Bestami Bozkurt
YENİ NORMAL-HİBRİT EĞİTİM MODELİ VE OKULLAR AÇILIYOR
Milli Eğitim Bakanı sayın Ziya Selçuk 31 Ağustos eğitim öğretim takvimi yaklaşınca sadece eğitim camiasının değil tüm ülkenin gönlüne soğuk su serpti.
Nisan, Mayıs, Haziran pandemi belirsizliği sonucu okulların kapatılması tüm belirsizlikler ile beraber 2020-2021 eğitim öğretim döneminin birinci dönemi de kapalı geçer mi soruları Haziran sonrasında artarak devam etti. Okullar, Özel sektör, yayınevleri, kırtasiyeler vb. yeni eğitim öğretim dönemine hazırlık yapıyor ama soru işaretleri ile emin adım atamıyorlardı. Belirsizlik biraz daha uzayacak olsaydı eğitimin ekonomik ve akademik alt yapısında telafisi olmayacak hasarlara yol açabilirdi.
Öncelikle eğitim neden tüm ülkeyi ilgilendiriyor?
Çünkü eğitim öğretim ülke nüfusunun neredeyse yüzde 85’ini doğrudan ya da dolaylı ilgilendiriyor ve etkiliyor.
Öğretmenler, öğrenciler, veliler, kırtasiyeler, yayınevleri, basımevleri, tüm bunlara lojistik sağlayan gruplar ve bunların aileleri doğrudan veya dolaylı etkileniyorlar.
Okulların kapatılması başta öğrencilerin eğitim öğretimden mahrum kalmasının yanında ekonomik, sosyolojik vs. mahrumiyeti getiriyor.
Özlük hakları konusunda düzenleme yapılmayan, adeta kurtların önünde yaşam mücadelesi veren özel sektör öğretmenlerinin durumu bu süreçte behemehal çözülmesi gereken ve acil düzenlemeye gidilmesi gereken sorunlu bir konu. Herkesi okulların açılması ne kadar ilgilendiriyorsa bu öğretmenleri çok daha fazla ekonomik olarak etkiliyor. Okullar açılmayınca haliyle maaşlarını alamama sorunu ile karşılaşıyorlar.
Mart sonrasında gelişen pandemi sürecinde adeta devlet özel sektör çalışanlarına sadece kısa çalışma ödenekleri vermek suretiyle özel okul sahiplerini korumaya aldı ve hukuken maaşının en azından kalanını almasının önünü kapattı.
Yani diyelim ki özel okulda çalışan öğretmen 4 bin lira maaşla anlaştı. Asgari ücret üzerinden sigorta girişi yapıldığını varsayarsak 1750 TL kısa çalışma(işsizlik)ödeneği aldı. Bir aylık yansıyan ücret 1600 TL oldu, 150 TL kesinti yapıldı.
Bu durumda devlet, “çalışanın aldığı ücretin üzerini şirket/kurum öder” gibi bir zorunluluk getirmedi, bilakis kurum sahiplerini korumaya alarak hukuki yolları da kapattı. Bazı kurum sahipleri kısa çalışma ödeneğini telafi ederek çalışanının mağdur olmasını engelledi ancak bu hukuki denetimden yoksun bırakıldığı için ödemeyenler çalışanlarını mağdur ettiler.
Haliyle 2020-2021 eğitim öğretim dönemi de kapalı geçecek olsa idi kredilerle kısmen de olsa ihtiyaçlarını gideren ve borçlanan çalışanların önünü daha da zorlu günler bekliyor olacaktı.
Neyse ki öngörülebilir bir evreye geçiş yapmaya hazırlanıyoruz.
HİBRİT EĞİTİM MODELİ-SEYRELTİLMİŞ EĞİTİM
Hibrit Eğitim Modeli, yüz yüze(sınıfta) ve online(uzaktan eğitim) modellerin birlikte verilmesidir. Sınıflar ikiye bölünecek. Seyreltilmiş bir sistem olması bekleniyor.
Online verilmesinde sorun oluşturacak temel derslerde mesela Matematik, Türkçe, Fen, sayısal derslerde uygulama gerektiği için ve yüz yüze verilmesi uygun olduğu için bu dersler sınıflarda-yüz yüze verilecek.
Coğrafya, Tarih, Hayat Bilgisi, Sanat gibi derslerde online eğitim devreye girecek. Temas sorunundan dolayı Beden Eğitimi dersi de uzaktan eğitim seçeneğinde olacak. Ne kadar verimli olur orası bilinmez ancak tedbirli olmak zorundayız. Online(uzaktan) eğitimde ailelere çok büyük iş düşüyor. Mutlaka sistemli bir şekilde takibi yapılarak bu süreç en sağlıklı biçimde atlatılmalı. Çocukların insafına terkedilerek kontrol edilmediği takdirde telafisi çok zor hasarlar almak kaçınılmaz. Hele ki uzaktan eğitimin önceki dönemdeki gibi öğrencileri muaf tutmayacağından da emin değiliz. Eğer yüzde yüze yakın uzaktan eğitim sağlanabilirse öğrenciler uzaktan eğitimin konularından da sorumlu olabilirler.
Sınıflarda temas sorununu minimize etmek için ise sınıf iki gruba bölünecek. Bir grup Pazartesi, Çarşamba, Cuma; diğer grup ise Salı, Perşembe, Cumartesi günleri okula gelerek yüz yüze eğitim alacak.
Okulda yüz yüze ders saatleri 40 saatten 20 saate düşürülecek. 4 ders saati yüz yüze alan öğrenci 2 ders saati eğitimini de online olarak alabilecek. 40 dakika olan ders saatini de 30 dakikaya çekmek seçenekler arasında.
Bu şekilde seyreltilmiş ve tedbirler eşliğinde yeni normal bir eğitim modeli ile tanışmış olacağız.
Tabii ki virüsün seyri bu sistemin ne olacağı hakkında ileride değişikliklere, esnemelere; okulların durumları nazara alınarak çeşitli farklılıklara yol açabilir.
Umalım ki virüs kontrol altına alınır da hibrit modelden tamamen vazgeçilerek genişletilmiş derslere geçeriz. Çünkü eğitim öğretim skalamız çok iç açıcı değil. Öğretmenler olarak çok fazla çalışmaya, eğitim sistemimizi daha dinamik hale getirip işlevsel modüle dönüştürmeye ihtiyacımız çok fazladır.
İnşallah yeni sistem hayırlara vesile olur.
twitter.com/bestamibozkurt
facebook.com/thebestbozk
linkedin.com/bestami-bozkurt
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.