Cüneyt Şaşmaz
TARİH'in "KOZMİK ODASI" ve SAMSUN ÇIKARTMASI/2
27 Mayıs 1960 İhtilali sonrasında İngilizler, "ateşteki kestaneler"i toplamak için kullandıkları ve artık kendileri için de büyük sorun olmaya başlamış DP'yi tasfiye etmek için "Atatürk" adı üzerinden "ordu" ile anlaştı.
Yalnız bu defa da, hem Türk Devleti hem de ABD içindeki teşhis edilememiş Alman linki, İngilizler’in bu operasyonunu bozmak için 27 Mayıs’ı hızla sulandırdı.
Darbeler tarihindeki çalkantı, evdeki hesabın çarşıya uymaması, devlet içindeki İngiliz-Alman rekabeti yüzündendir.
1960'ta, darbeyi yapan ordunun itibarı ile oynayıp, Yassıada Mahkemeleri'ni "bebek, don" iddiaları üzerinden yıpratmaya çalıştılar.
Hesapta Menderes ve arkadaşlarının asılması yok iken, astırarak Menderes'i mağdur, Menderes'i asanları ise sırf operasyonu İngilizler yaptı diye zalim göstermeye çalıştılar.
İngilizler de, Talat Aydemir ve arkadaşlarını bir askeri darbe ihtimali üzerinden provoke edip astırdıktan sonra, DP'nin devamı olan AP'den kendilerince Menderes ve arkadaşları için özür dilemiş oldular.
Deniz Gezmiş ve arkadaşları da, NATO & İngiliz statükosunu tehdit ettikleri, yani operasyon "Alman arka planlı" olduğu için İngilizler tarafından asılarak cezalandırılmışlardır.
Ki, bu da solcu cenah arasında NATO'ya ve İngilizler'e, İngiliz arka planlı ABD'ye olan öfkeyi daha da artırmıştır.
Demokrasinin 2010'lu yıllarında, Almanlar perde önünde sürünseler de, perde arkasında BOP operasyonu üzerinden (İran, Rusya, Çin vb) ayağa kalktılar.
İngilizler, 1950 ile 1960 arasında DP üzerinden ne yaptı iseler, tıpkısının aynısını bu defa da Almanlar AKP üzerinden yaptılar.
Devlet içindeki İngiliz zulalarını, AKP'nin eli ile patlattılar.
İngilizler nasıl operasyon bittikten sonra DP'yi askerlerin önüne attı ise Almanlar da İran & İsrail "kurgu dalaşı" üzerinden son kullanım tarihi yaklaşmakta olan AKP'yi, TSK’nın önüne atıp kurtulmak istedi.
Unutmayın ki, Erdoğan'ın "Veri Danışmanı", Wolfowitz'e Özkök ile Erdoğan'ın arasını yapması için kendi bilgisayarından mail yollayan, "Bu adamı deliğe süpürmeyin kullanın" diye ricada bulunan, Uzan'ı 20-40 milyar dolar tazminat alacak diye ikna edip AKP'yi yıkmaktan kurtaran kişi de Alman arka planlıdır.
Çünkü, İngilizler, 2006 öncesinde çöktü, İngiliz arka planlı İsrail yönetimi de, Katsav vs aynı tarihlerde savaşı kaybetti.
Hülasa:
Büyük resmi doğru okumak isteyen, hangi kamuflaj içinde olursa olsun, İngiliz & Alman rekabetini hafife almadan doğru takip etmesi şart.
Uluslararası terörist Ağca da CIA'nın Alman kanadı tarafından kullanılmıştır.
11 Eylül, Avrupa içindeki bir iç savaş, rant dalaşı ise bunun görünen bir yüzünde İngiliz, Fransız, ABD, İsrail’in resmi vardır, diğer yüzünde ise Türk & Alman yani I. Dünya Savaşı öncesi denge fotoğrafı vardır.
Osmanlı coğrafyasının tepesinde İngiliz ve Fransızlar var ise arka planında Teşkilat-ı Mahsusa vardır.
İngilizler, Osmanlı’ya girdikleri kadar, Osmanlı da Avrupa'ya girdi diye boşuna söylemiyoruz.
AKP, perde arkasında Neo Naziler'in devlet içindeki "İngiliz zulaları"nı patlatmak için İngiliz Yahudisi ABD'lilerin eli ile kurdurmuş oldukları bir "taşeron" bir "siyasi parti"nin adıdır.
2010 realitesinde, AKP de, AKP üzerinden İngilizler de, Fransızlar da, Yahudiler de "devletin kabuğu"nda, yani "dış halkası"ndalar.
Almanlar ise laf dinler, "Neo Enver Paşa" dayatmalarında bulunmaya devam etmez iseler hep yanımızda olmaya devam edecekler.
