En son Ege Üniversitesi’nin “Altın Kariyer”ödülünü aldı. Grammy Ödül Töreni’ne katılan ilk Türk şarkıcıdır. 2011 MTV Avrupa Müzik Ödülleri'nde gururumuzu kabarttı.Soyadı gibi yılmayan biri Deniz Atiye Yılmaz..O da İzmir havasını soluyanlardan..

Annesi Hollandalı ve 22 Kasım 1988’de Almanya’nın Bremen şehrinde doğdu. Baba tarafından Antakya'lı olan Atiye, Arap asıllı. Küçük yaşlarda piyano ve dans derslerine başladı. 8 yaşında Almanya’dan Amerika Birleşik Devletleri’ne taşındı, burada altı ay yaşadıktan sonra İzmir’e yerleşti. İzmir’den Almanya'ya geri dönüşü öncesi bir yıl Hollanda CKE okulunda sanat eğitimi alan Atiye, Bremen’de şan dersleri aldı.Almanya’da lise eğitimini tamamlayan sanatçı 2008 yılında Türkiye’ye geri dönüş yaptı. Atiye’nin ses eğitimini İzmir Devlet Opera ve Balesi Şan Pedagogu Bariton Aşkın Metiner verdi..

Atiye, Akel Productions müzik şirketi ile albüm antlaşması imzaladıktan sonra 2007 yılında ilk stüdyo albümü Gözyaşlarım'ı hazırladı ve satışa sundu. İngilizce ve Türkçe şarkılardan oluşan albüm kısa sürede büyük ilgi gördü özellikle çıkış parçası “Don’t Think” büyük bir popülerlik kazandı. Gözyaşlarım şarkısı ise genç şarkıcıya Kral Türkiye Müzik Ödülleri En İyi Çıkış Yapan Kadın Sanatçı ödülünü kazandırdı.

Albümleri yanısıra Teoman,İskender Paydaş ve Ozan Doğulu ile çalışmaları olmuştur. Atiye, 2015 yılında Abrakadabra single ile büyük başarı yakaladı ve yaz hitleri arasında boy gösterdi. Son albümü “Deli İşi” ile Türkiye'de daha önce üretilmeyen Fusion Pop tarzına yönelen şarkıcı albümün tamamını bu tarzda olduğunu belirtmiştir. Albümün genelinde kendi söz ve müziği ön plandadır. Fusion pop tarzında hazırlanmış olan albüm parçalarını belirli aralıklarla çıkartmıştır. Deli İşi dokuz şarkıdan oluşmakta ve içerisinde çok çeşitli müzik aleti çeşidini barındırmaktadır.

Kanal D de yayımlanan X Factor’de jüri üyeliği yapan sanatçı iki filmde de rol almıştır. Arap kökenli olması nedeniyle arapça şarkılar söyleyebilmesi ve sayılı darbuka çalabilen sanatçılarından olması sebebiyle Ürdün Prensi Hüseyin bin Abdullah'ın doğum gününde sahne almıştır. Antakya’nın en ünlü arapça şarkılarından birisini coverladı. Şarkı içine Türkçe sözler ve zılgıt çeken bir yaşlının solosunu da yerleştirdi. Dinlemediyseniz mutlaka dinleyin derim.

Atiye, dört dili ana dili gibi konuşabiliyor. “Korkma” adlı şarkısına da ilham veren Mevlana’yı ve felsefesini çok seviyor. Bunu bilen bir hayranı ona Mevlana’nın bir biblosunu hediye etmiş. Uğur getirdiğine inandığı filler, evinin salonunda öne çıkan aksesuvarlardan. Özellikle Sri Lanka’dan aldıkları... “Sri Lanka beni şimdiye kadar en çok etkileyen yerdi. Kendimi Doğu kültürüne her zaman daha yakın hissediyorum” diyor birçok farklı ülkeyi gezmiş ve yaşamış biri olarak. Evde DVD izlemeyi ve sevdiklerine deneysel tarzda yemekler yapmayı sevdiğini söyleyen şarkıcı, özellikle zencefilli havuç çorbasının çok meşhur olduğunu anlatıyor. Sigara kullanmıyor. Tatlı ve süt ürünlerini tüketmez, bol su içer. Uzun uzun yürüyüşler ve spor da hayatının bir parçası...

Sanatçı 2018 yılında prodüktör ve müzik yönetmeni olan Erol Sebebci ile Almanya'da evlendi. Ferah Feza adında bir kızları var.

Son sözleri Atiye’ye bırakalım mı?

“ Hep iyi olmak, hep güzel olmak ve başarıyı devam ettirmek zorunda olmak stresli bir hal içinde olmanızı sağlıyor. Alkış, şarkının sevilmesi, hep bir ağızdan söylenmesi... İşte bunlar tüm yorgunluğunuza değiyor. Bir maç bitiyor ve sonra diğer maç için hazırlıklar başlıyor.

Sahnede olmak büyülü. Bulutların üstünde. Şarkı söylerken ve dans ederken en yalın halinizle binlerce göz tarafından takip ediliyorsunuz. Bilinçli bir transa geçme hali.”