Prof. Dr. Erkan SEVİNÇ
ALİ YAZAR VELİ BOZAR
Bir Barış Manço şarkısı..
“Ali yazar Veli bozar
Küp suyunu çeker azar azar
Üzülmüşüm neye yarar?
Keskin sirke küpüne zarar”
Bugünlerde İzmir’in önceki dönem ile bu dönem büyükşehir belediye başkanlarının basın üzerinden tartışmaları gündemde..Epeydir sesi soluğu çıkmayan hatta Cemil Tugay’ın çeşitli konuşmalarında “dokundurmaları”na sessiz kalan Tunç Soyer yaylım ateşine başladı. Dönemiyle ilgili haksız eleştirilere maruz kaldığını ve projelerinin bir kısmının rafa kaldırıldığını ifade etti.
Soyer çeşitli yayın organlarına verdiği röportajlarda “Tugay’ın benim başkanlık dönemimle ilgili yaptığı açıklamaların tamamı gerçek dışı olup, hepsinin cevabı vardır. Sürdürülecek bir polemiğin İzmir’e ve partimize zarar vereceğini düşündüğüm için o cevapları zamanı gelince paylaşırım. Kendisinin 4.5 milyon İzmirliye verdiği sözlere odaklanıp benim dönemimle uğraşmaktan vazgeçmesini öneriyorum. Bunun kimseye bir faydası yok. Cemil bey şimdi bizim yükselttiğimiz hizmet çıtasını nasıl daha yükseğe taşıyacağını düşünsün” dedi özetle.
Tabii Tugay buna sessiz kalmadı ve “Sen kimsin yaa” şeklinde yorumlanacak “Tunç Bey’in başarılı olan hiçbir projesine olumsuz yaklaşmadık. Basit bir şey ama bisiklet yolu vardı herkesin çok tepkisini çeken. Onu kaldırttım. Kendi yaptığı işin bozulması olarak, kasıtlı yapılan bir işlem olarak ifade etti. Gerçekle hiçbir alakası yok. Bir ‘Sünger Kent’ meselesi var. Oldukça büyük bir bütçeyle, fazla personelle ‘Sünger Kent çalışması yapacağız’ diye bir yapı oluşturulmuş. Onunla ilgili bir değişikliğe gittik. Rafa kaldırdınız dedi. Şu noktada işi gücü bırakıp bizi eleştirmesini doğru bulmuyorum. Biz işimize bakıyoruz. Belediyenin hizmetlerini iyileştirmek için çaba gösteriyoruz. Kendi dönemlerindeki hizmetlerden duyulan memnuniyet ve memnuniyetsizlik İzmirlilerin takdirindedir zaten” şeklinde cevap verdi.
Farklılıkları çok fazla olan her iki başkanın benzer noktaları da var.
Misal her ikisi de belediye hizmetlerinde geride kaldılar, kalıyorlar. Nedeni Soyer depremlerle, sellerle ve covid 19 pandemisi ile uğraştı. Tugay ise henüz makamında 5 ay dolmasına karşın yangınlarla, merdiven kazalarıyla ve işçi memur eylemleriyle..
Misal her ikisi de adam seçmeyi bilmediler, bilmiyorlar. Soyer’in en yakınındakiler şu anda Tugay’ın yanında. Adam seçerken uzaklardan İzmir’e adam getirmede üstlerine yok. Basın danışmanı konusunda Soyer dönemini mumla arıyoruz. Bir sıkıntımız olduğunda hemen yanımızdaydı İlyas. Şimdiki danışman bırak sıkıntıyı çözmeyi ne telefonları açıyor ne de mesajlara cevap veriyor.
Misal görev değişikliği ya da atama yaparken doğal olanı değil karmaşayı seçiyorlar. Atadıklarının yerini değiştiriyorlar. İnsanları istifaya zorluyorlar. Sonra da hergün “İzmir Büyükşehir Belediyesi’nden açıklama “metinleri..
Misal ikisi de değişimden yana. Soyer ilk değişim manifestosunu yazanlardan. Tugay da ilk değişimcilerden. “Erken giden yol alır” misali daha fol yok yumurta yokken Özel’in yanında yer aldı.
Misal ikisi de İzmir’i aşkla seviyorlar. Tugay Karşıyaka’yı da çok seviyor ilave olarak.
Yani rakiplerinin deyişle “kayıkçı kavgası”na gerek yok. Tugay balık ölümleri ilgili açıklamada iktidar partisindekilere seslenmiş ve körfez temizliği için” elimi uzatıyorum” demişti. Tugay’ın geçmişin güzel hatırına Soyer’e de elini uzatması lazım.
Her iki konuda elinin havada kalacağına inanmıyorum.
İnanmak istemiyorum.
Yazıyı çarpıtılmış sözlerle yine Barış Manço ile bitiriyorum.
“Soyer yapar Tugay bozar
Tugay yapar Soyer kızar
Devran dönüyor dostlar
Biz dönmüşüz çok mu?”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.