İşbirliği yapmak başka şey, o devlet içine kendine sadık "Enver Paşa"lar atayıp, onun üzerinden operasyon yapmak başka bir şey!
AKP iktidarında, Almanlar'ın gizli açık sahibi oldukları medyalarda neler yazılıp çizildiğini de çok iyi gördük, gözetledik.
İngilizlerin gizli açık sahibi oldukları medyalarda neler yazılıp çizildiğini de çok iyi gördük, gözetledik.
Yahudilerin sahip olduğu medya konusuna gelince, yok öyle bir şey!
Yahudiler, ya Alman ya da İngilizler adına taşıyıcıdır.
MOSSAD da, İngiliz ve Alman istihbarat servislerinin yaptıkları operasyonları "kamufle etmek" için kullandıkları, taşıma suyla işgören, CIA üzerinden yönlendirilen "gizli" ama her nedense yaptığı her şey ortada olan bir "servis"tir.
"Trilyon Dolarlık Yahudiler" konusuna gelince, evet onlar Yahudi ama kimi İngiliz kimisi de Nazi Yahudisi!
Yani?!
Taşıdıkları güç, kendi güçleri değil!
Bu bağlamda, cevabı aranması gereken soru şu:
Başarısız olduğu halde, sırf "Almanlar'ın adamı" diye Enver Paşa'ya hak etmediği değeri vermek zorunda mıyız?!
"Turan", Türkler'in değil, Almanlar'ın Kafkaslar'daki enerjiye ulaşmak için ürettikleri bir operasyonunun kod adıdır.
BOP, BİP, GOP da bunun bir başka adı!
Kaldı ki, iki kardeşin menfaatlerinin çakıştığı bir noktada ayrıştığı bir dünyada, tüm Türkler'i aynı şemsiye altında toplamak, hayal olmaktan da öte, metafizik!
Ki, bu Türkler'i diğer etnik unsurlara yabancılaştırır, ötekileştirir, faydası yok.
Neden?!
Eşyanın tabiatı gereği, "Yaradan"dan ötürü, tüm yaratılanları severiz!
Kültürel işbirliği başka, siyasi işbirliği başka!
Türkiye'deki siyasi partilerin haline iyice bir bakın, ne demek istediğim daha da net anlaşılır.
Ezcümle:
Sırf "Almanlar'ın adamı" değil diye ya da başka güçlerin adamı olmayı reddetti diye, "reel politik"e uygun davranmış, hem başarılı bir asker, hem de başarılı devlet adamı Atatürk'ü kimseye ezdirecek değiliz.
Türkiye'nin dostları, gerçekten dost iseler yol yakınken anlamaları gerekli husus şu:
Her şeye hakim olan tek "Yaradan" vardır ve o da Allah'tır.
O istemez ise hiçbir şey olmaz!
O ister ise tüm oyunlar bozulur, dünyanın en büyük güçlerinin dahi gözleri kör olur!
Onun için "adam satın almak" ya da "bu bizden şu onlardan" demek yerine, "güven"e dayalı sıkı dostluklar kurmayı, güvenmeyi, sonra da gerisini Allah'a bırakmayı öğrenmelisiniz.
"Enver Paşa mı, Mustafa Kemal mi?!" diye hala soran kaldı ise işte cevabım:
"Tartışmasız Mustafa Kemal"!
Türk olduğu, Atatürk olduğu için değil, hak ettiği için, gerçek yetenek sahibi olduğu için, "cesaret, feraset, adalet" timsali olduğu için!
Onun için inatlaşmaya gerek yok, yiğidin hakkını yiğide teslim etmek adına "Mustafa Kemal" tek seçenek!
Mehmed Akif'i de yanına koyduk mu, tablo tamamlanır.
"Yüzde 50" operasyonu biter, yüzde 100 başlar!
Bu bakımdan, daha önce de altını çizdiğim gibi Türkiye içinde "Neo Enver Paşalar" aramak ya da "Yeni Enver Paşalar" yaratmaya çalışmak doğru değil!
Sonra bu yanlış adımlar beraberinde "Müttefiklerimiz
Ki, İsmet Paşa da Almanlar'ın adamı olarak bilinir.
Gazi'nin ölümü üzerine yerine TBMM'nin tam desteği ile seçilen İsmet Paşa, II. Dünya Savaşı'nda Türkiye'yi büyük bir maceradan korumuştur.
Yani akıl neyi emrediyor ise onu yapmıştır.
Dönemin şartları nasıl Enver Paşa'ya rağmen Mustafa Kemal'i öne çıkarttı ise bugün için de şartlar, riski kim adlı ise yüreği kim ortaya koydu ise onu öne çıkartacaktır, hiç kimsenin şüphesi olmasın?!
(Devamı Yarın)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.