Prof. Dr. Erkan SEVİNÇ
BEYNİM YANDI
Çoğunluk evde kal ikazlarına ve yasaklara uyuyor. Bir kısım ise klasik “Bize bir şey olmaz” mantığıyla ev partileri dahil virüs yaymaya devam. Evde kalanların çoğunluğu sosyal medyaya takılmış durumda. Bol miktarda “Güler misin, ağlar mısın?” şeklinde paylaşımlar. Yine TV da ahkam kesenler yetmiyor, çok sayıda ilgili, ilgisiz soru. İşte bunlardan biri..
“Cumhurbaşkanı yardım kampanyasına niye bir yıllık değil de 7 aylık maaşını bağışladı?”
Basın açıklamalarında kimse sormadı. Net cevabı bilmiyoruz. Ama ben 7 rakamının uğuruna inandığı için böyle yaptığını düşünüyorum. Herhalde 8. aydaki “Doğal gaz fatura mı nasıl öderim?” diye düşünmemiştir.
Bazı rakamlara anlamlar yüklemiş insanoğlu. Misal 13 uğursuz demiş. Yedi rakamı da böyle çok özel bir sayı. İslam dinine göre kainat 7 safhada yaratıldı. Kabe'nin etrafı 7 kere tavaf edilir.. Katoliklerde 7 sakrament esasdır.
Yahudilerde kutsal şamdan 7 mumlu. Eski Yunan uygarlığında 7 akıllı adam varsayılmıştır. Mitolojide ise 7 esas tanrı var. Mısır'da Güneş tanrısı Ra 7 ruhlu. Tibet'te 7 Buda vardır, Çin'de kutsal 7 element. Feng shui'de iletişim sayısı 7, tamamlanmış olmak eşit 7'dir.
Afrikalıların kwanza bayrami 7 sembollü. Zulu süsleri 7 renkli. Avustralya yerlileri Aborjinlere göre mevsim 7 tane. Gökyüzü 7 kat, dünyada var olmus 7 kıta var. İnsan 7 çakralıdır. Dünyada varsayılır 7 kapı vardır. Soyumuz da 7 göbekdir. 7 tepeli kentler var. İstanbul, Roma, Rio gibi. Tarot falında 7 zafer anlamında. Müzikte 7 nota var. Hürmüz bile 7 Kocalı.
Gelelim diğer bir soruya..
“Cumhurbaşkanı İspanya ve İtalya’ya “şahsım” olarak gönderdiği yardım paketlerine niye Mevlana’nın bir deyişini koydurdu?”
Cevap veriyorum. Şimdi moda bu trend. Dünyada deprem vs yardım gönderirken herkes birbirine manevi mesajlar veriyor. “Ümitsizliğin ardından nice ümitler vardır. Karanlığın ardından nice güneşler vardır. Hz. Mevlânâ” seçimi gerçekten harika. Ne yani Mevlana’dan “Gel, gel, ne olursan ol yine gel,. İster kâfir, ister mecusi, ister puta tapan ol yine gel,. Bizim dergâhımız, ümitsizlik dergâhı değildir” ya da Nazım Hikmet’ten “Ben yanmasam, sen yanmasan , biz yanmasak , nasıl çıkarız aydınlığa”mı yazdıracaktı. Helal olsun
Bakanlar da sosyal medyayı çok iyi kullanıyorlar. En hızlı haberleri bir zamanlar yasaklanan hatta girişi engellenen Twitter’dan alıyoruz. Sağlık bakanı her gün korona ile ilgili rakamları paylaşırken Maliye Bakanı aldıkları önlemleri açıklıyor. Cumhurbaşkanlığı resmi hesabından da (official diyorlar bunlara aklınızda bulunsun) her gün onlarca tweet atılıyor.Takip ettiklerim arasında Berna Laçin var. Sağlık Bakanı’nın “Virüsün bu kadar hızlı yayılacağını tahmin edemedik” açıklamasına şöyle yazdı;
“Bir ay önce Alman Basını’nda 1 çocuğun 8 bin kişiye bulaştırma potansiyeli olduğuna dair veriler paylaşılmıştı.
Nasıl bilmiyorduk kolay ve hızlı bulaştığını.
Beynim yandı”
Benim de valla.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.