İstişare birinin fikrine müracaat etme; fikrini, görüşünü alma; danışma anlamında bir kelime.

Bugünlerde moda haline gelmesinin nedeni Cumhurbaşkanı’nın resmi gazetede hafta içinde yayınlanan kararnamesi üzerine Yüksek İstişare Kurulu’na yaptığı atamalar.

Kurula hayatta olan tüm Meclis Başkanları ve Meclis Başkanvekilleri davet edildi.İlk olumlu cevabı veren Bülent Arınç,ilk olumsuz cevabı veren Hikmet Çetin oldu.

Kurula katılanların siyasi yapısına bakılmadığı gibi bir izlenim olsa da kabul edecekler tahmin edilmiştir.

Feto bağlantıları hala sorgulanan isimlerin kurulda yer alması,kurul üyelerinin alacağı aylıklar konuşulmaya devam ediyor.

Tüm kararları almak isteğiyle “Cumhurbaşkanlığı Yönetim Sistemi” ni icad eden ve hayata geçiren Recep Tayyip Erdoğan’ın kime ne danışacağını da insan merak etmeden duramıyor.

Meğer istişare zamanı İzmir’e yönelik bir konuda Büyükşehir Belediye Başkanı’na naçizane bir önerim var.

Seçim manifestosunda İzmir’e 100000 araçlık otopark kazandıracağını belirmişti Başkan.Bunların çoğu sanırım katlı ya da yeraltı otoparkları. Masraflı yapılar.

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin İzelman şirketinin sayfasına girdiğinizde kapalı,açık ve Mustafa Kemal Sahil Bulvarı abone otoparkları olmak üzere 3 grup olduğunu görüyorsunuz.

Kent içinde açık alan otoparklarda 3379, kapalı alan otoparklarda 8007, Mustafa Kemal Sahil Bulvarı otoparklarında 1995 olmak üzere toplam 13341 adet araç park yeri var.

İzmir kent merkezine kayıtlı 1,5 milyonu aşkın araç olduğu düşünüldüğünde 15 bin araçlık bir kapasitenin otopark sorununu getirdiği boyut gözler önünde. Caddeler, sokaklar ve kaldırımlar araçlar tarafından işgal edilmiş durumda.

Konak, Karşıyaka, Bornova, Bayraklı, Buca, Çiğli ve Karabağlar otopark krizinden en fazla etkilenen yerleşim yerleri. Günümün büyük kısmı sokaklarda dolaşarak geçiyor.

Başta Alsancak olmak üzere çoğu yerde kaldırım kenarlarına bırakılmış araçlar görüyorum.

Hatta birkaçını da fotoğrafladım .Hiç yerinden kaldırılmamış,tekerlek altlarında çimenler bitmiş.Yapılan araştırmalara göre park edilen araçların çok azı trafikte aktif kullanılanlar.

Çoğunluk aracını evinin önüne parkediyor,toplu taşım kullanıyor,ayda yılda bir aracına biniyor.

Bir de muayene süresi geçmiş,trafikten yasaklanan araçlar var.Onlar da bu şekilde sokak aralarında.

Çoğu yerde İzelman yetkilileri var ve park ücretlerini tahsil ediyorlar.Bu konu ne kadar yasal o da tartışılıyor.Benim önerim İzelman yetkilileri park sahaları dışında tüm sokakları tek tek gezsinler.

Ellerinde bir çıkartma olsun.”Aracınızı açık otoparka çekmenizi rica ediyoruz.Otopark alanının yeri ve irtibat telefonu”

Bu çıkartmaları aracın ön camına yapıştırsınlar.10 gün boyunca hiçbir hareket olmazsa bir çekici ile araç açık otopark’a çekilsin.O kadar boş yer çıkar ki.Otopark yapımına harcanacak milyarlar o kadar azalır ki.

Tabii Büyükşehir İzmir çıkışlarında açık otopark alanları açmalı.O otoparklara ulaşım metro,tramvay ya da otobüs ile kolay olmalı.

İzmir’de ciddi bir sorun haline gelen otopark konusuna en kısa zamanda el atılması umuduyla.