazilerin kullanımı talimatına verdi. Toplulaştırma çalışmalarında para karşılığında en değerli arazileri alan şahıslar, köyde hem maddi, hem de manevi alamda ailesel güçlerinden dolayı köydeki arazileri kullanmaya giderken, çatışma çıktı. Aslında bu yöntem köyün dağılmasını isteyenlerin bir oyunudur. Bilerek yapılan bir çalışmadır. Haksızlığın giderilmesini istiyoruz” diye konuştular. (https://www.haberdiyarbakir.gen.tr/yerel/bismilde-toplulastirma-kavgasi-12-yarali.html-ÖZEL HABER)
Yazmaya devam edeceğiz….
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.