Amerika'nın ünlü dergisi Foreign Policy yazdı: Liberalizm çöktü, savaş kapıda
Amerikan siyaset dergisi Foreign Policy, liberal ve küreselci dünya tezlerinin çöktüğünü ve süper güçler arasında bir savaşın “kapıda olduğunu” yazdı.
Rusya – Ukrayna Savaşı başladıktan sonra Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin, “ABD’nin egemen olduğu tek kutuplu dünya düzeni çöktü. Artık çok kutuplu bir dünya düzeni var” dedi.
Liberal dünya görüşü, IMF, Davos ve Birleşmiş Milletler gibi uluslararası kuruluşların, devletler arası diyalogu arttırdığı ve “büyük savaşlara son verdiği” tezini benimsedi.
Küreselciler ise, küresel ekonomi sayesinde “savaşmanın çok maliyetli olduğunu” ve bu sebeple bütün dünyanın neo-liberal, kapitalist bir ekonomi benimseyerek ABD egemenliğinde “barış ve huzur içinde kâr edeceği” tezini savundu.
Amerikalı solcular, “Artık insan hakları ön planda, savaş yaşanması olanaksız” dedi.
Her üç görüş de, nükleer silahların “karşılıklı saldırmazlık” politikasına vesile olduğunu iddia etti: “Büyük güçlerin hepsinde nükleer silah var, o zaman kimse birbirini yok edecek bir savaşa girişmez.”
Bütün bu tezler, Soğuk Savaş ve sonrasında çıkan savaşları, ABD’nin Irak ve Afganistan işgalini görmezden geldi.
Foreign Policy, Rusya’nın Ukrayna’da başlattığı savaş ile, uluslararası ilişkiler ve siyaset tezlerinin “peş peşe çöktüğünü” ifade etti. Artık dünyanın gerçeği, büyük güçler arasında yaşanması muhtemel, yıkım gücü yüksek savaşlar.
RUSYA TÜM DENGELERİ ALTÜST ETTİ
2014’ten beri Ukrayna’da devam eden iç savaş, 24 Şubat 2022’de Rusya’nın Ukrayna topraklarına saldırması ve Ukrayna şehirlerini ele geçirmesiyle birlikte, iki devlet arasında bir savaşa dönüştü.
Ukrayna’yı dünyada 30’dan fazla devlet silahlandırdı.
Savaş başladıktan sonra Avrupa Birliği, İngiltere, Kanada, ABD, Japonya, Avustralya ve Yeni Zelanda, derhal bir kutup oluşturdu ve “Küresel, neo-liberal” dünyayı temsil etti.
Öte yandan Rusya’ya yakın devletler, Rusya ve Çin ekseninde konumlandı.
Dünyadaki devletlerin çoğunluğu ise, 1991’de Sovyetler Birliği’nin dağılmasından sonra ilk kez çok kutuplu dünyayla karşılaştı ve kartlarını ona göre oynamak üzere kesin bir taraf tutmadı.
Rusya’nın başlattığı savaş, uluslararası siyaset tezlerini çökertti ve gerçekçi yaklaşımı tekrar gün yüzüne çıkardı. Artık ABD egemenliğinde bir dünya yok.
NÜKLEER SİLAHLAR MASADA
ABD, İran’ın nükleer programını durdurmak için “Her türlü seçeneğin masada olduğunu” ifade etti.
Bu seçenekler, askeri müdahaleden işgale, savaştan nükleer bombardımana kadar geniş bir yelpazeyi kapsıyor.
ABD aynı zamanda Çin’e karşı pasifikte, Rusya’ya karşı ise Doğu Avrupa’da sürtüşme içerisinde.
Doğu Avrupa’daki Rusya – ABD sürtüşmesi, Avrupa’ya “Devletler arası büyük savaşların gerçek olduğunu hatırlattı.”
Çin ve ABD sürtüşmesi ise, Tayvan Adası çevresinde sıcak çatışmaya dönüşme riskine sahip.
Nükleer silahlar, her üç süper gücün envanterinde bulunuyor ve ateşlenmeye hazır şekilde bekliyor.
SAVAŞ TEKNOLOJİSİNDE DEVRİM OLABİLİR
2. Dünya Savaşı’nda tanklar, zırhlı araçlar ve uçaklar, savaş alanlarının seyrini değiştirmişti.
Günümüzde ise yapay zeka, bilişim teknolojileri ve insansız hava araçları, savaş alanlarının seyrini değiştiriyor.
Foreign Policy dergisi, günümüz dünyasını “4. Sanayi Devrimi” olarak tanımlıyor: “Yapay zeka, kuantum bilgisayar ve iletişim, katmanlı üretim, robotik, ses hızından daha hızlı füzeler, enerji yönlendirmesi, bilişim ve daha fazlası…”
Dergideki makaleye göre bu teknolojiler, çok yakında savaş alanına tamamen entegre edilecek ve savaşın seyri değişecek. Bu da netice olarak 1. Dünya Savaşı’nı anımsatan, sonucu süper güçler arasında sıcak çatışmayla bitebilecek büyük bir silahlanma yarışına sebep olacak: “Süper güçler arasında savaş yolda…”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.