ABD’de kürtaj, silah hakları, mülkiyet, eğitim, sağlık hizmetleri, göçmenler, iklim değişikliği, aşı, aile kurumu vb. konular üzerinden siyasi kutuplaşma devam ediyor.

The Economist, bu kutuplaşmanın ABD eyaletlerini birbirine taban tabana zıt iki anlayış arasında böleceğini ve neticede kutuplaşmanın derinleşeceğini ifade etti. O iki kutup ise “liberaller” ve “muhafazakarlar” olarak tanımlandı.

KİM BU KUTUPLAR

ABD’de “liberaller”, genel olarak Demokrat Parti’ye oy veren, LGBT’yi savunan, kürtajı destekleyen, silah sahipliğine karşı çıkan, eğitimin ve sağlık hizmetlerinin ücretsiz olarak devlet tarafından sağlanmasını savunan siyasi kutbu temsil ediyor. Liberaller, büyük şirketlerin “toplumsal eşitliği yayması” gerektiğini savunuyor.

Liberallerin gündemindeki en büyük konu ise, toplumdaki bütün azınlıkların ve grupların ön plana çıkarılması ve bu konuda farkındalık yaratılması, ırkçılık, toplumsal eşitsizlik, göçmenlerin topluma uyumu, polis şiddeti ve askeri harcamaların azaltılması.

Muhafazakarlar ise genel olarak Cumhuriyetçi Parti’ye oy veren, kürtaj karşıtı, dini değerleri savunan, aile kurumunun güçlenmesi gerektiğini söyleyen, bireysel silahlanmanın serbestçe devam etmesini isteyen, 1950-1970 arası ABD değerlerini savunan ve LGBT’ye karşı çıkan kutbu temsil ediyor.

Muhafazakarlar, devletin yetkilerinin kısıtlanmasını, çok büyük şirketler yerine orta ölçekli veya bireysel girişimlerle devam eden kapitalist bir ekonomi istiyor.

Muhafazakarların gündemindeki konular ise şu şekilde: Bireysel silahlanma, kürtajın yasaklanması, toplumdaki azınlıklar yerine çoğunluğun ön plana çıkması, yasadışı göçmenlerin ülkeye alınmaması.

HÜKÜMETTEN RAHATSIZLIK DUYUYORLAR

The Economist, her iki kutbu ortak noktada buluşturan konunun “hükümet ve devlet karşıtlığı” olduğunu söyledi.

ABD’de 50 eyalet de başkent Washington DC’deki Federal Hükümet’e bağlı. ABD Başkanı’nın en tepesinde bulunduğu Federal Hükümet, 50 eyaletin de üstünde.

ABD’de hem liberaller hem de muhafazakarlar, Federal Hükümet’in, eyaletler üstündeki yetkisinin ve yaptırım gücünün azalmasını istiyor.

Her iki kutup da, kendilerinin çoğunlukta bulunduğu eyaletlerde, kendi istedikleri yasaları geçirmeyi ve kendi yaşam tarzlarına göre yönetilmeyi istiyor.

Bu durum, ABD’de “birlikte yaşamayı” her geçen gün daha da imkansız hale getiriyor.

SİYASİ KUTUPLAŞMA DERİNLEŞİYOR

The Economist, aslında “sosyal yaşamla” alakalı belli başlı konular üzerinden derin bir siyasi kutuplaşma yaşanmasının, ABD’yi geri dönülemez şekilde böldüğünü ifade etti.

Amerikalılar, aşı, hastalık, yemek tercihleri, internet kullanımı, video oyunları ve akla gelebilecek her konuda siyasi bir tavır alarak kutuplaşıyor. Kutuplaşmanın, siyasileşmenin limiti yok.

Bu durum, ABD’yi birbirine tamamen zıt, ve öteki grubun yaşamasının imkanı olmayan eyaletlere bölebilir. The Economist, bunun sonucunda uzlaşının ve ortak zeminin ortadan kalkabileceğinin altını çizdi.

KÜRTAJ KONUSU ÜLKEYİ BÖLDÜ

ABD Yargıtayı, kürtajı anayasal bir hak olmaktan çıkardı

The Economist, bu olayın, ülkedeki bölünmeyi çok iyi özetlediğini belirtti.

Amerikalılar, kürtaj konusunda ya tamamen kürtajın serbest bırakılması ya da tamamen yasaklanması gerektiğini söyleyen iki zıt ve aşırı kutup arasında bölünmüş durumda.

Sokakta protesto yapanlar, kürtajın sınırsız şekilde serbest bırakılmasını savunan pankartlarla veya kürtajın tamamen yasaklanmasını talep eden döviz ve sloganlarla yürüdü.

İÇ SAVAŞ TEHLİKESİ GÜNDEMDE

The Economist, geçen hafta “Amerika’da iç savaş çıkabilir mi” sorulu anketin sonuçlarını yayınladı.

O ankete göre Amerikalıların yüzde 43’ü, gelecek 10 yıl içinde iç savaş beklediğini ifade etti.

ABD’de sokak gösterilerinde karşıt fikirli insanların birbirine uyguladığı şiddet görüntüleri, 2016 ve 2020 seçimlerinde sosyal medyada birçok defa gündem olmuştu.